SİYASET

KILIÇDAROĞLU: "ADRESİ DEĞİŞTİRİN"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,1 Kasım Milletvekili Genel seçimleri çalışmaları kapsamında Ereğli'de düzenlenen mitinge katıldı. Kılıçdaroğlu, "Adresi değiştireceksin. Sen kendini düşünüyorsan, sorunlarını düşünüyorsan, sorunların aşılmasını istiyorsan adresi değiştireceksin, CHP'ye geleceksin" dedi.

Abone Ol


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,1 Kasım Milletvekili Genel seçimleri çalışmaları kapsamında Ereğli'de düzenlenen mitinge katıldı. Kılıçdaroğlu, "Adresi değiştireceksin. Sen kendini düşünüyorsan, sorunlarını düşünüyorsan, sorunların aşılmasını istiyorsan adresi değiştireceksin, CHP'ye geleceksin" dedi.

Kılıçdaroğlu, Erdemir Ofis Yolu üzerindeki alanda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, iktidar partisi ve diğer muhalefet partilerinin kendi seçim bildirgelerini örnek aldığını söyledi.

Kendilerine "Bunu nasıl yapacaksın?" diye sorulduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu şöyle dedi:

" Demek ki oluyormuş. Demek ki CHP Türkiye'nin sorunlarını en iyi bilen partiymiş. Demek ki en iyi kadrolar CHP'deymiş. Demek ki neymiş, Türkiye'nin sorunlarını aşmak için aklı mantığı kullanan, doğrudan sorunlara kilitlenen, çözüm önerileri getiren tek parti CHP'ymiş. Bunu her yerde ifade edebilirsiniz. Bizim partimiz Türkiye'nin sorunlarını en iyi bilen, en doğru teşhisi koyan partidir.

Az önce kahvede oturdum, vatandaş dedi ki işsiziz. Ben de biliyorum işsizliği. O zaman iş bulacağız. Adresi değiştireceğiz. Eski adresi terk edeceksin, yeni adrese geleceksin. Esnaf diyor ki siftah yapamıyorum, durumum iyi değil, borç batağındayım. Esnaf kardeşime de diyorum. Adresi değiştireceksin. Sen kendini düşünüyorsan, sorunlarını düşünüyorsan, sorunların aşılmasını istiyorsan adresi değiştireceksin, CHP'ye geleceksin. Bak bakalım işçi için, emekli için, memur için, işsizler için hangi parti çalışıyor. Göreceksin. O partinin adı CHP. Rahatlıkla söyleyebilirsiniz."

"ETNİK SİYASET YAPANIN AMACI ÜLKEYİ BÖLMEKTİR"

CHP'nin kimsenin etnik kimliğiyle uğraşmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı:
"Yine kahvede Vanlı bir arkadaş geldi, ne olur şu terörü bitirin, kardeşçe yaşamak istiyoruz, vallahi bu terör bitecekse gelin benim canımı alın, ben öleyim bu terör bitsin, dedi. Ona dedim ki, 'terör gerçekten canımızı yakıyor, ateş düştüğü yeri yakıyor, eğer terör bitecekse bunu bitirecek tek parti var, o da CHP'dir. Sorarlar size, niye CHP diyebilirler. Çünkü CHP avukat bürolarında kurulan bir parti değildir, CHP savaş meydanlarından çıkan Kuvayı Milliyetçilerin kurduğu bir partidir.O nedenle bir etnik kimlik siyaseti yapmayız. Kişinin kimliğine bakmayız. Onun kişiliği, kimliği kendi şerefidir. Kimse anne babasını seçme özgürlüğüne sahip değil ama herkes annesiyle babasıyla gurur duyar. Biz bütün Türkiye, 78 milyon, barış içinde, kardeşlik içinde yaşayabiliriz. Onlar bizi ayrıştırıyorlar, biz ayrışmayacağız. Ayrışmamakta kararlıyız.

İnanç bağlamında da geliyorlar propaganda yapıyorlar. İnanç, kişi ile Allah arasındaki güçlü manevi duygudur. O duyguya kimsenin müdahale etmeye hakkı da yoktur, yetkisi de yoktur. Gelip birisi inanç üzerinden siyaset yaparsa bilin ki inanca ve dinimize en büyük kötülüğü yapandır. Eğer birisi gelip etnik kimlik üzerinden siyaset yaparsa, onun bu ülkeyi bölme gibi bir amacı olduğunu herkesin kabul etmesi lazım. Biz CHP olarak halkın partisiyiz. Halk neyse biz de öyleyiz. Halk ne istiyorsa biz onu gerçekleştireceğiz. Amacımız halkın yaşam standardını yükseltmek, işsizliği bitirmek, yoksulluğu bitirmek, bir arada huzur içinde yaşamak. Anneler huzur içinde yaşasın, çocuklar huzur içinde okula gitsin. Gencecik gençlerimiz huzur içinde gidip askerliğini yapsınlar. Anneler gözü yaşlı onların yolunu gözlemesin."

