GÜNDEM

KADINLAR "BİZ DE VARIZ" DİYOR

Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde yaşayan kadınlar, hayatın her alanında, özellikle de çalışma yaşamında ağırlıklarını her geçen gün daha fazla hissettiriyor. Eğitimden sanata, ticaretten hizmet sektörüne kadar birçok alanda Ereğli kadını ailesinin ekonomik mücadelesinde ön saflarda yer alıyor.

Abone Ol


Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde yaşayan kadınlar, hayatın her alanında, özellikle de çalışma yaşamında ağırlıklarını her geçen gün daha fazla hissettiriyor. Eğitimden sanata, ticaretten hizmet sektörüne kadar birçok alanda Ereğli kadını ailesinin ekonomik mücadelesinde ön saflarda yer alıyor.

Kadının toplumdaki, ekonomide, siyasetteki yeri her geçen gün biraz daha önem kazanıyor. Kadınlar çok çeşitli faaliyet alanlarında varlıklarını daha fazla hissettiriyor.

Değişim Haber Merkezi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla, Ereğli'de yaşayan ve çalışma hayatını sürdüren başarılı kadınların öykülerini ve Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla duygularını sordu.

Çalışma yaşamındaki Ereğlili kadınların, faaliyet alanlarında başarılı çalışmalar gerçekleştiriyor. Kadının toplum içindeki yeri konusunda hayat mücadelesinde eşitlik mesajları veren Ereğlili kadınlar, çalışma hayatında var olmanın önemine dikkat çekti.

"BİR YANDAN AİLE, BİR YANDAN ÇALIŞMA HAYATI... SANAT VE EĞİTİM BİR ARADA..."

Ereğli'de faaliyet gösteren Kaşi Seramik'ten Çini Sanatçısı ve eğitmeni Sümeyra Bilgin Gündoğdu, Batı Karadeniz Bölgesi'nde eğitim ve uygulamayı birleştiren tek seramik ve çini kursunu işletiyor.

Kadının sosyal hayattan soyutlanamayacağına dikkat çeken Gündoğdu, "Ekonomide, siyasette, sanatta, ailede varız, var olmaya devam edeceğiz. Tüm Kadınların bu cesarete sahip olduğunu biliyoruz. Her başarılı kadının ve erkeğin arkasında bir kadın vardır, o da annedir" diye konuştu.

Çini sanatını aynı zamanda ekonomik bir sektöre dönüştürmeyi hedeflediklerini ifade eden Gündoğdu şöyle konuştu:

"Burada çini sanatı icra ediyoruz. Batı Karadeniz bölgesinde tek seramik ve çini atölyesiyiz. Kursiyerlerimizle birlikte geleneksel Türk el sanatını geleceğe taşımak için mücadele ediyoruz. Yaklaşık 20 bayanla birlikte çalışıyoruz.

İleride bunu sektör haline getirmek isteyen kursiyerlerim var. El sanatları günümüzde çok rağbet gören ve insanların beğeniyle takip ettiği bir alan. Hem ticari amaçlı, hem de hobi olarak sürdürülebilen çalışmalar yapılıyor. Bu bir sektör halini alabilir, insanlar hem geleneği yaşatabilmek için, hem de satış amaçlı olarak bunu yapabilir. Evlerimizi dekorlamada kullanıyoruz, süslemeyi seviyoruz. Çini malzemesi en şaşaalı, en gösterişli malzemedir. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum. Her türlü şiddete hayır diyorum.

ÜSTÜNDAĞ VE ÖNAL :"ŞİDDETE HAYIR!.." DEDİ

Kaşi Seramik'te çini sanatı eğitimi alan PTT Emeklisi Nurcan Üstündağ ve Emekli Öğretmen Belgin Önal da Dünya Emekçi Kadınlar günü hakkında duygularını paylaştı.

Nurcan Üstündağ, kadının hayatın her yerinde bulunduğunu belirterek 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı. Üstündağ, " İnşallah şiddetsiz, kadına şiddet olmayan gelecek 8 Mart'lar olur. Kadınların tüm alanlarda, özellikle yönetimde, politikada olmaları gerektiğine inanıyorum. Daha iyi bir dünya olacağına inanıyorum. Kadınlar yönetimde olduğunda daha iyi bir dünya olacağına inanıyorum" diye konuştu.

