KAHRAMANLAR GERİ DÖNÜYOR...
Depremin yerle bir ettiği Van´ın Erciş ilçesinde arama kurtarma çalışmalarına katılan ve 7 kişiyi enkaz altından sağ çıkartan Zonguldaklı maden işçileri, memleketlerine dönmek üzere yola çıktı.
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi´nde Kocaeli, Sakarya, Yalova ve Gölcük´te onlarca kişiyi enkaz altından sağ çıkartarak tüm Türkiye´nin takdirini kazanan Zonguldaklı madenciler, Erciş ilçesinde de aynı başarıya imza attılar.
Depremin hemen ardından Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK)´na bağlı Kozlu, Armutçuk, Üzülmez ve Karadon müesseselerinden 91 işçi, Erciş´e gelerek arama kurtarma çalışmalarına katıldı. Maden kazalarındaki acı deneyimleriyle göçük açma ve dar kesitte çalışma üstünlüğü gibi becerilere sahip olan madenciler, depremden 35 saat sonra hamile kadın ve iki çocuğunu enkazın altından çıkardı. Üç ayrı enkazda, gece gündüz canla başla çalışan madenciler, 7 kişiyi canlı çıkarmayı başardı. Birçok kişinin de cesedine ulaştı.
Deprem bölgesindeki arama kurtarma çalışmalarını tamamlayan 91 madenci, memleketlerine dönmek üzere yola çıktı. Van´dan uçakla Ankara´ya geçen madenciler, buradan kara yoluyla Zonguldak´a gitti.
ERCİŞ´TEKİ ADIMIZ ´BEYAZ MELEKLER´
Karadon Müessesesi ekibinin lideri olan Orhan Gebeş, Van Havalimanı´nda Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine yaptığı açıklamada, deprem bölgesine gelen tüm madencilerin büyük bir özveriyle çalıştığını söyledi.
Depremin hemen ardından 4 ayrı müesseseden 91 kişilik ekibin Van´a geldiğini kaydeden Gebeş, "Ankara´ya kadar kara yoluyla oradan da uçakla Van´a ulaştık. Erciş´te 3 ayrı enkazda hiç ara vermeden vardiya usulüyle çalışmalarımızı sürdürdük. Arkadaşlarımızın hepsi özveriyle çalıştı. Enkazdan canlı insan çıkardık. Tüm madenciler özellikle enkazdan katlar arasında canlı alma konusunda tüm Türkiye´nin de takdir ettiği gibi başarılı. Ekipmanlarımız iyileştirildiğinde çok daha faydalı olacağımızı düşünüyorum." dedi.
Umut olmanın çok güzel bir şey olduğunu anlatan Gebeş, şunları kaydetti: "Bizim Erciş´teki adımız ´Beyaz Melekler´di. Zonguldak ekibi dendiğinde adamın gözündeki saygıyı hissedebiliyordun. Bundan daha büyük bir şey yok. ´Yürekleri kıyafetlerine sığmayan insanlar´ olarak adlandırıldık burada. Umut olmanın devamlılığını biz özveri göstererek yerine getireceğiz."
Öte yandan Deprem bölgesinde arama kurtarma çalışması yaparken baba olan 5 yıllık maden işçisi Bayram Çiftçi (29) de eşinin Zonguldak´ta bir kız çocuğu dünyaya getirdiğini ifade etti. İkinci kez baba olduğunu söyleyen Çiftçi, "Çocuğumun dünyaya geldiğini çadırda dinlenirken telefonla öğrendim. Buraya gelirken eşimin doğum yapacağını biliyordum. Ama hiç düşünmedim. Babam da destek vererek, ´Gözün arkada kalmasın.´ dedi. Deprem bölgesine geldiğim için çok mutluyum." diye konuştu.
Depremin hemen ardından Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK)´na bağlı Kozlu, Armutçuk, Üzülmez ve Karadon müesseselerinden 91 işçi, Erciş´e gelerek arama kurtarma çalışmalarına katıldı. Maden kazalarındaki acı deneyimleriyle göçük açma ve dar kesitte çalışma üstünlüğü gibi becerilere sahip olan madenciler, depremden 35 saat sonra hamile kadın ve iki çocuğunu enkazın altından çıkardı. Üç ayrı enkazda, gece gündüz canla başla çalışan madenciler, 7 kişiyi canlı çıkarmayı başardı. Birçok kişinin de cesedine ulaştı.
Deprem bölgesindeki arama kurtarma çalışmalarını tamamlayan 91 madenci, memleketlerine dönmek üzere yola çıktı. Van´dan uçakla Ankara´ya geçen madenciler, buradan kara yoluyla Zonguldak´a gitti.
ERCİŞ´TEKİ ADIMIZ ´BEYAZ MELEKLER´
Karadon Müessesesi ekibinin lideri olan Orhan Gebeş, Van Havalimanı´nda Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine yaptığı açıklamada, deprem bölgesine gelen tüm madencilerin büyük bir özveriyle çalıştığını söyledi.
Depremin hemen ardından 4 ayrı müesseseden 91 kişilik ekibin Van´a geldiğini kaydeden Gebeş, "Ankara´ya kadar kara yoluyla oradan da uçakla Van´a ulaştık. Erciş´te 3 ayrı enkazda hiç ara vermeden vardiya usulüyle çalışmalarımızı sürdürdük. Arkadaşlarımızın hepsi özveriyle çalıştı. Enkazdan canlı insan çıkardık. Tüm madenciler özellikle enkazdan katlar arasında canlı alma konusunda tüm Türkiye´nin de takdir ettiği gibi başarılı. Ekipmanlarımız iyileştirildiğinde çok daha faydalı olacağımızı düşünüyorum." dedi.
Umut olmanın çok güzel bir şey olduğunu anlatan Gebeş, şunları kaydetti: "Bizim Erciş´teki adımız ´Beyaz Melekler´di. Zonguldak ekibi dendiğinde adamın gözündeki saygıyı hissedebiliyordun. Bundan daha büyük bir şey yok. ´Yürekleri kıyafetlerine sığmayan insanlar´ olarak adlandırıldık burada. Umut olmanın devamlılığını biz özveri göstererek yerine getireceğiz."
Öte yandan Deprem bölgesinde arama kurtarma çalışması yaparken baba olan 5 yıllık maden işçisi Bayram Çiftçi (29) de eşinin Zonguldak´ta bir kız çocuğu dünyaya getirdiğini ifade etti. İkinci kez baba olduğunu söyleyen Çiftçi, "Çocuğumun dünyaya geldiğini çadırda dinlenirken telefonla öğrendim. Buraya gelirken eşimin doğum yapacağını biliyordum. Ama hiç düşünmedim. Babam da destek vererek, ´Gözün arkada kalmasın.´ dedi. Deprem bölgesine geldiğim için çok mutluyum." diye konuştu.
Haber :