"SLOGAN FENA DEĞİL"

Kendisinin yolsuzluk konusunda ne kadar duyarlı olduğunu tüm dünyanın bildiğini öne süren Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

" Bana soruyorlar, bu nasıl önlenir onu da soruyorlar. Biz TBMM'de kesin hesap komisyonu kuracağız. Nedir kesin hesap komisyonu? Bir yılda hükümetin harcadığı paranın nerelere harcandığının hesabının verileceği bir komisyon. Ve dedik ki, o komisyonun başına CHP iktidarında muhalefet partisinden birini getireceğiz. Biz onlara hesap vereceğiz, hesap vermekten korkmayız, çünkü biz kul hakkı yemeyiz. Böyle bir alışkanlığımız yok. En büyük günah sayarız biz bunu."

Kılıçdaroğlu "Başbakan Kemal" sloganları atan vatandaşlara, "Slogan fena değil, bunu gerçekleştirmenin yolu sandıktan geçiyor, o nedenle söylüyorum, sandığa gideceğiz, ikna edeceğiz, eski alışkanlıklarımızı bırakacağız" dedi.

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"Eskiden CHP'den çok şikayet edilirdi. CHP şikayet eder, CHP hiç proje üretmez, CHP halkın dertleriyle ilgilenmez. Ama şu anda Türkiye'nin bir gerçeği var. Bütün siyasi partiler Türkiye'nin sorunlarının çözümü konusunda CHP'nin arkasına takılmışlar. CHP ne düşünüyorsa, aynısını biz de düşünüyoruz diyorlar. Bu bizim için övünç kaynağı. Bu bizim ne kadar ileride olduğumuzu gösterir. Bu bizim için halka nasıl hizmet ettiğimizi gösterir. Asıl amacımız bu, bunu gerçekleştirmek için çalışıyoruz."

"GÜVENECEK TEK PARTİ CHP"

Vatandaşlara 7 Haziran Milletvekili Genel Seçimleri sonrasında sonuçsuz kalan koalisyon görüşmeleri konusunda bilgi veren CHP lideri şöyle konuştu:
" Milli irade diyor ki, oturun bir arada hükümet kurun, aranızda kavga etmeyin, milletin derdi zaten başından aşmış vaziyette, biz de onlara hizmet edelim, milli iradenin gereğini yerine getirelim dedik.Ama koalisyon kurmadılar, arkasından acı ve gözyaşı geldi, arkasından terör geldi. Niçin, bana 400 milletvekili vermediniz, bende önünüze acıyı, kanı ve gözyaşını koyuyorum. Ya bunu yaparsınız, ya tekrar seçime gideriz. Ben de dedim ki, bu milletin geninde Kuvayı milliye ruhu vardır. Şantaja boyun eğmez bu millet.

Gittiğiniz her yerde şunu söyleyebilirsiniz, 7 Haziran sonrasında en doğru davranan, en nitelikli davranan, en ahlaklı davranan parti CHP olmuştur. Türkiye'nin sorunlarını kim çözer? 4 parti var. AKP; Türkiye'yi nereye getirdiğini hepimiz biliyoruz, hepimiz. Bir tarafta kan ve gözyaşı var, bir tarafta gerginlik var, bir tarafta işsizlik var, bir tarafta diz boyu yoksulluk var, tam bir perişanlık. Gazeteciler dövülüyor, ölümle tehdit ediliyor. Böyle bir Türkiye.

İkinci parti MHP. Her şeye itiraz ediyor. Söyledik; her şeye itiraz etmeyin, demokrasi, vatandaş görev vermiş, buyrun gelin bir arada koalisyon kuralım, ülkeyi yönetelim, adam gibi yönetelim. Gerginlikleri bitirelim. Milletin borcu var, o borcun faizlerini silelim, en azından taahhüt ettiklerimizi gerçekleştirelim, ondan sonra seçime gidelim. Onlar da olmaz dediler. HDP denklemin dışında zaten. O halde geriye bir tek parti kalıyor, o da CHP. Bütün vatandaşlarımıza sesleniyorum. Güveneceğimiz tek parti var, o da CHP."

"ZONGULDAK YAŞLILAR KENTİNE DÖNÜŞTÜ"

Kılıçdaroğlu, Zonguldak'ın bir dönem Türkiye'nin en fazla göç alan bölgelerinden olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:

" Anadolu'nun değişik yerlerinden insanlar Zonguldak'a çalışmaya gelirdi. Şimdi tam tersi bir tablo var. İnsanlar buradan başka illere gidiyorlar iş bulmak için. Zonguldak bir yaşlılar kentine dönüştü. Çünkü gençler iş bulamıyor. Oysa bizim kömürümüz var. Türkiye'nin de kömüre ihtiyacı var. Gencimiz de var ocakta çalışacak. Ama diyorlar sen bekle. Onu çalıştırmıyorlar. Yabancıların çalışması hakkında kanun getirdiler meclise, onu kabul ettirdiler. Sanki kendi çocuklarımıza iş bulduk, sıra geldi yabancılarının çocuklarına iş bulmaya. Bir AKP milletvekili bulduğunuzda bunu sorun. Ya benim çocuğum işsiz, siz dışarıdan nasıl i getireceksiniz insanları çalıştırmak için özel kanun çıkarıyorsunuz. Bunu sorun, hesabını da sorun. Nerede soracağız. Sandıkta soracaksınız.

