BU, BU KADAR ZOR MU?
KARAELMAS GAZETECİLER DERNEĞİ'NDEN KAMUOYUNA YAPILAN YAZILI AÇIKLAMA AYNEN AŞAĞIDA Kİ GİBİDİR:
"Karaelmas Gazeteciler Derneği (KGD) Yönetim Kurulu, bir şahıs tarafından, son dönemde artan bir şekilde, dernek tüzel kişiliğine, dernek yöneticileri ve üyeleri ile dernekle ilişki içinde bulunan STK'lara yönelik olduğu kadar gazetecilik mesleğinin onur ve saygınlığına gölge düşüren, amaçlı, asılsız ve isim vermeksizin yapılan yazılı saldırılar nedeniyle bir açıklama yaptı.
KGD Yönetim Kurulu'nun açıklaması şöyle:
"Karaelmas
Gazeteciler Derneği'nin tüzel kişiliğine ve yöneticileri ile üyelerine yönelik
asılsız iddia ve tehditler; üstelik isim verilmeksizin ve herhangi bir niteleme
yapılmaksızın bir kısım gazetede giderek artan bir şekilde yer almaktadır. Bu
olumsuz ve kötü tutum, onurlu bir meslek olan gazeteciliğin saygınlığına gölge
düşürmektedir. Kişisel çıkar ve ikbal uğruna ortaya konan bu tutumlardan asıl
zarar gören ne yazık ki gazetecilik ve Zonguldak'tır. Bu yazıların sahibi,
benzer meslek örgütü olan Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti'nin (ZGC) Başkanı
sıfatını taşıyan Derya Akbıyık'tır."
"KGD NEDEN KURULDU?"
"Bu şahıs, hiçbir nitelemede bulunmadan ve isim verme cesaretini dahi gösteremeden derneğimizin ve yöneticilerinin kamuoyundaki saygınlığını yok etmeye yönelik aşağılayıcı, küçümseyici ve yok sayan hakaretlerde bulunmayı, basın ilke ve ahlakıyla hiçbir şekilde bağdaşmayacak, gazetecinin ve gazetecilik mesleğinin onur ve saygınlığını hedef alan ifadeler kullanmayı ısrarla sürdürmektedir. Bu ifadeler ve sürekli hale gelen yazılı saldırılar, tahammül sınırlarını aşmıştır ve bu nedenle kamuoyuna bu açıklamayı yapma ihtiyacı doğmuştur. KGD, 2003 yılında yönetsel olarak ZGC'nin gazetecileri temsil etme yeteneği ve yeterliliğinden uzak olması, nedeniyle 'gazetecilerin' talep ve çalışmaları sonucu kurulmuştur. O dönem, ZGC'nin sadece gazetecilerin üye olabildiği bir basın meslek örgütü olması yönünde gösterilen çabalar engellenmiş, gazeteci olmayanların uzaklaştırılması fikri kabul görmediği için KGD kurulmak zorunda kalmıştır."
"TEK DERDİMİZ; MESLEĞİMİZ"
"Gazetecilerin
ve mesleğimizin onur ve saygınlığını korumak ve geliştirmek ana görevimizdir.
Dernek üyeleri, aktif gazetecilik yapanlar ile kurum ve kuruluşların basın
bürolarında aktif olarak çalışan isimlerden oluşmaktadır ve üye sayısı 160'ı
aşmıştır. KGD, aradan geçen 10 yılda sayısız mesleki ve sosyal sorumluluk
projesine imza atmış, öncülük etmiş, gazeteciliğin eski saygınlığına kavuşması
ve mesleki vefanın gelenekselleştirilmesi için çaba göstermiştir, bu çabalarına
ısrarla devam edecektir. KGD bu çabalarıyla sadece Zonguldak'ta değil, tüm
Türkiye'de 'örnek mesleki kuruluş' olarak tanınmış ve saygınlık kazanmıştır.
Derneğimizin kira ve benzeri ticari hiçbir geliri bulunmamasına rağmen, üye
aidatları ve bağışlarla gazeteciler, mesleğimiz, ilimiz ve ülkemiz adına
yürüttüğümüz çalışmaları gönüllük esasına göre sürdürüyoruz."
"TAHAMMÜLÜMÜZÜN DE BİR SINIRI VAR..."
"KGD'nin
tüm mali olumsuzluklara rağmen kamuoyunda edindiği saygınlıktan rahatsız olan
bu şahıs, Derneğimizin tüzel kişiliğine, yöneticilerine ve üyelerine yönelik
asılsız ve amaçlı olduğunu bildiğimiz saldırılarını son dönemde daha da
artırmıştır. KGD'nin mütevazı ve polemikten uzak durmaya çaba gösteren ilkesini
fırsat bilerek, Zonguldak Valiliği ve bazı kamu kurum yöneticilerini de bu
saldırılarına alet etmektedir. Mesleğin sağladığı avantaj ve saygınlığı,
kişisel çıkarları doğrultusunda kullanmaktan çekinmemektedir. Asıl mesleği
nedeniyle 'pazarlamacı' olduğunu bildiğimiz ZGC Başkanı sıfatını taşıyan şahıs,
sadece yazılarıyla değil, sosyal ve mesleki alandaki samimi olmayan tutum ve
davranışlarıyla da bu yerini garanti etme çabası içindedir. Nitekim kamu kurum
ve kuruluşları ile onların temsilcileriyle tüm ilişkileri bu yapı üzerine
kuruludur. KGD, bugüne kadar kendi çalışmalarına yönelik faaliyetlerini sürdürmüş,
bu tutum ve saldırılar karşısında tahammüllü olmayı tercih etmiştir."
