Kapan ve Çolak Değişim Radyo'da çarpıcı açıklamalarda bulundu...
Kapan ve Çolak Değişim Radyo'da çarpıcı açıklamalarda bulundu...
Hâkimiyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi Gazeteci Fikri Kapan ve Değişim Medya Yönetim Kurulu Başkanı Semih Çolak, Değişim Radyo'da yerel gündem ve siyasete dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Fikri Kapan, yerel seçimde CHP İçinde ciddi bir yarış bulunduğunu ifade etti. Semih Çolak da adayların etik konularda tutumlarına dikkat etmesi gerektiği uyarısında bulundu.
Kapan, Değişim Radyo'da yayınlanan ve Şenol Azman tarafından
hazırlanıp sunulan Kara Tren programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde
bulundu.
Fikri Kapan, Azman'ın CHP'de iç çekişmelerin sonucunun ne
olacağına ilişkin bir soruya cevap verirken,
aday adayı açıklamalarının geciktiğini ifade etti. CHP'de ismin net
olduğuna dair duyumlar geldiğini belirten, ancak açıklamayı zamana yaydığını
belirtti.
Kapan, "CHP içinde ciddi bir yarış var. CHP'de 4 tane pırıl
pırıl aday var. Beş yarışçı var. Beş
aday içinde isimler her geçen gün daralıyor. Hakikaten şunu net söylüyorum. Şu
anda bu partide kesin aday budur diyecek pozisyonda değiliz. Belki kesindir ama
bunu biz söyleyemiyoruz. Şu an itibarıyla Erol Çivici daha çok konuşuluyor.
Buket Müftüoğlu kadın olması nedeniyle konuşuluyor, Halil Posbıyık, Sertan
Ocakcı, Semih Özkök konuşuluyor.
Semih Özkök, genel merkeze gitmiyor. Büyüklendiği için
değil, sadece geçenlerde Parti meclisi üyelerine kısa bir mektup yazdı. Kendisi
2004'te aday olmuştu, partisindeki sıkıntılar nedeniyle aday olamadı. Dürüstlüğüyle tanınır.
Buket Müftüoğlu, birikimleri yüksek, şehri iyi yönetecek
isimlerden biri olacağını düşünüyorum. Sertan Ocakcı bana göre şehri yönetecek
birikimi alamadı demiştim daha önce. Kendisine de bunun detaylarını
açıklamıştım. Fakat Ocakcı da gelen sürede birikimini arttırdı. Bütün adaylar
gibi söz sahibi oldu."
"1994'TE HALİL POSBIYIK DEĞİL, ANAVATAN KAZANDI"
Pırıl pırıl söyleminin tamamen siyasetle ilgili bir söylem
olduğunu, bunun başka bir yere çekilmemesi gerektiğini ifade eden Kapan, "Halil
Posbıyık 2009 seçimlerinde 30 bin kadar oy aldı. 67 bin geçerli oy vardı. Yüzde 65'lere yakın
oy aldı. Yüksel Balcı'nın oyu yüzde 30'lardaydı. 2014'te on bin seçmen daha
fazla oy kullandı. Halil Posbıyık'ın oyu yine 30 binlerde kaldı. Bu on bin oydan bir şey alamadı, hatta küçük
miktarlarda kaybetti. İktidardaki bir belediye başkanı olarak iki sıfır önde
girecekken, on bin seçmen artışından yararlanamadı, AK Parti oyunu on bin
arttırarak seçimi az farkla kazandı" dedi.
1994 yılında seçimi Halil Posbıyık'ın değil, Anavatan Partisi'nin
kazandığını ifade eden Kapan şöyle devam etti:
"O dönemde Cöbekoğlu'nun susuzluk yaşatması, yüzünün
gülmemesi etkili oldu. Anavatan ciddi bir kampanyayla, SHP CHP bölünmesinden
de yararlanarak Posbıyık seçildi. Halil
Posbıyık bundan sonra ciddi çalışmalar yaptı, bu sayede kazandı ama ilk seçimde
böyle oldu. Geçen seçimde AK Parti'nin kazanmasının nedeni Halil Posbıyık'a
duyulan tepkiydi. Yukarıda bunlar eksi yazıyor. Kavgalar, sürtüşmeler, insanlar
üstünde baskılar vardı. Karşısına kimse aday çıkamıyordu. Bunlar eksi yazanlar.
Halil Posbıyık'ın bu şehre üç önemli hizmetleri vardır. Ereğli suya karıştı,
Hüseyin Uysal'ın sürdürdüğü Kızılcapınar Barajı'ndan su alınma süreci onun
zamanında başladı. Cöbekoğlu zamanında projesi olan sahil projesini yaptı.
