DEMİRTAŞ : 'YÜK DEĞİL HAK!'
DEMİRTAŞ : 'YÜK DEĞİL HAK!'
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi, CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, son
günlerce sürekli gündeme getirilen kıdem tazminatı ile ilgili olarak TBMM'de
bir basın toplantısı yaptı. CHP'li Demirtaş, Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı'na sunduğu kıdem tazminatı kanun teklifi hakkında açıklamada
bulundu.
Son günlerde Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Sayın Dr. Mehmet Müezzinoğlu ve
AKP iktidarı yetkilileri tarafından yapılan açıklamalarda; "Çalışma Bakanlığında bir çalışma
yapıldığı ve buna göre kıdem tazminatı
fonu taslağı oluşturulduğu ve taslağın Bakanlar Kurulu'na sunulacağı"
yazılı ve görsel basında yer aldığını ifade eden Demirtaş, "Ancak Kıdem
tazminatının fona devredilmesine dair taslak çalışması yapılırken, sosyal
paydaşlarla görüşülmemiştir. Şu anda
sosyal paydaşların bu çalışmaların
içeriğinden haberi yoktur." Dedi
Türkiye'nin önde gelen işçi
sendikaları ve konfederasyonları tarafından kıdem tazminatının "kırmızı çizgi"
olduğu defalarca açıklandığına ve iktidarın kıdem tazminatının fona
devredileceğine yönelik açıklamalar da
işçiler üzerinde tedirginlik yarattığına vurgu yapan CHP Zonguldak Milletvekili
Ünal Demirtaş, fona devredilmeden, kazanılmış haklara dokunmadan kıdem
tazminatının güvence altına alınması ile ilgili verdiği kanun teklifinin
yaşanan tüm sorunların çözümü olacağını ifade etti.
KIDEM TAZMİNATI;KÖTÜ GÜN DOSTUDUR!
Zonguldak Milletvekili Ünal
Demirtaş Kıdem Tazminatının iş yaşamına cumhuriyetin ilk yıllarında 1936
yılında Mustafa Kemal Atatürk Döneminde, yani CHP döneminde girdiğini
belirterek şunları kaydetti:
"Yani Kıdem tazminatı, Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk işçilerine hediyesidir.
CHP için de gurur kaynağıdır. Kıdem tazminatı, bugün tüm dünyada olduğu gibi
ülkemizde de çalışma yaşamının ayrılmaz bir parçasıdır. Her ne kadar işverenler, kıdem tazminatını
maliyeti artıran bir unsur olarak görseler de işçiler açısından çok önemlidir. Çünkü,
Kıdem tazminatı, gerçekte bir tür işsizlik sigortası, sonraya bırakılmış bir
ücret ve tazminat fonksiyonu taşımaktadır.
Çünkü, kıdem tazminatı,
çalışanların iş güvencesidir, gelecek garantisidir, kötü gün dostudur. Çünkü,
kıdem tazminatı yük değil, işçinin anasının ak sütü gibi helal olan hakkıdır. Kıdem
tazminatının fona devredilmesi, işçiler de, işverenler de istemese de AKP
iktidarı tarafından ısıtılıp ısıtılıp gündeme getiriliyor. Kapalı kapılar arkasında hazırlanan, sosyal paydaşların katılımının olmadığı,
çalışanlardan kaçırılan bir taslaktan söz ediliyor.
AKP İKTİDARI İÇ VE DIŞ BORÇLAR İÇN KAYNAK YARATMA İÇİN
GÜNDEME GETİRİYOR
Daha taslağın içeriği
açıklanmadan "1 gün çalışan bile kıdem tazminatı alacak", "istihdam artacak"
gibi sihirli sözcüklerle işçiler kandırılmaya, ikna edilmeye çalışılıyor.
"İşçilerin yüzde 80'ni kıdem
tazminatı alamıyor" deniyor. Doğrudur, işçilerin bir kısmı kıdem tazminatlarını alamıyorlar ancak bunun
gerçek nedenleri halka söylenmemektir. Çünkü iktidar kayıtdışı çalışmanın önüne
geçememektedir, Çünkü işçiler 1 yıllık
süre dolmadan işten çıkarılmaktadır, Çünkü kıdem tazminatını ödemeyen
işverenlere yaptırım uygulanmamaktadır, Çünkü
işverenler iflas ettiğinde veya ödeme güçlüğüne düştüğünde, kıdem tazminatının
güvencesi yoktur,
Çünkü AKP iktidarı, İşçi
Alacaklarını İşverenlerin Suistimaline ve Ödeme Güçlüğüne karşı korunması için
ILO'nun 173 sayılı sözleşmesini, 15 yıldır imzalamamıştır. Elbette kıdem
tazminatının fona devredilme tartışmaları bu günün konusu değildir. 1950'li yıllardan
beri tartışılan bir konudur. Ancak burada AKP iktidarının ısıtıp ısıtıp bu
konuyu gündeme getirmesinin sebebi, işçilerin kıdem tazminatını güvence altına
almak da değildir. Borç batağındaki AKP iktidarı, iç ve dış borçları çevirmek
için kaynak bulmak istemektedir. AKP iktidarının asıl amacı kıdem tazminatını
fona devrederek, aynen işsizlik sigorta fonunda olduğu gibi, amacı dışında
kullanarak, iç ve dış borçları ödemekte
kullanacaktır. Bu çok açıktır.