"ASIL MESLEĞİ EMLAKÇILIK..."
"Asıl mesleği emlakçılık olan bu şahıs, Derneğimiz yöneticilerine karşı 'gazeteci olmayan' gibi asılsız ifadeler kullanmayı alışkanlık haline getirmiş, gazetecileri 'paketlemekten' bahsetmeye başlamış, 'çapsız ve seviyesiz' yakıştırmalarında bulunmuş, kişisel kin ve husumetini tehditlerle ortaya koymaktan çekinmeyerek ve sosyal alanda sürekli dedikodu üreterek derneğimizi ve yöneticilerini yıpratmayı kendine görev edinmiş görünmektedir. Bizler, yıllarını gazeteciliğe vermiş, dirsek çürütmüş, bu mesleğin içinde yoğrulmuş insanlar olarak, gazeteciliği, asıl mesleği emlakçılık olan birinden öğrenecek değiliz. Bu şahsın, bu saldırılarını niteliksiz, içeriksiz ve kötü, sözde köşe yazılarıyla Zonguldak'ın en köklü ve saygın gazetelerinden birini de kullanarak sürdürmesini şaşkınlık ve üzüntüyle izliyoruz. KGD Yönetim Kurulu, gerek Derneğimize, gerekse gazetecilik mesleğinin saygınlığına gölge düşüren ve tahammül sınırlarını aşan bu tür tutum ve saldırılara karşı bundan böyle sessiz kalmama kararı almıştır. Bu yazı ve saldırılar karşısında tüm yasal haklarımızı kullanacağız. Derneğimiz, bazı yöneticilerimiz ve bazı üyelerimiz üyelik şartlarını sıkı kurallara bağlamış olan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) üyesidir. Dernek Yönetim Kurulu Başkanımız Osman Sav, aynı zamanda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin Zonguldak Temsilcisi'dir. ZGC Başkanı sıfatını taşıyan şahıs, gerek sosyal ortamlarda, gerekse gazetelerinde gazetecileri temsil etmeye yetkili tek kuruluşun ZGC olduğunu iddia edecek kadar ileri gitmiş ve kamuoyunu, kurumları yanıltma yoluna gitmiştir."
"USULSÜZLÜK YAPILMAKTADIR"
"Sarı basın
kartlarını gazetecilere kendilerinin sağladığını iddia eden bu şahıs, usulsüz
şekilde sarı basın kartlarının kendisine teslim edilmesini fırsat bilmekte ve
sözde törenler düzenleyerek, mesleki bir faaliyeti reklama dönüştürerek,
asılsız 'tek temsilci' görüntüsü vermeye çalışmaktadır. Sarı basın kartlarını hak
sahiplerine teslim etmesi gereken yer, Zonguldak Valiliği ve ilgili
birimleridir. Başbakanlık Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün belirttiği
esaslar gereği hak sahiplerinin kartları, her ne sebeple olursa olsun bu
birimler tarafından teslim edilmelidir. Hiçbir şartta bir basın meslek örgütü
temsilcisi hak sahibi adına imza atıp sarı basın kartını alamaz."
"BİLGİSİZLİKTEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL"
"Bilmeyenler
ve hatırlamak istemeyenler için anımsatmak isteriz ki; KGD ve ZGC, aynı yasaya,
yani 5253 Sayılı Dernekler Kanunu'na göre kurulmuş ve faaliyetleri ile yetki ve
haklarını ilgili bu yasadan almış kuruluşlardır. Cemiyet ile Dernek isimlerinin
farklılık oluşturduğu iddiası da tamamen bilgisizlikten kaynaklanmaktadır. Her
iki mesleki kuruluş arasında yasal açıdan hiçbir fark bulunmamaktadır. Tek fark,
kurulduğu dönemlere ilişkin olarak isimlendirilmiş olmalarıdır."
"HER KURUM KENDİSİNİ SORGULAMALI"
"KGD,
yasadan ve tüzüğünden aldığı yetki ve haklarla, derneğimize üye olsun-olmasın
gazetecilere yönelik saldırılara ve olumsuz tutumlara sessiz kalmamış, tepki
göstermiş ve kınamıştır. ZGC'nin bugüne kadar bu yönde bir açıklamasına ise
rastlanmamıştır. Gazetecilerin sadece mesleklerini icra ederken maruz kaldığı
saldırılara ve tehditlere boyun eğen, sessiz kalanlara basın meslek örgütü
demek mümkün müdür?
