CHP, YDK Üyesi Çelebiden bomba gibi açıklama!..
CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Av. Avni Çelebi bomba gibi bir açıklama yaptı&8230;
CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Avni Çelebi, Değişim Medya Grubu Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Orhan'a oldukça önemli bir açıklamada bulundu.
Hüseyin Orhan'ın seçim sonuçlarını değerlendirmesini istediği Avni Çelebi, sonucun beklenilen bir sonuç olduğunu söyledi ve CHP'li olarak özeleştiride bulundu.
Avni Çelebi'nin açıklaması şöyle:
'12 Haziran seçim sonuçları benim kişisel kanaatime göre beklenilen sonucu verdi.
CHP kendi içindeki dönüşümünü, parti temel politikalarını bir kenara bırakarak tamamen farklı kulvarlarda ve farklı şekillerde ele aldı ve bunu da çok kısa zamanda topluma taşıyarak seçmenin üzerinde olumsuz bir takım imajların doğmasına neden oldu.
Özellikle sağ partilerden devşirme, pek çoğu toplumumuzda tanınan isimlerin partimiz de ön sıralarda aday gösterilmeleri bu söylediklerimi doğrulayan en önemli faktörlerdir.
Türkiye genelinde yaptığımız değerlendirmeyi Zonguldak üzerine indirgediğimizde de burada da farklı şeylerin olmadığını söylemek isterim. Zonguldak'ta tabiri yerindeyse bir seçim kampanyasını belki de şartların zorlaması nedeni ile taşeronlara havale etti. Liste başı yapılan arkadaşlarımızın Ergenekon davasından tutuklu olması elini kolunu bağlamış, onun yerine seçim kampanyasını bugüne kadar CHP ve sosyal demokratla uzaktan yakından ilgisi olmayan aile fertleri devreye girerek seçim kampanyasını yürütmek zorunda kaldılar. Ben bunu onurlu bir mücadele olarak görmeme rağmen kendi partim açısından aynı şekilde değerlendiremiyorum.
Maalesef İlçemizde siyaset anlayışında kendilerini partinin önüne koyan ve parti kendileriymiş gibi davranan anlayışın temsilcilerinin var oluşu, CHP'nin burada önemli ölçüde gerilemesine neden oldu. Seçim sonuçlarını farklı bir şekilde irdelersek, 2009 yerel seçimlerde almış olduğumuz oylardan çok çok gerilere düştüğümüzü üzülerek tespit etiğimizi göreceğiz.
Yerel seçimlerde aynı mantalite ile yola çıkanlarımız CHP'ni belki yerel seçimlerin yıllar sonra kazanmanın mutluluğu ile sevindirdiler ama bunu hiçbir zaman CHP'ne olan inancı ve CHP düşüncesini Ereğli'deki var olan ivmesinin ve yerleşmiş olmasının sonuçları olduğunu akıllarına getiremediler. Aynı mantaliteyi genel seçimlerde de gördük ve sonuç 2009'da ki yerel seçimlerin gerisine düşmemize sebep oldu. Ben bunu kişisel olarak Ereğli seçmeninin CHP'ye bir uyarısı olarak algılıyorum ve bu mantalite ile devam ederseniz ve bu anlayışı ısrarla karşımıza koyarsanız ve bu anlayışın sahipleri ile yeniden seçim maratonuna bizlerin önüne çıkarsanız size vereceğimiz cevabın bir ölçüde provasını yapıyoruz, sizlerle biz her zaman birlikte olduk, kader birliği yaptık ve sosyal demokrasiyi hep birlikte Ereğli'de bayrağını taşıdık ve aynı şeyi yapmak istiyoruz ama lütfen bizi mağdur duruma düşürmeyin, bizi mecbur bırakmayın mesajını verdiler.
Umarım partim ve Ereğli'de ki yöneticiler hem de Ankara'da ki üst düzey yöneticiler anlarlar ve inandığımız yolumuza hep birlikte devam ederiz diye düşünüyorum.
Sonuçta demokrasiye inanan herkesin içine sindirebileceği bir sonuç ortaya çıkmıştır ve bunu kabul etmek mecburiyetindeyiz. Çünkü demokrasinin asgari sonucu budur ve demokrasinin bir yerde sandıkla özdeş olduğunu kabul edersek seçim sonuçlarını içimize sindireceğiz ve önümüzdeki süreçte iktidar partisinin Türkiye kazanımlarını ve özellikle demokratik, laik, sosyal ve hukuk devletine yaklaşımını yakından takip edeceğiz ve doğru olan şeylerini takdir edeceğiz ve yanlışlarını da topluma taşıyacağız ve böylece görevimizi yerine getirmiş olacağız diye düşünüyorum.'
