GÜNDEM

24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ'NÜ KUTLAMAK YETMEZ!...

Atatürk'ün 24 Kasım 1928 günü "Millet Mektepleri Başöğretmenliği"ni kabul edişinin yıldönümü ve Öğretmenler günü kutlanıyor. Her 24 Kasım'da öğretmenlik mesleğinin önemine büyük vurgu yapılmasına rağmen, öğretmenlerin yaşam koşullarının istenilen seviyeye getirilmesi mümkün olamadı.

Abone Ol


Atatürk'ün 24 Kasım 1928 günü "Millet Mektepleri Başöğretmenliği"ni kabul edişinin yıldönümü ve Öğretmenler günü kutlanıyor. Her 24 Kasım'da öğretmenlik mesleğinin önemine büyük vurgu yapılmasına rağmen, öğretmenlerin yaşam koşullarının istenilen seviyeye getirilmesi mümkün olamadı.

Değişim Haber Merkezi'nin derlediği bilgilere göre, 24 Kasım 1928 günü Mustafa Kemal Atatürk Millet Mektepleri Başöğretmenliği'ni kabul etti. 1981 yılında bu tarih ülke çapında Öğretmenler Günü olarak kutlanmaya başlandı. Kutlamaların resmiyet kazanması ise 1992 yılında Resmi Gazete'de yürürlüğe giren yönetmelik ile gerçekleşti.

Türkiye'de öğretmenler günü, insanların öğretmenlerini andığı, onlara saygılarını sunduğu; öğretmenlik mesleğinin toplum yaşamı ve ilerleme açısından öneminin vurgulandığı bir gün halini aldı. Ancak öğretmenlerin sosyoekonomik durumları, Öğretmenler Günü'nde dile getirilen temennilerin sözde kaldığını gösteriyor.

Türk Eğitim Sen tarafından her yıl, öğretmenlerin sosyo ekonomik durumlarını, mesleki sorunlarını tespit amacıyla gerçekleştirilen anketin sonuçları, öğretmenlerin geçim sıkıntısı içinde olduğunu ortaya koydu.

21 bin 313 eğitimcinin katıldığı ankete göre, öğretmenler kredi kartı kıskacında. Ankete katılanlardan yüzde 79.3'ü son 5 yıl içinde bankadan kredi çektiğini ifade etti. Ankete katılanların yüzde 33.9'u 1, yüzde 22.8'i 2, yüzde 10.2'si 3, yüzde 4.9'u 4 ve üzeri, yüzde 28.2'si de hiç yok cevabı verdi.Ayrıca Ankete katılanların yüzde 94'ü kredi kartı kullanıyor. Çalışanların yüzde 40'lık bölümü, kart harcamalarının bin ila 2 bin lira arasında gerçekleştiğini ifade etti.

Ankete katılanların yüzde 59'u kredi kartı borcunu düzenlik olarak ve tamamını ödeyebildiğini, yüzde 41'i ise ödeyemediğini belirtti. Ankete katılanların yüzde 86.6'sı son bir yıl içinde alım gücünde azalma olduğunu ifade etti.

"TATİLE GİDEMİYOR, EK İŞ YAPIYORLAR..."

Ankete göre öğretmenlerin "en büyük lüksünüz nedir" sorusuna 28,4'lük bölümü tatile gitmek, yüzde 27'si de dışarıda yemek yemeyi gösterdi.

Ankete katılanların yüzde 27.3'ü ek iş yapıyor. Anket sonuçlarına göre yüzde 8.9'u son 6 ay, yüzde 8.2'si 6 ay-1 yıl, yüzde 14.5'i 1-2 yıl, yüzde 17.2'si 2-4 yıl, yüzde 12.5'i 4-6 yıl, yüzde 6.6'sı 6-8 yıl, yüzde 10.7'si 8-10 yıl, yüzde 21.4'ü de 10 yıldan uzun süredir ek işlerde çalışıyor. Ek işlerde çalışanlar arasında en büyük dilimi yüzde 32, 8 ile özel ders vermek tutuyor. Öğretmenler arasında çiftçilik, tamirat işleri, ticaret, taksicilik, garsonluk, gece bekçiliği, aşçılık gibi ek işleri yapanlar bulunuyor.

"DÖRT ÖĞRETMENDEN BİRİ BORÇ ÖDEMEK İÇİN İPOTEK KULLANMIŞ"

Ankete katılanların, "Borçlarınızı kapatmak için çektiğiniz kredi karşılığı kendi evinizi ya da ailenizin evini ipotek gösterdiniz mi?" sorusuna yüzde 25.7'si evet, yüzde 74.3'ü hayır cevabı verdiği ifade edildi.

Eğitimciler, kendi çocuklarının eğitimine aile gelirinden yeterince pay ayıramamaktan da şikayetçi. Öğretmenlerin yarısından fazlası, zor günlerde kullanmak üzere yatırım ve tasarruf edemediğini ifade ediyor. Ankete katılanların yüzde 88,7'si ek gösterge 3600'e yükseltilse ve öğretmenlere yıpranma payı verilse emekliliği hak ettiğinde emekli olacağını ifade etti.

"BUNALIM İÇİNDE..."

Türk Eğitim Sen'in anketine katılanların yüzde 34'ü herhangi bir psikolojik rahatsızlık yaşadığını belirtti. Bunun nedeni olarak ise yüzde 54,8'i ekonomik sorunlar, yüzde 23,2'si mesleki sorunlar, yüzde 9'u ailevi sorunlar, yüzde 6'sı sağlık sorunları cevabını verirken, yüzde 7'si de diğer seçeneğini işaretledi.

Ankete katılanların yüzde 56,4'ü öğretmenlik mesleğinden istifa etmeyi düşündüğü zamanlar olduğunu ifade etti. Öğretmenlik mesleğinden istifa etmeyi düşünmeye neden olarak ise Yüzde 45,5'i siyasi baskı, adam kayırmacılık, yandaş uygulamalar gösterilirken, yüzde 23,5'i ekonomik olarak tatmin edici olmaması, yüzde 13,2'si öğrencilerin/velilerin olumsuz tutum ve davranışları, yüzde 6,1'i özlük haklardaki yetersizlikler, yüzde 3,5'i idarecilerle yaşadığım sorunlar, yüzde 2,4'ü tayin talebimin karşılanmaması ve bu nedenle ailemle ayrı yaşamak zorunda kalmam, yüzde 0,6'sı sınıf mevcudunun fazla olması, yüzde 0,4'ü ders yükünün fazlalığı, yüzde 0,4'ü meslektaşlarımla yaşadığım sorunlar derken; yüzde 4,4'ü diğer seçeneğini işaretledi.

"ŞİDDETE MARUZ KALDILAR..."

Ankete katılanların yüzde 41,4'ü öğrenci/veli şiddetine maruz kaldığını belirtti. Şiddete maruz kalan öğretmenler, hangi şiddet türüne maruz kaldıkları sorusuna ise yüzde 69.9'u sözlü, yüzde 19.2'si psikolojik, yüzde 10.6'sı fiziksel, yüzde 0.3'ü de cinsel şiddete maruz kaldığı cevabını verdi.

Ankete katılanların yüzde 96,1'i Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmenlere şiddet konusunda yeterli tedbiri almadığını düşünüyor.


Haber : Değişim Haber Merkezi

Abone Ol