4/C üvey evlat mı?
Seçimlere birkaç gün kala 4/B?li sözleşmeli çalışanların kadroya alınmasının ardından 4/C?lilere de kadro verilmesi için Çaycuma?da eylem yapıldı, Başbakan Erdoğan?a mektuplar gönderildi.
Seçimlere birkaç gün kala 4/B?li sözleşmeli çalışanların kadroya alınmasının ardından 4/C?lilere de kadro verilmesi için Çaycuma?da eylem yapıldı, Başbakan Erdoğan?a mektuplar gönderildi.
KESK Çaycuma Bileşenleri ve 4/C?liler; 4/C statüsünde çalışanlar başta olmak üzere, taşeron, sözleşmeli, ücretli çalışanların tümünün kadroya alınması ve aile yardımı ödeneğinin verilmesi için PTT Çaycuma Şubesinden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a APS ile mektuplar gönderdi.
Mektuplar gönderilmeden önce Çaycuma Öğretmenevi önünde basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasının ardından ?4/C?liye kadro verilsin; 4/C üvey evlat mı?; Sözleşmeli köle olmayacağız? sloganları eşliğinde PTT Çaycuma Şubesine kadar yüründü.
4/C?li çalışanlar ve KESK üyelerinin katıldığı eyleme CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Nebioğlu Belediye Başkanı Ertan Aydoğan, İl Genel Meclis Üyesi Umut Başoğlu da destek verdi.
Öğretmenevi önünde yapılan eylemde KESK Çaycuma Bileşenleri adına konuşan Eğitim Sen Çaycuma Temsilcisi İsmet Akyol, AKP döneminde sözleşmeli, ücretli ve taşeron çalışmanın yaygınlaştığını dikkat çekti. Akyol, ?AKP?nin iktidara geldiği 2002 yılında 195 bin iken, bu rakam 2010 yılında 309 bine ulaşmıştır. 2002 yılında Milli Eğitim Bakanlığında sözleşmeli ya da ücretli istihdam söz konusu değil iken, 2011 yılı itibarı ile 82 bin sözleşmeli öğretmen, 100 bine yakın ek ders karşılığı çalışan ücretli, vekil vb. adlar altında öğretmen istihdam edilmiştir. Taşeron çalıştırmada ise durum daha vahimdir. AKP döneminde taşeronlaştırma sonucu 6 milyona yakın insan iş güvencesinden yoksun bir şekilde çalıştırılmaktadır. 2002 yılında 11 bin taşeron işçinin olduğu sağlık iş kolunda 2011 yılında sadece Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalıştırılan taşeron işçi sayısı 118 bine ulaşmıştır.? dedi.
4 Haziran 2011 Cumartesi günü, Resmi Gazetede yayınlanan 632 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile 4-b statüsünde ve 4924 sayılı kanun uyarınca sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışanların kadroya geçirildiğini belirten Akyol; ?Seçimlere çok kısa bir süre kala, AKP iktidarı tarafından bir seçim yatırımına dönüştürülmek istendiği açık olan düzenleme adeta iktidarın bir lütfuymuş gibi sunulmaktadır. Oysa düzenleme ile yapılan; yıllardır, kadrolu çalışanlar ile aynı işi yapmalarına rağmen güvencesiz olarak çalıştırılan, pek çok haktan mahrum bırakılan kamu emekçilerinin bir bölümünün, başından beri hakları olan kadro hakkına sahip olmasıdır. AKP, yarattığı sorunlardan sadece bir kısmını çözerek seçim öncesinde oy avcılığına soyunmaktadır. Seçim öncesinde de olsa, hükümetin taleplerimizin bir kısmını karşılayacak bir düzenleme yapmış olması fiili, meşru temelde sürdürdüğümüz mücadelemizin kazanımıdır ancak yeterli değildir? dedi.
?Yapılan Düzenleme 4/C?lileri ve Taşeron olarak Çalışanları Kapsamıyor?
Yapılan düzenlemenin, 4-c statüsünde ve taşeron olarak güvencesiz çalıştırılan on binlerce çalışanı kapsamadığını belirten Akyol, ?KHK ile ?ayın veya haftanın bazı günleri ya da günün belirli saatleri gibi kısmi zamanlı çalışanlar ile yükseköğretim kurumlarının araştırma-geliştirme projelerinde proje süreleriyle sınırlı olarak çalışanlar? düzenlemenin kapsamı dışında tutulmuştur. Bundan sonra kamuda sözleşmeli personel çalıştırılıp çalıştırılmayacağı belirsizdir. Eğer bu adım yalnızca anılan kararnameyle sınırlı kalınırsa hukuken sözleşmeli personel çalıştırılması her zaman olanaklıdır. Yine yerel yönetimlerde çalışanlar olmak üzere bazı kamu çalışanlarının sözleşmeli çalıştırılmaya devam edilmesi, hükümetinin bu konuda samimi olmadığını açıkça göstermektedir.