Üçüncüsü de festivallerdir. Bunları göz ardı edemeyiz.
Ondan sonraki süreçte siyasi ve ekonomik olarak büyüyen,
büyüdükçe korkutan bir Posbıyık gördük.
Bir nisan günü, Sayın Posbıyık
halkı bilgilendirme ve hesap verme toplantısı yaptı. Bir saat konuştu, bir saatten sonra her şeyi
sorabilirsiniz dedi. Bir vatandaş çıktı, çanak tabir edilen bir soru
sordu. Vatandaşın o sorusundan sonra bir
başka vatandaş, bir pazarcı olduğunu öğrendim sonradan, pazaryerinde sorunları
soruyor. Halil Posbıyık "Biliyorum o
konuyu, ben orayı üç beş kişiye yedirmem' dedi, adamcağız oturdu yerine. Başka
soru olmadı. O ürküntü insanların içinde
hep kaldı."
"EROL ÇİVİCİ'NİN
SÖYLEMİNİ ÖNEMSİYORUM"
Erol Çivici'nin belediye başkanlığını hak eden adaylardan
olduğunu, üç dönem meclis üyeliği yaptığını ifade eden Kapan şöyle dedi:
"Erol Çivici meclis üyeliği döneminde eksileri de artıları
da iyi gören bir pozisyondaydı. Murat Sesli seçildiğinde nasıl bazı şeyleri
hızlı ve doğru yaptıysa, Erol Çivici'de de bunu görüyorum. Benim Programımda,
'Ben belediye başkanı seçilirsem, şirketim bu şehirde inşaat yapmayacak'
dedi. Neden inşaat yapmak istediğini
şöyle algılıyorum. 'Ben belediye başkanıyım, her şeyi yasal yaparım ama çevre
belediye başkanı olduğum için bana fazla rağbet eder, ben yine haksız kazanç
elde ederim' diye düşündü." Kapan, Çivici'nin bu söylemini önemsediğini ifade
etti.
Kapan, Semih Çolak'ın, "Nasıl bir belediye başkanı
istiyorsun" sorusuna, "Dürüst, bilgi, becerisi yüksek, verdiği sözleri en iyi
şekilde yapmaya çalışan, insanlara dokunan birisi olması gerekir" dedi.
Fikri Kapan şöyle devam etti:
"Biz yerel adayların erken çıkmasını istiyorduk, fakat
uzmanlar tersini söylüyormuş. Aday adaylığı belli olana kadar stratejik
eylemler yapmaları gerektiğini, aday adaylığı döneminde ortaya çıkmalarını
söylüyormuş. Erol Çivici ilk aday adayı olarak ortaya çıkan adaydır. Son anda
çıkmış bir aday değildir. Perde arkasında ekibiyle iki yıldır ciddi çalışmalar
yapıyor. Bugün mahalle temsilcilerinin bile hazır olduğunu biliyorum."
Kapan, Sertan Ocakcı'nın da kendini yetiştirdiğini ve meclis
üyeliği ve ilçe başkanlığı döneminde önemli mesafeler aldığını söyledi.
"HÜSEYİN UYSAL'A KARŞI SİYASİ SABOTAJ VAR GİBİ..."
Kapan, Hüseyin Uysal'ı değerlendirirken ise şunları söyledi:
"Benim son dönemlerde şöyle bir algı oluştu kafamda. Sanki Hüseyin Uysal'a karşı bir siyasi
sabotaj yapılıyor. Neden? Yolcu indirme bindirme olayında bile vatandaş
isteyecek, haklıdır. Ama bazen yorumlar geliyor, haksız ve ağır eleştiriler
bunlar. O duraklarda indi bindi sorunu belediyenin değil. Karayolları kanununa
göre böyle. Burası şehir merkezi. Buranın çevre yolu yok. Çevre yolu olsa bu
sorun zaten olmayacak. Hüseyin Uysal'ın mevcut durakların açılması için çaba
harcadığını biliyorum. Şu andaki mevcut durum da onun talebine göre
gerçekleşti. Terminalin yeri doğru, şehir doğuya doğru büyüyor. Bu yüzden
Subaşı, Süleymanbeyler de yıllar içinde şehir merkezine bağlancağı konuşuluyor.
