İL MÜFTÜSÜ ÖZTÜRK'TEN "ÇANAKKALE RUHU" ADLI KONFERANS
İl müftüsü Mürsel Öztürk Devreklilerle konferansta bir araya geldi.
Zonguldak
Müftüsü Mürsel Öztürk "Çanakkale Ruhu" adlı verdiği
konferansta Devreklilerle bir araya geldi. Devrek Anadolu İmam Hatip
Lisesi Engin Yalçınkaya Konferans Salonunda düzenlenen konferans;
saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından okunan Kur'an-ı
Kerim Tilaveti'nden sonra Çanakkale Savaşı ile ilgili sinevizyon
gösterisi gerçekleştirildi. Konferans öncesi davetlilere hitap
eden Devrek Müftüsü Mahmut Çakır, "Müftülüğümüz
tarafından organize konferansımıza hepiniz hoş geldiniz.
Çanakkale hepimizindir. Bizimdir. Onların sevgisi bizim
yüreğimizdedir. Müftülüğümüz böyle bir tarafından tutup bu
heyecanı günümüze taşımak, yarınlara taşımak için bu bir
programı tertip ettik. Bu müstesna davetimize iştirak ettiğiniz
için hepinize teşekkür ediyorum" dedi.
Konuşmacı
İl Müftüsü Mürsel Öztürk'ün sunumunu yaptığı "
Çanakkale Ruhu" adlı konferansta Öztürk davetlilere hitaben,
"Öncelikle Çanakkale'yi unutmak mümkün değil, hatırdan
çıkarmak mümkün değil. Çanakkale bizim tarihimiz değil yani
Anadolu'nun, İstanbul'un Çanakkale'nin tarihi değil bütün
İslam dünyasının tarihinin sırlarının gizli olduğu bir
hareket Çanakkale olayı. Dolayısıyla da ben burada biraz
Çanakkale'nin manevi boyutunu manevi yönüyle ilgili bu konuyu
sizlere aktarmaya çalışacağım. Milletlerin hayatında dönüm
noktası diyebileceğimiz çok büyük hadiseler vardır. Bu
hadiseler sadece o ülkeyi ilgilendirmez, bütün dünyayı
ilgilendirir. Bütün dünyanın kaderini gidişatını değiştirir.
İşte Çanakkale böyle bir hadise yani, sadece Anadolu coğrafyasını
değil, Osmanlı'yı, Osmanlı'ya bağlı olan diğer milletleri
ilgilendiren bir durum değil tüm dünyayı ilgilendiren bir
Çanakkale aslında tevhidin ve İslam'ın bir mücadelesidir.
Aslında İslam barış dinidir. İslam dini bize barışı öğretir.
Barışı getirir. Kendi içimizde barışık olmamız gerekiyor.
Sonra da çevremize bu barışı yaymamız gerekiyor. Ama savaşmak
gerektiği zamanda İslam'ın getirdiği kurallar ve kaideler
vardır. Müslüman'ı aslında savaşa zorlayan şey yaratıcının
koyduğu sınırlar ihlal edilmeye çalışıldığı zaman Müslüman
sabırla, soğukkanlılıkla, sağduyulu bir şekilde ona tepki
gösterir. Yani Allah'ın hududunun çiğnenmesine Müslüman asla
müsaade etmez. Önce barışçı yollardan mücadele verir bundan
netice alamazsa savaş kaçınılmaz olursa savaşılır. Çanakkale
Savaşı iki aşamada meydana gelmiştir. Birisi deniz savaşı en
önemlisi ikincisi ise kara savaşıdır. Her türlü dinden, her
türlü ırktan, her türlü renkten askerleri ihtilaf devletleri
Çanakkale'ye Osmanlı'nın karşısına getiriyor. Milletlerin
hayatında maneviyatın önemi büyüktür. Çanakkale Savaşında
tabur imamlarımızın, bölük imamlarımızın çok büyük
etkileri ve rolleri vardır. Türk askerinin karşısında bozguna
uğrayan İngiliz komutanına şöyle bir soru yöneltiyor
gazeteciler efendim karnı aç, silahları güçsüz, cephaneleri
yetersiz, çıplak ve zayıf bir orduya nasıl mağlup oldunuz?
Sorusuna İngiliz ordu komutanı şöyle bir cevap veriyor
hatıratında. Ben bu milletin savaşma gücüne hayran kaldım yani,
savaşma gücünü nereden alıyor? Hayran kaldığım orasıdır. Ne
ayaz ne ilikleri donduran soğuk, ne açlık, ne silahsızlık onları
hiç etkilemedi biz Çanakkale'de Osmanlı ile değil, biz tanrı
ile savaştık diye cevap veriyor" diye konuştu.
Konferansın ardından günün anısına konuşmacı Mürsel Öztürk'e Devrek Müftüsü Çakır tarafından ilçenin sembolü olan Devrek Bastonu hediye edildi.
Haber : iha