Sayın Başbakana soruyoruz: 4/C?lileri intihara sürükleyen, açlık, sefalet ve kölelik demek olan 4/C düzenlemesini iptal etme ve 4/C?lileri kadroya alma konusunda niçin susuyorsunuz?
Eğer AKP hükümeti samimi ise, KHK ile yaptığı düzenlemeyi seçim kampanyasının parçası haline getirerek, bakanları aracılığı ile seçmenlere tweeterden müjde vermek yerine; bugünden tezi yok, hemen, güvenceden mahrum bırakılan 4-c?li personel başta olmak üzere tüm çalışanları kadroya alacak düzenlemeleri yapacağını ilan etmelidir. Başta 4/c statüsüne mahkûm edilenler olmak üzere, taşeron, sözleşmeli, ücretli çalışanların tümü kadroya alınmalıdır. Taşeron, güvencesiz, esnek çalıştırma yasaklamalıdır? dedi.
KESK ve KESK?e bağlı sendikalar olarak AKP hükümeti döneminde yaygınlaşan 4/B, 4/C, 50/D, 4924 benzeri sözleşmeli ile ücretli, taşeron çalışmaya son verilmesi ve ?Tüm çalışanlara güvenceli iş, güvenli gelecek"?talebi için gerek hukuksal, gerekse örgütsel faaliyetlerle yıllardır mücadele edildiğini vurgulayan Akyol, ?KESK olarak, 4/C statüsüne mahkûm edilenler başta olmak üzere, taşeron, sözleşmeli, ücretli çalışanların tümünün kadroya alınması ve aile yardımı ödeneğinin verilmesi için bugün PTT Çaycuma Şubesinden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a APS ile mektuplar gönderiyoruz. Hükümet bu sorunu çözmezse iki elimiz AKP hükümetin yakasında olacaktır. Esnek istihdam biçimlerine son verilerek tüm çalışanlara güvenceli çalışma koşulları sağlanması için, kararlılık ve örgütlülükten aldığımız güçle mücadelemize devam edeceğiz.? dedi.
KESK Çaycuma Bileşenleri ve 4/C?liler; 4/C statüsünde çalışanlar başta olmak üzere, taşeron, sözleşmeli, ücretli çalışanların tümünün kadroya alınması ve aile yardımı ödeneğinin verilmesi için PTT Çaycuma Şubesinden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a APS ile mektuplar gönderdi.
Mektuplar gönderilmeden önce Çaycuma Öğretmenevi önünde basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasının ardından ?4/C?liye kadro verilsin; 4/C üvey evlat mı?; Sözleşmeli köle olmayacağız? sloganları eşliğinde PTT Çaycuma Şubesine kadar yüründü.
4/C?li çalışanlar ve KESK üyelerinin katıldığı eyleme CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Nebioğlu Belediye Başkanı Ertan Aydoğan, İl Genel Meclis Üyesi Umut Başoğlu da destek verdi.
Öğretmenevi önünde yapılan eylemde KESK Çaycuma Bileşenleri adına konuşan Eğitim Sen Çaycuma Temsilcisi İsmet Akyol, AKP döneminde sözleşmeli, ücretli ve taşeron çalışmanın yaygınlaştığını dikkat çekti. Akyol, ?AKP?nin iktidara geldiği 2002 yılında 195 bin iken, bu rakam 2010 yılında 309 bine ulaşmıştır. 2002 yılında Milli Eğitim Bakanlığında sözleşmeli ya da ücretli istihdam söz konusu değil iken, 2011 yılı itibarı ile 82 bin sözleşmeli öğretmen, 100 bine yakın ek ders karşılığı çalışan ücretli, vekil vb. adlar altında öğretmen istihdam edilmiştir. Taşeron çalıştırmada ise durum daha vahimdir. AKP döneminde taşeronlaştırma sonucu 6 milyona yakın insan iş güvencesinden yoksun bir şekilde çalıştırılmaktadır. 2002 yılında 11 bin taşeron işçinin olduğu sağlık iş kolunda 2011 yılında sadece Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalıştırılan taşeron işçi sayısı 118 bine ulaşmıştır.? dedi.