Çevre yolunun geçtiği noktaya göre doğru bir noktadır. Hüseyin Uysal orayı
bitirdi, kent meydanındaki terminali kaldırdı. Bunlar hep eleştirilere maruz
kaldı. Şehrin genel yapısı açısından atılan adımlar doğru, gecikmeler var. "
Uysal'ın mecliste yalnız bırakıldığını ifade eden Kapan,
"Ereğli'de Uysal'ın belediye başkanı olarak düşünülmesi gerektiğini ilk yazan
kişi benim. Ama maalesef meclis yapılanması sağlıklı yapılamadığı için, olması
gereken bir meclis yapısı oluşamadı. Bunun üzerine parti ve Hüseyin Uysal'ın
uyuşması sağlanamadı. Uysal genel merkez düzeyinde, başta Cumhurbaşkanı olmak
üzere iyi diyalogları olan biri. Burada sıkıntısı yok. Yerelde sıkıntısı var.
Parti ile iletişimsizliğin sorumluluğu Uysal'a veya İlçe Başkanı Çakır'a
yükleyebiliriz. Parti içinde meclis
üyelerinin diyalog kopukluğu bile Uysal'a yansıdı. Kimse bu başkan bunu
yapmıyor diye bir tavır içinde olmadı. Meclis üyeleri birbirini istemiyor,
Uysal o üyeye yakın diye ona karşı olanlar Uysal'a da karşı oluyor. Uysal Partiye yakın ilişki kurabilir miydi?
Denedi mi, bunu bilmiyoruz. Yapmadıysa çekincesi nedir onu da bilmiyoruz. Şunu
biliyoruz, şehirde kent meydanı projesi hariç güzel, önemli işler yaptı" dedi.
Kapan, programda AK Partili meclis üyelerine ilişkin de
değerlendirmelerde bulundu.
ÇOLAK: "MECLİS ÜYELERİ BELİRLEYİCİ OLDU"
Semih Çolak 2014 seçimlerinde seçimin seyrini belediye
meclis üyelerinin belirlediğini ifade ederek şunları söyledi:
"Halil Posbıyık'ın seçtiği ve dışarıda bıraktığı meclis
üyeleri çok ciddi damga vurdu. Erol Çivici, Halil Bozkuş, Turan Çınar, Cevat
Beyin olmaması bence 424 farkı kapatabilecek bir eksikti. Ercan Bey o günün
şartlarına göre iyi bir liste yaptı, bunun ne ölçüde iyi olduğu sonra görüldü.
Bu seçimde de belediye meclis üyelerinin önemli olduğunu düşünüyorum. Bu
seçimde de sağlam belediye meclis üyeleriyle sonuca gidilebileceğini
düşünüyorum."
İnsanların haklarını korumak gerektiğini ifade eden Çolak,
belediye başkanı olduktan sonra adayların işleri konusunda titiz olması
gerektiğini söyledi. Çolak, "Ben
belediye başkanı olsam Değişim Gazetesi'nin abone sayısı patlardı. Ama böyle
olmamalı. Hüseyin Uysal Doktor ama evinde ameliyat yapmıyordur herhalde. Fikri Kapan'ın dediği gibi yaparlarsa adaylar
kazanırlar" diye konuştu.
"BU ÖRNEĞİ İNCELEMEK GEREK"
Bazı isimlerin insanlara hizmet ettiğini, Hüseyin Uysal'ın
da bu isimler arasında bulunduğunu ifade eden Çolak şöyle devam etti:
"Bunlar Ereğli'nin
değeridir. Hüseyin Uysal'ın en büyük artısı insanlara dokunmasıdır. Ama ne
zaman? Belediyeden önce hastanelerde insanlarla ilgilenirken dokundu. Erol
Ağabey keşke iki yıldır ben adayım deseydi,
diğer adaylar da çıksaydı. Halil Posbıyık seçim bürosunda tebrikleri
kabul etti, üzüntülerini paylaştı. Seçime üç ayda ortaya çıkılmaz. Hepsi dostu
isim zikretmiyorum ama üç ay kala adayım diye ortaya çıkması gerekmez. Tunceli
Ovacık'ta Komünist bir belediye başkanı var. Partisini tasvip etmem ama
yaptıklarını görmemek olmaz. Belediye
binasına on bin kitaplık kütüphane yaptı. Hazineye ait araziyi tarıma açtı..
Makam aracını satıp traktör aldı. Toplu taşıma ücretsiz olan tek ilçe. Suyu metreküpü
elli kuruştan satıyor. Faturalar üç ayda bir geliyor. Bizim belediye başkan
adaylarımızın da bu örneği görmesi gerekir."
Haber : H Aksakal-Ö Cerrah