"KESİNTİ YAPILMASIN!"
Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, brüt asgari ücretin altında olan emekli maaşlarından kesinti yapılmaması için kanun teklifi verdi. Teklife göre; brüt asgari ücretin altındayaşlılık, emeklilik, malullük ve vazife malullüğü ile dul ve yetim aylığı alanlardan ilaç, hastane katılım payı ya da başka bir ad altında herhangi kesinti yapılmayacak.
Emeklilerin durumlarının, yükselen hayat pahalılığı karşısında günden güne kötüye gittiğini ifade eden CHP'li Demirtaş, "Emekliler, maalesef her dönemde en çok mağdur olan kesimdir. Yıllarca üretime katkı sunmuş, ülke ekonomisinin büyümesi için çalışmış emeklilerimiz rahat edip huzurlu bir yaşam sürecekleri dönemde daha da büyük sorunlarla karşılaşmaktadır." dedi.
TBMM Başkanlığına sunduğu kanun teklifinde CHP'li Demirtaş ; asgari ücretin brüt tutarının altında maaş alan emeklilerden hiçbir kesinti yapılmaması gerektiğini belirtti.
Ünal Demirtaş kanun teklifinin gerekçesinde şunları ifade etti:
KÖTÜ EKONOMİ, EN ÇOK EMEKLİYİ ETKİLEDİ!
Son dönemde, Türkiye'nin makro ekonomik verilerinde büyük bozulmalar yaşanmaktadır. Bu bozulma toplumun her kesimini yakından etkilemekte, artan hayat pahalılığı karşısında, alım gücü günden güne düşmektedir. Kötüye giden bu ekonomik durumdan, en fazla etkilenenlerin başında emekliler gelmektedir. AKP İktidarı tarafından emekliler yıllardır sadece seçim dönemlerinde hatırlanmıştır. O dönemlerde verilen söz ve vaadler tutulmamış, emeklilerin her geçen gün kötüleşen durumları görmezden gelinmiştir.
Yıllarca, üretime katkı sunmuş, ülke ekonomisinin büyümesi için çalışmış emeklilerimiz rahat edip, huzurlu bir yaşam sürecekleri dönemde daha da büyük sorunlarla karşılaşmaktadır. Üstelik birçok emeklinin maaşıyla iş bulamayan çocukları da geçinmeye çalışmaktadır. Ülkemizde yaklaşık olarak 11 milyon emekli bulunmakta, emeklilerimizin çoğu asgari ücretin altında maaş almaktadır. TÜİK tarafından Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nca verilen görev doğrultusunda, bir aylık yaşam maliyeti Kasım 2017 ayı itibariyle 1.893,90 TL olarak hesaplamıştır. Devletin resmi kurumu olan TÜİK'in bir işçinin aylık yaşam maliyetine ilişkin bu rakam milyonlarca emeklinin ne kadar zor durumda olduğunu aslında ortaya koymaktadır. Çünkü emeklilerimizin çoğu bunun çok daha altında bir emekli maaşı almaktadır. Üstelik aldıkları bu maaşları da ilaç, hastane katılım payı gibi nedenlerle kesintiye uğramaktadır. Kalan miktar ise sağlıklı ve rahat bir yaşam sürmelerini sağlayacak miktarın çok altındadır. Bu nedenle emeklilerin çoğu ek iş yapmakta ve bu şekilde masraflarını karşılayıp, geçinmeye çalışmaktadır.
EMEKLİLER BU MAAŞA MAHKUM EDİLMEMELİ!
Ayrıca emeklilerin maaşlarından ilaç, hastane katılım payı dışında da başka kesintilerin de yapıldığı, bu kesintilere dair de emeklilere herhangi bir bilgi verilmediği ifade edilmektedir. Maaşlarını takip edecekleri kolay anlaşılabilir ve ulaşılabilir bir sistem de olmadığı için emekliler kendilerine neredeyse her ay farklı miktarda yatan maaşlara razı olmak zorunda kalmaktadır. Kesintiler arttıkça emekliler daha da mağdur olmakta, geçinmeleri neredeyse olanaksız hale gelmektedir. Elbette ki olması gereken; çalışan ya da emekli fark etmeksizin hiçbir vatandaşımızın açlık sınırı ya da aylık yaşam maliyeti olarak belirlenen miktarın altında maaş almamasıdır.
HALKIN GERÇEK ENFLASYONU YÜZDE 25!
Açlık sınırının altında maaşlarla geçinmeye çalışan emekliler bir yandan da gerçek enflasyonla baş etmeye çalışmaktadır.
Son bir yılda, kuru fasulye yüzde 21, nohut yüzde 30, pirinç yüzde 20, patates yüzde 49, soğan yüzde 20, limon yüzde 26, yumurta yüzde 20, süt yüzde 14, tereyağı yüzde 38 artmıştır. Köprü ve otoyol ücretlerine %25'e varan oranda zam yapılmıştır.Halkın gerçek enflasyon oranı yüzde 25'tir. İğneden ipliğe her şeye büyük oranda gelen zamlarla perişan olan emekliler bir de kesintilerle mağdur edilmektedir.
İKTİDAR EMEKLİYİ DÜŞÜNMÜYOR!
Anayasa'nın 2'inci maddesi ile düzenlenen sosyal devlet ilkesi gereği, emeklilerimizin içinde bulunduğu bu duruma uygun çözüm önerileri üretilmelidir. Çünkü sosyal devlet ilkesi gereği, ekonomik ve toplumsal açıdan vatandaşların yaşadığı sorunların tamamı ile ilgili önlemler alınmalı, sorunların çözümü için de adımlar atılmalıdır. Son derece düşük maaş alan milyonlarca emeklinin yaşam düzeylerini iyileştirmek, sağlık hizmetlerini sorunsuz alabilecekleri bir sistem getirmek, sosyal hayata katılımlarını teşvik edecek uygulamaları sağlamak, genel bütçe içinde aldıkları payı yükseltmek ve tüm bunların uygulamaya geçmesi için yasal düzenlemeleri yapmak iktidarın görevidir.
SAĞLIK KESİNTİSİ YAPILMAMALI!
Brüt asgari ücretin altında kalan emekli maaşlarından herhangi bir ad altında kesinti yapılması engellenmiş olacaktır. Burada tanımlanan sağlık hizmetlerinden kaynaklanan ilaç, hastane katılım payı gibi kesintiler emeklilerimiz açısından son derece önemlidir. Çünkü ilaç ya da hastane katılım payı emekliler açısından önemli ve büyük bir giderdir. Sağlık kesintileri sonucunda zaten çok düşük maaş alan emeklilerin elinde bu kesintilerden sonra neredeyse hiçbir şey kalmamaktadır.
SGK'NIN HATASININ BEDELİNİ EMEKLİ ÖDEMEMELİ!
Teklifin ikinci maddesi ile herhangi bir ad altında, yine brüt asgari ücret tutarının altında olan emekli maaşlarından kesinti yapılmaması amaçlanmıştır. Bu şekilde kurumların bütçeden karşılanamayan giderleri ya da alacakları nedeniyle, brüt asgari ücretin altında maaş alan emeklilerden kesinti yapılamayacaktır. Getirilecek bu düzenleme ile emeklilerin daha iyi koşullarda yaşamaları için bir miktar da olsa kolaylık sağlanmış olacaktır.
Haber : Çiğdem Koç