4 Haziran 2011 Cumartesi günü, Resmi Gazetede yayınlanan 632 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile 4-b statüsünde ve 4924 sayılı kanun uyarınca sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışanların kadroya geçirildiğini belirten Akyol; ?Seçimlere çok kısa bir süre kala, AKP iktidarı tarafından bir seçim yatırımına dönüştürülmek istendiği açık olan düzenleme adeta iktidarın bir lütfuymuş gibi sunulmaktadır. Oysa düzenleme ile yapılan; yıllardır, kadrolu çalışanlar ile aynı işi yapmalarına rağmen güvencesiz olarak çalıştırılan, pek çok haktan mahrum bırakılan kamu emekçilerinin bir bölümünün, başından beri hakları olan kadro hakkına sahip olmasıdır. AKP, yarattığı sorunlardan sadece bir kısmını çözerek seçim öncesinde oy avcılığına soyunmaktadır. Seçim öncesinde de olsa, hükümetin taleplerimizin bir kısmını karşılayacak bir düzenleme yapmış olması fiili, meşru temelde sürdürdüğümüz mücadelemizin kazanımıdır ancak yeterli değildir? dedi.
?Yapılan Düzenleme 4/C?lileri ve Taşeron olarak Çalışanları Kapsamıyor?
Yapılan düzenlemenin, 4-c statüsünde ve taşeron olarak güvencesiz çalıştırılan on binlerce çalışanı kapsamadığını belirten Akyol, ?KHK ile ?ayın veya haftanın bazı günleri ya da günün belirli saatleri gibi kısmi zamanlı çalışanlar ile yükseköğretim kurumlarının araştırma-geliştirme projelerinde proje süreleriyle sınırlı olarak çalışanlar? düzenlemenin kapsamı dışında tutulmuştur. Bundan sonra kamuda sözleşmeli personel çalıştırılıp çalıştırılmayacağı belirsizdir. Eğer bu adım yalnızca anılan kararnameyle sınırlı kalınırsa hukuken sözleşmeli personel çalıştırılması her zaman olanaklıdır. Yine yerel yönetimlerde çalışanlar olmak üzere bazı kamu çalışanlarının sözleşmeli çalıştırılmaya devam edilmesi, hükümetinin bu konuda samimi olmadığını açıkça göstermektedir.
Sayın Başbakana soruyoruz: 4/C?lileri intihara sürükleyen, açlık, sefalet ve kölelik demek olan 4/C düzenlemesini iptal etme ve 4/C?lileri kadroya alma konusunda niçin susuyorsunuz?
Eğer AKP hükümeti samimi ise, KHK ile yaptığı düzenlemeyi seçim kampanyasının parçası haline getirerek, bakanları aracılığı ile seçmenlere tweeterden müjde vermek yerine; bugünden tezi yok, hemen, güvenceden mahrum bırakılan 4-c?li personel başta olmak üzere tüm çalışanları kadroya alacak düzenlemeleri yapacağını ilan etmelidir. Başta 4/c statüsüne mahkûm edilenler olmak üzere, taşeron, sözleşmeli, ücretli çalışanların tümü kadroya alınmalıdır. Taşeron, güvencesiz, esnek çalıştırma yasaklamalıdır? dedi.
KESK ve KESK?e bağlı sendikalar olarak AKP hükümeti döneminde yaygınlaşan 4/B, 4/C, 50/D, 4924 benzeri sözleşmeli ile ücretli, taşeron çalışmaya son verilmesi ve ?Tüm çalışanlara güvenceli iş, güvenli gelecek"?talebi için gerek hukuksal, gerekse örgütsel faaliyetlerle yıllardır mücadele edildiğini vurgulayan Akyol, ?KESK olarak, 4/C statüsüne mahkûm edilenler başta olmak üzere, taşeron, sözleşmeli, ücretli çalışanların tümünün kadroya alınması ve aile yardımı ödeneğinin verilmesi için bugün PTT Çaycuma Şubesinden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a APS ile mektuplar gönderiyoruz. Hükümet bu sorunu çözmezse iki elimiz AKP hükümetin yakasında olacaktır. Esnek istihdam biçimlerine son verilerek tüm çalışanlara güvenceli çalışma koşulları sağlanması için, kararlılık ve örgütlülükten aldığımız güçle mücadelemize devam edeceğiz.? dedi.
Haber :