263 MADEN ŞEHİDİMİZİ SAYGIYLA ANIYORUZ
Kozlu grizu faciasının 24. Yıldönümünde, faciada hayatını kaybeden 263 maden işçimizi anıyoruz.
Zonguldak'ta 3 Mart 1992 tarihinde meydana gelen maden faciasında hayatlarını kaybeden 263 madenci, 24 yıl sonra dualarla anıldı.
TTK Kozlu Müessesesi'nde sabah kuyu başında
yapılan anma programına TTK Genel Müdür Yardımcısı Ercan Gebeş, GMİS Genel
Başkanı Ahmet Demirci, CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpçu, Kozlu
Kaymakamı Ahmet Karakaya, Kozlu Belediye Başkanı Ertan Şahin, Zonguldak
Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, çok sayıda siyasi parti temsilcisi ve
madenciler katıldı. GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, "Tüm maden şehitlerimizi
rahmet, sevgi ve saygıyla anıyoruz. Madencilik dünyanın en zor mesleklerinden
birisidir. Bunu en iyi bizler biliyoruz. Atalarımız ve bizler bölgemizde yerin
yüzlerce metre altında doğa ile kavga ediyoruz. Elbette ki bu kavgada zaman
zaman yenik düştüğümüz oluyor. Canımızı yakıyor. Yaşadıklarımızdan dersler
çıkarıyor, daha sağlıklı koşullarda, daha verimli çalışmanın yollarını
arıyoruz. Dünyadaki bütün madenciler bu mücadeleyi sürdürüyor" dedi.
"İŞ GÜVENLİĞİ BİR KÜLTÜRDÜR"
TTK Genel Müdür Yardımcısı Ercan Gebeş ise, iş
güvenliğinin bir kültür olduğuna dikkat çekti. Gebeş, "Kurumumuz tüm tedbirleri
almak için üzerine düşen her şeyi yapıyor. Bu uğurda da hiçbir masraftan
kaçınmıyor. Ülkemizde bu konuda en iyi işletmecilik yapan en iyi kurum kendi
kurumumuz. Bunu iftiharla söyleyebilirim. Ancak ne kadar yatırım yaparsanız
yapın iş güvenliği bir kültürdür. Bu kültürü hep beraber yerleştirmemiz lazım
gelir. En uçtaki işçisinden en tepedeki genel müdürüne kadar hepimiz bu kültüre
sahip olmamız lazım gelir" diye konuştu.
"HELAL KAZANÇ DEYİNCE MADENCİLİK SEKTÖRÜ AKLA
GELİR"
Madencilik sektörünün önemine değinen Kozlu
Kaymakamı Ahmet Karakaya da, 1992 yılında hayatını kaybeden 263 madenciyi
anarak şunları söyledi:
"Konuşulacak birçok şey söylendi. Gerçekten
Soma'ya kadarki en büyük facia maalesef ilçemizde yaşandı. 263 madenci
kardeşimiz hayatını kaybetti. Şehit oldu. Madencilik sektörü belki 'helal
kazanç' deyince ilk akla gelen sektördür. Doğasında belki bazı sıkıntılar
barındırmakla birlikte gerekli emniyet tedbirleri alınarak bunların minimize
edilmesi her daim gereklidir."
"BÜYÜK FACİADAN SAĞ ÇIKTI, 24 YIL SONRA
ARKADAŞLARINI ANDI"
Anma törenine katılan 60 yaşındaki Yalçın Sarı,
büyük faciadan sağ kurtulduğunu hatırlattı. O anları tekrar hatırlayarak
gözyaşlarına boğulan Sarı, zaman zaman ayakta durmakta zorlandı. 3 Mart 1992
günü birlikte madene indiği arkadaşlarının faciada hayatını kaybettiğini ifade
eden Sarı, "Söyleyecek çok şey var. Önce ölen arkadaşlarıma Allah rahmet
eylesin, geride kalanlara sabırlar versin. O gün yaşadığım bazı şeyleri
hatırlayamıyorum. Kardeşlerimle buradan beraber indik. O gün salı günüydü. Çok
yakın arkadaşlarımı kaybettim. Burada onları andık. Bu vesile ile bu programı
düzenleyenlere teşekkür ediyorum. Benim için çok değişik, içim bir tuhaf oldu.
Oradan nasıl çıktığımı bilmiyorum. Ben onları hiç unutamayacağım. Çok yakın bir
arkadaşım ile beraber okuduk, beraber ocağa başladık. İki arkadaşım o gece
madenden çıkamadılar. Hala unutamıyorum" diye konuştu.
"MADENDE AMCASINI KAYBETTİ, ŞİMDİ DE KENDİSİ
MADENCİ OLDU"
1992 yılındaki büyük faciada amcasını kaybeden 30
yaşındaki maden işçisi Ali Yavuz, "Ben 1992 grizusunda amcamı kaybettim. Bugün
tabii bizim için çok acı bir gün. Kendimiz de oraya iniyoruz. Ne yapalım, ekmek
kavgası için bu işte çalışmak zorundayız. Ailemizin geçimini sağlamak
zorundayız. Acı bir gün. Anlatacak fazla bir söz yok. Soma'da bu acıyı yaşadık,
Ermenek'te yaşadık. Acılar tazelendi. Allah bir daha kimseye göstermesin.
Herkese sağlıklı çalışmalar versin" dedi.
Program, Kur'an-ı Kerim okunması ve kurban
kesilmesinin ardından yapılan dualarla son buldu. Sabah vardiyasında çalışan
işçiler de programın ardından çalışmak üzere madene indi.
Foto GAleri Yükleniyor...
Haber : Değişim Haber Merkezi.iha