İKTİDAR "FON" UYGULAMALARINDA SINIFTA KALMIŞTIR!
İktidar, bugüne kadar olan
fonlara ilişkin uygulamalarında, sınıfta kalmıştır. Sicili bozuktur. İşsizlik Sigorta Fonu, Konut Edindirme
Fonu, Tasarrufu Teşvik Fonu, Varlık Fonu
gibi fonları, kamu borçlarını ödeyecek bir kaynak olarak gören iktidar,
Şimdi de işçinin alınteri
ile hak ettiği kıdem tazminatına gözünü dikmiştir. Ülkemizin en köklü kamu
kurum ve kuruluşlarını bir kararname ile Varlık Fonu'na devreden AKP
İktidarının, kıdem tazminatı konusunda da şeffaf, hesap verebilir ve güvenceli
bir fon yönetimi sağlayacağını düşünmek, en basit ifade ile "saflık" olacaktır.
Yani, çalışma yaşamında
güvencesiz ve esnek çalışmayı ilke kabul eden iktidar, bu yolla işçilerin
kazanılmış haklarını yok etmek istemektedir.
AKP İktidarı aslında, kıdem
tazminatını fona devrederek, işçilerin 80 yıllık hakkı olan kıdem tazminatını tamamen ortadan kaldırmak
istemektedir. Bu açık ve net....
AKP iktidarı, kıdem
tazminatında yaşanan sorunların giderilmesi için, kazanılmış haklara dokunmadan
çözüm üretmek, uluslararası sözleşmeleri
imzalamak yerine, kazanılmış hakları yok edecek, güvencesiz ve esnek çalışma
düzeni oluşturmak istemektedir.
Çünkü; "Kıdem Tazminatı
Fonu" uygulaması ile iktidarın daha önce yaptıkları önerilere göre; İşçiler
kazanılmış hakları kaybedecektir. Kıdem tazminatının iş güvencesi olarak
üstlendiği rol ortadan kalkacak ve işten çıkarmalar kolaylaşacaktır. Bugün ödenen yüzde 8.3'lük olan prim
oranı,yüzde 4,2'ye düşürülecek yani 30 gün üzerinden ödenen kıdem tazminatı,15
gün üzerinden ödenecektir. İşçinin kıdem
tazminatına hak kazanabilmesi için en az 10 yıl çalışması gerekecektir. Yani
kıdem tazminatı fona devredilir ise işçiler kazanılmış haklarını
kaybedeceklerdir.
ÇALIŞMA BAKANINI UYARIYORUM; FON UYGULAMASINDAN
DERHAL VAZGEÇİN!
Buradan iktidarı uyarıyorum,
Çalışma Bakanı'nı uyarıyorum; İşçilerin kazanılmış haklarını kaybetmesine neden
olacak fon uygulamasından derhal vazgeçilmelidir. Eğer amaç bütün işçilerin
kıdem tazminatı hakkından yararlanmasını sağlamak ise, Kıdem Tazminatı Fonu
kurulmadan da, işçilerin kazanılmış
haklarına dokunulmadan da, bazı kanunlarda değişiklik yapılarak çalışanların
%95'inin kıdem tazminatını alması sağlanabilir. Yaşanan mağduriyetler ve
sorunlar ilgili yasalarda yapılacak yeni düzenlemelerle giderilebilir.
KANUN TEKLİFİMİZ YAŞANAN SORUNLARI TAMAMEN
ÇÖZECEKTİR!
TBMM'ye sunduğumuz kanun teklifimizle, ilgili yasalarda
yapılacak değişikliklerle, kazanılmış haklara dokunulmadan, işçilerin %95'inin
kıdem tazminatından yararlanması sağlanacaktır. Yani bu teklifimiz, kıdem tazminatında
yaşanan sorunları tamamen çözecek bir tekliftir.
Kanun teklifimizde; 1 yıldan
daha az çalışanların da kıdem tazminatı almasını, Kıdem tazminatı alacaklarının
kamu alacakları ile rehinli alacaklardan da öncelikli olmasını, Kıdem
tazminatını ödemeyen işverene idari para cezası verilmesini, İşverenlerin
iflası ve ödeme güçlüğüne düşmesi halinde işçilerin mağdur olmasını önlemek
için Kıdem Tazminatı Garanti Fonu kurulmasını teklif ediyoruz. Ayrıca 173 no'lu
İLO Sözleşmesi de onaylanmalıdır.
CHP KAZANILMIŞ HAKLARIN YOK EDİLMESİNE İZİN
VERMEYECEKTİR!
Biz CHP olarak, binbir emek
ve alınteri ile hak edilen, işçinin anasının ak sütü gibi helal olan kıdem
tazminatının yasalarla korunmasını istiyoruz. İşçilerin kazanılmış haklarının
yok edilmesine izin vermeyeceğiz. İşçi lehine olan kıdem tazminatının fona
devredilerek çarçur edilmesine, yok edilmesine asla izin vermeyeceğiz.
Eğer işçiyi düşünüyorsanız, kıdem
Tazminatını fona devretmekten derhal vazgeçin, işçinin kazanılmış
haklarına dokunmayın, işçileri mağdur
etmeyin, iş ve çalışma barışını bozmayın, gelin benim kanun teklifimi kabul
edin, işçinin kıdem tazminatını birlikte güvence altına alalım, çalışanların haklarına
birlikte sahip çıkalım."
Haber : H Aksakal-Ö Cerrah