Hüseyin Orhan'ın seçim sonuçlarını değerlendirmesini istediği Avni Çelebi, sonucun beklenilen bir sonuç olduğunu söyledi ve CHP'li olarak özeleştiride bulundu.
Avni Çelebi'nin açıklaması şöyle:
'12 Haziran seçim sonuçları benim kişisel kanaatime göre beklenilen sonucu verdi.
CHP kendi içindeki dönüşümünü, parti temel politikalarını bir kenara bırakarak tamamen farklı kulvarlarda ve farklı şekillerde ele aldı ve bunu da çok kısa zamanda topluma taşıyarak seçmenin üzerinde olumsuz bir takım imajların doğmasına neden oldu.
Özellikle sağ partilerden devşirme, pek çoğu toplumumuzda tanınan isimlerin partimiz de ön sıralarda aday gösterilmeleri bu söylediklerimi doğrulayan en önemli faktörlerdir.
Türkiye genelinde yaptığımız değerlendirmeyi Zonguldak üzerine indirgediğimizde de burada da farklı şeylerin olmadığını söylemek isterim. Zonguldak'ta tabiri yerindeyse bir seçim kampanyasını belki de şartların zorlaması nedeni ile taşeronlara havale etti. Liste başı yapılan arkadaşlarımızın Ergenekon davasından tutuklu olması elini kolunu bağlamış, onun yerine seçim kampanyasını bugüne kadar CHP ve sosyal demokratla uzaktan yakından ilgisi olmayan aile fertleri devreye girerek seçim kampanyasını yürütmek zorunda kaldılar. Ben bunu onurlu bir mücadele olarak görmeme rağmen kendi partim açısından aynı şekilde değerlendiremiyorum.
Maalesef İlçemizde siyaset anlayışında kendilerini partinin önüne koyan ve parti kendileriymiş gibi davranan anlayışın temsilcilerinin var oluşu, CHP'nin burada önemli ölçüde gerilemesine neden oldu. Seçim sonuçlarını farklı bir şekilde irdelersek, 2009 yerel seçimlerde almış olduğumuz oylardan çok çok gerilere düştüğümüzü üzülerek tespit etiğimizi göreceğiz.
Yerel seçimlerde aynı mantalite ile yola çıkanlarımız CHP'ni belki yerel seçimlerin yıllar sonra kazanmanın mutluluğu ile sevindirdiler ama bunu hiçbir zaman CHP'ne olan inancı ve CHP düşüncesini Ereğli'deki var olan ivmesinin ve yerleşmiş olmasının sonuçları olduğunu akıllarına getiremediler. Aynı mantaliteyi genel seçimlerde de gördük ve sonuç 2009'da ki yerel seçimlerin gerisine düşmemize sebep oldu. Ben bunu kişisel olarak Ereğli seçmeninin CHP'ye bir uyarısı olarak algılıyorum ve bu mantalite ile devam ederseniz ve bu anlayışı ısrarla karşımıza koyarsanız ve bu anlayışın sahipleri ile yeniden seçim maratonuna bizlerin önüne çıkarsanız size vereceğimiz cevabın bir ölçüde provasını yapıyoruz, sizlerle biz her zaman birlikte olduk, kader birliği yaptık ve sosyal demokrasiyi hep birlikte Ereğli'de bayrağını taşıdık ve aynı şeyi yapmak istiyoruz ama lütfen bizi mağdur duruma düşürmeyin, bizi mecbur bırakmayın mesajını verdiler.
Umarım partim ve Ereğli'de ki yöneticiler hem de Ankara'da ki üst düzey yöneticiler anlarlar ve inandığımız yolumuza hep birlikte devam ederiz diye düşünüyorum.
Sonuçta demokrasiye inanan herkesin içine sindirebileceği bir sonuç ortaya çıkmıştır ve bunu kabul etmek mecburiyetindeyiz. Çünkü demokrasinin asgari sonucu budur ve demokrasinin bir yerde sandıkla özdeş olduğunu kabul edersek seçim sonuçlarını içimize sindireceğiz ve önümüzdeki süreçte iktidar partisinin Türkiye kazanımlarını ve özellikle demokratik, laik, sosyal ve hukuk devletine yaklaşımını yakından takip edeceğiz ve doğru olan şeylerini takdir edeceğiz ve yanlışlarını da topluma taşıyacağız ve böylece görevimizi yerine getirmiş olacağız diye düşünüyorum.'
Haber :