Belgin Önal da kadınların üretimde olmasının önemine dikkat çekerek, "Biz emekliyiz ama aynı zamanda farklı sanat kollarında, hobilerimizle üretim yapıyorum. Eğitim de önemli. Ben eğitimciyim, kadınların gerçekten eğitilmesi lazım. Eğitimin içinde olması lazım. Çocukları eğiten, evde yaptığı işlerle ailesine yardım eden kişi kadındır. Bir şiddet olayı olduğunda kadın maruz kalıyor. Bunun da olmaması lazım. Her türlü şiddete karşıyız. Aslında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlamıyoruz. Şiddeti kınıyoruz" ifadelerini kullandı.

"12 YILLIK SERVİS ŞOFÖRÜ... EŞİNE YARDIM İÇİN BAŞLAMIŞ..."

Ereğli'de 12 yıllık öğrenci servisinde direksiyon sallayan Güler Sevinç, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutladı. Seviç, kadına karşı şiddetinde bir an önce son bulmasını istedi.

Dünya' da ve Türkiye' de bir çok kadın iş hayatına damgasını vururken, Ereğli'de de eşine yardımcı olmak için 12 sene önce direksiyonun başına gelen Güler Seviç bu işi meslek haline getirmiş. Öğrenci servisi yaparken taşıdığı çocuklara bir abla, bir anne, bir anane ve babaanne olarak yaklaşan Seviç, her kadının mutlaka çalışması gerektiğini vurguladı. 'Ekmek çiğnemeden yutulmaz' sözü ile mesleğe ilk başladığı yıllarda yaşadığı zorlukları da dile getiren Seviç ' İnsan işini seve seve yapmalı. Aile bütçesine, eşine, çocuklarına katkı, seve seve yapmalı' dedi.

"KESİNLİKLE ŞİDDETE KARŞIYIM, ASLA VE ASLA KABUL EDİLECEK BİR ŞEY DEĞİL..."

Kadına yayılan şiddete de asla kabul edilebilir bir şey olmadığını kaydeden Seviç konuşmasında "12 yıldan beri bu işi yapıyorum. Eşime yardımcı olmak için bu işe başladım. Sonra elinden aldım neredeyse. Severek yapıyorum. Çocukları çok seviyorum. Çok güzel bir şey kadının araba kullanması. Bir özgürlük. Özgüven. Zorluk çektim, ekmek çiğnenmeden yutulmuyor. Ekmeği güzel çiğnedim, yuttum ve bu işi başardım. Beni görenler önce 'aa kadına bak, çocuklar filan, şöyle böyle' dediler ama artık Ereğli beni hep tanıdı. Biliyorlar. Her yere gidiyorum, Akçakoca, Düzce, her yere girebiliyorum çok şükür. Çocukları seviyorum. İnsan sevgisi var. Hiçbir zaman kötülük düşünmüyorum, hep iyilikten yanayım. Çocuklar iyiniyetli, her şeyini paylaşıyorlar, çocukları seviyorum. Çalışmak zorunda demeyelim. İnsan işini seve seve yapmalı. Aile bütçesine, eşine, çocuklarına katkı, seve seve yapmalı. Az önce sahildeydim, 70 yaşında bir teyzemiz mısır satıyor, su satıyor. Dünya Kadınlar günü bir güne sığmaz da... Her gün kutlansa çok güzel. Kesinlikle şiddete karşıyım, asla ve asla kabul edilecek bir şey değil. Ama mutlaka çalışmak güzel, kadınlar çalışmalı. 8 Mart Kadınlar Günü'nü kutluyorum, bütün kadınların, hemcinslerimin günü" dedi.

"KASAP TEZGÂHI 3 ÇOCUK ANNESİNDEN SORULUYOR..."

Ereğli'de faaliyet gösteren Kırmızı Beyaz Et Şarküteri'den Serap Güldalı da çocukların geleceği, eşine destek ve aile bütçesine katkı olsun diye kasap tezgahının arkasına geçmiş.

Tüm kadınlara çalışmalarını öneren Güldalı, kadınların istedikten sonra yapamayacağı şey olmadığına inancını ifade etti.

Serap Güldalı şöyle konuştu:

"Eşime katkıda bulunmak içim çalışmayı düşündüm. 3 çocuk annesiyim. Çocuklarımın okuması, geleceği için ve eşime katkıda bulunmak için çalışma hayatına başladım. Önce kasadan başladım, tezgaha geçmek istedim başarabileceğimi düşündüm. Şu anda tezgâhta et kesme işine de bakıyorum. Br kadın istedikten sonra herzeyi yapabilir. Bütün kadınlara çalışmalarını öneriyorum. Çalışan bir emekçi kadın olarak, tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum."










Haber : Özge Cerrah-Hüseyin Aksakal

Abone Ol