KAMİL MÜ’MİN OLABİLMEK

            Yüce Allah kullarını dünyaya imtihan için göndermiştir, dünyada başıboş bırakmamış, peygamberler aracılığıyla onlara yol göstermiştir.

             Peygamberler, bizler için birer örnek olmuşlardır. Allah Teala Hz. Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in örnek alınması gerektiğini bize Kur'an-ı Kerim'de Ahzap suresinin 21. ayetinde şöyle ifade etmiştir.

            “And olsun Allah'ın resulünde sizin için,  Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah'ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır “

            Her birimizin,  bu ayet-i kerime emrince,  son peygamber Hz. Muhammed’i(S.A.V) kendimize örnek almamız, eylem ve davranışlarımızı ona göre belirlememiz gerekir. Olgun, kamil mümin olabilmenin yolu, O’na tabi olmaktan, O’nun hayatını kendi hayatımıza rehber edinmekten geçer. Kamil mümin denildiğinde ilk olarak akla gelecek isim Hz. Muhammed (S.A.V)’dir.

             Kamil, olgun müminlerde bulunması gereken özellikleri Allah-u Teâlâ Al-i İmran suresi 134-135.  ayetlerinde şöyle ifade etmektedir.

            “Onlar bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar,  öfkelerini yenenler,  insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever. Yine onlar çirkin bir iş yaptıkları yahut nefislerine zulmettikleri zaman Allah’ı hatırlayıp hemen günahlarının bağışlanmasını isteyenler ve bile bile işledikleri günah üzerinde ısrar etmeyenlerdir.”

              Allah'u Teâla’nın bu ayet-i kerimede müminler darlıkta ve bollukta Allah yolunda harcaması gerektiğini ifade ediyor. Bu ayeti kerime dikkat çekicidir. Allahu Teâlâ sadece bollukta verirler buyurmuyor, darlıkta ve bollukta Allah yolunda harcarlar buyuruyor... Yani sıkıntı içinde, yokluk içinde de verebilmek... Atalarımızın da dediği gibi “Az veren candan çok veren maldan”... Tıpkı efendimiz (S.A.V)  gibi,  onun ashabı gibi kendi darda da olsa Müslüman kardeşini düşünüp yoklukta bile verebilmek...

            Rabbimiz, ayet-i kerimede bize her durumda vermemiz gerektiğini öğrettiği gibi vereceğimiz şeylerin nasıl olması gerektiğini de öğretiyor.

             “Ey iman edenler!  Kazandıklarınızın iyilerinden ve rızık olarak yerden çıkardıklarınızdan hayra harcayın. Size verilse, gözünüzü yummadan alamayacağınız kötü malı,  hayır diye vermeye kalkışmayın. Biliniz ki, Allah zengindir övgüye layıktır.”  (Bakara 267)

            Al-i İmran suresi 134-135. ayet-i kerimelerinde Allah-u Teala Kamil müminin özelliklerini sayarken “Onlar öfkelerini yenerler,  insanları affederler”  buyuruyor. Öfke; her sorunun, her kavganın, aile içi sıkıntıların,  şiddetin nedeni... Gerçek mü’min öfkesine hakim olur, öfkelendiğinde sağa sola saldırmaz, ağzından hiçbir zaman hiçbir kötü söz çıkmaz, öfkesini yenmeye çalışır. Efendimiz  (S.A.V)  öfkeyi yenmenin gerçek yiğitlik,  pehlivanlık olduğunu bizlere anlatıyor ve öfkeyi yenmenin metodlarını da bizlere şöyle öğretiyor.

             “Biriniz kızdığı zaman abdest alsın”,  “Biriniz öfkelendiğinde ayakta ise otursun yine sakinleşmez ise yanı üzere yatı versin “ buyuruyor.

            Müslüman;  ben sinirli,  öfkeli bir insanım,  beni böyle kabul edin dememeli, öfkesiyle mücadele etmelidir.

             Rabbim, Efendimiz (S.A.V)’i hakkıyla örnek amayı, kamil mü’minler olabilmeyi cümlemize nasip eylesin.

 Sümeyra DOĞAN

Kdz. Ereğli İlçe Vaizi

Haber : Değişim Haber Merkezi