ZGC'ye
güvenen iyi niyetli meslektaşlarımızın bu yapıyı ve yönetim tarzını kendi
içinde sorgulamaları gerekmektedir. KGD, her üye toplantısında, her yönetim
toplantısında; kendini, kararlarını ve çalışmalarını tartışan, tartıştıran
şeffaf ve samimi bir meslek örgütü olmaya devam edecektir."
"GENEL BAŞKANLIK YALANI..."
"Diğer
yandan, ZGC Başkanı sıfatını taşıyan şahıs 'Genel Başkan' sıfatını
kullanmaktadır. Genel Başkanlık oluşabilmesi için ilgili kuruluşa bağlı şubelerin
de bulunması gerekmektedir. Ancak yasal anlamda ZGC'nin şubesi bulunmamaktadır.
Hasbelkader ZGC Başkanı sıfatını taşıyan şahıs, Basın İlan Kurumu'nun (BİK) her
yıl bir ildeki tek gazetecilik meslek kuruluşuna yaptığı nakdi yardımı
alabilmek adına ilçelerimizde bulunan gazetecilik dernekleriyle, yukarıda ifade
edilen tutum ve davranışlarla ilişki içine girmiş, bu derneklerin üyelerini ZGC
üyesi kabul etmiştir ve bu dernekleri ZGC'ye bağlı şube gibi
değerlendirmektedir. Diğer yandan yine BİK'in nakdi yardımını alabilmek adına
Yönetim Kurulumuzda bulunan üyelerimizi dahi ZGC'ye üye gibi göstermekte,
'Genel Kurul üyemiz' demekte ve bunu kendi gazetelerinden ilan etmektedir.
Kaldı ki, ZGC'ye yapılan ziyaretlerde ziyaretçilerin sarf etmedikleri sözleri
bile sanki söylemişler gibi kamuoyuna yansıtmakta bile bir sakınca
görmemektedir."
"DERNEKLERE YÖNELİK KARALAMA ÇALIŞMASI..."
"Karaelmas
Gazeteciler Derneği'nin önerisiyle geçtiğimiz yıllarda oluşturulan Zonguldak
Platformu'nun bünyesinde 140 sivil toplum örgütü bulunmaktadır. Zonguldak
Platformu'nun amacı, hizmetlerle ilgili bu kentin ortak taleplerini birlikte
dile getirebilmektir. Mithatpaşa Tüneli için yapılan çalışma bunlardan sadece
biridir. Aynı kişinin, bu yapı içinde olan dernek ve odaların başkan ve yöneticilerini
sadece platform üyesi oldukları için tehdit etmesine ve yıpratmasına izin
vermeyiz. Bu tavırları sergilemesinin asıl nedeni de bu oluşumlardan kişisel bir
çıkar elde edememesidir."
"SİZİ DE KANDIRMASIN..."
"Attığı her
adımda, yazdığı her yazıda KGD kabusu gören bu şahıs, KGD'ye, yöneticilerine ve
üyelerine gazetecilik dersi verebilecek, basın ilke ve ahlakı ahkamı
kesebilecek durumda da değildir. Şahsın, gazetecilik mesleğinin onuruna ve
saygınlığına verdiği zarar, biz gazeteciler için kabul edilemez boyutlara
ulaşmıştır. Bu tür tutum ve davranışların, gazetecilik mesleğinin saygınlığına
gölge düşürdüğü, onurunu zedelediği gibi böylelerinden medet umanların zarar
göreceği açıktır."
"DİKKATLİ OLMAYA DAVET EDİYORUZ"
"Bu kötü
tutumdan uzak olmaya çalışan ZGC üyesi arkadaşlarımızı; üyelerimizden, hem
sosyal ilişkiler, hem de mesleki açıdan ayrı tutmadığımızın, mesleki
dayanışmanın asli unsurları olarak gördüğümüzün bilinmesini de isteriz. KGD,
kurulduğu günden bugüne yaptığı gibi, gazetecilere, gazetecilik mesleğinin onur
ve saygınlığına her şart altında sahip çıkmaya devam edecektir. Kamuoyunu,
kamu-özel tüm kurum ve kuruluşlarımızı; gazetecilerin ve gazetecilik mesleğinin
saygınlığına ve onuruna gölge düşüren bu asılsız ve amaçlı tutumlara karşı dikkatli
ve duyarlı olmaya davet ediyoruz. Saygılarımızla..."
Haber yorum:
Birbirimize (gazeteciler) karşı hoşnutsuz davranmak, farklı amaç ve tutumlar içine girmek, üstünlük kurmaya çalışmak ve hatta kavga etmek; kendimize yapabileceğimiz en büyük kötülük değil midir? Birbirimize karşı tutunduğumuz bu ruh halleri neticesi, kendimize yapacağımız kötülük kadar; 'iş tanımı gereği' menfaatlerini korumakla yükümlü olduğumuz memleketimize de kötülük yapmış olmuyor muyuz? Sebebi nedir ki mesleğimizi bize yaptırtmaz boyuta kadar getiren 'hal bilmezliğimiz'.
Birbirimize sıkı sıkı bağlandığımız günleri çok yakında görebilmek ümidiyle...
Haber : Şafak Negüzel