Sandıkta hesabını sorduğunuz zaman, CHP'yi iktidara taşıdığınız zaman Türkiye'nin en temel sorunların tamamına çözüm üreteceğiz. Önce barışı getireceğiz bu topraklara. Sonra Türkiye'nin saygınlığını koruyacağız. Dış politikayı 180 derece değiştireceğiz. Eğitim politikasını değiştireceğiz, çocuklarımız huzur içinde tam gün okula gidecek. Beslenme çantaları olmayacak, çünkü öğle yemeklerini öğretmenleriyle birlikte okulda yiyecekler. Ayrılık gayrılık olmayacak. Öğretmeni toplumun önderi yapacağız."

"DEVREK YOLU BİR YILDA BİTECEK"

CHP Genel Başkanı, Ereğli- Devrek yolu nun, 13 yıldır bitirilememesini ise şöyle eleştirdi:
"Bir de diyorlar ki yol yapıyoruz. İyi valla, yol yapıyorsunuz. Onlara şunu söyleyin. Dünyada yol yapmayan hükümet var mı; köprü yapıyoruz, dünyada köprü yapmayan hükümet var mı? Sen işsizliği bitiriyor musun, asıl dert o. Sen yoksulluğu bitiriyor musun, asıl dert o. Sen hayat standardını yükseltiyor musun, asıl dert o. Sen bunları bırakmışsın yol yapıyorsun, köprü yapıyorsun. Her hükümet yapıyor, her hükümet yaptı. Bunları yapmayan hükümet var mı? Devrek yolunu 13 yıldır bitiremediler. Sözüm söz, başbakan olarak geleceğim ve o yol bir yılda bitecek.

Diyeceksiniz ki, Türkiye bu kadar zengin mi, Parası mı var Türkiye'nin ki bunları yapacaksınız? Evet Türkiye zengin bir ülke. Dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri. Parası da var Türkiye'nin. Ama bir liralık işi 5 liraya yapıyorlar. 4 lirayı cebe atıyorlar. Hani diyordu ya, 'oğlum paraları sıfırladın mı' diye. Çok şükür biz öyle bir şey demeyeceğiz. Öyle bir şey yok bizim kitabımızda. Sizden söz istiyorum, sandığa gidiyoruz, oyumuzu kullanıyoruz, CHP'yi iktidara taşıyoruz.

Ben de size bir söz veriyorum ve bir hatırlatmada bulunuyorum. Şunu sakın unutmayın, Davutoğlu saray için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır. Davutoğlu ben saray için çalışıyorum diyor. İradesi orada, iradesi orada olduğu için başbakanlık koltuğu boş diyoruz. Çünkü başbakanlık yapacak irade yok. O nedenle sizden yetki istiyorum, sizden görev istiyorum.

Emeklinin sorunlarını çözeceğiz, gençleri merak etmeyin, gençlere yüzde 10 kontenjan getirdim. Gençlere de diyorum, gelin partiye üye olun, hep birlikte kontenjanı arttıralım. Eğer sizin önünüze bir engel çıkarsa, söz veriyorum önünüzdeki tüm engelleri kaldıracağım. 13 yılda yurt sorununu çözemediler. Bir yılda Türkiye'de tüm öğrenciler için yurt sorununu çözeceğim. Bir yılda. İmkan var. Para var, Müteahhit var, çimento var, demir var, işsiz var. Yurt yapacaksınız, öyle şatafatlı bir bina da değil. Birer ikişer kişilik odaları olacak, sıcak suyu olacak, geniş bant internet erişimi olacak. Anneler babalar oğlum üniversiteyi kazandı, kızım üniversiteyi kazandı nerede kalacak diye tasalanmayacak. Devletin yurdunda kalacak. Kimsenin de gözü arkada kalmayacak. Hiç meraklanmayın. Size verdiğim sözleri sonuna kadar tutacağım. Sizden tek bir şey istiyorum, sandığa gidin, bir arkadaşınızı, bir yakınınızı da götürün ve 'bir tercih yapacağız, ya demokrasiden yana, ya diktadan yana, ya özgürlükten yana, ya diktadan yana, ya basın özgürlüğünden yana, ya dövülen, susturulan gazetecilerden yana. Ya yoksulluktan yana, ya yoksulluktan kurtulan bir Türkiye için tercih yapacağız. O tercih sizin elinizde, sizin tercihiniz de benim başımın üstünde."

Kılıçdaroğlu, partisinin milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe yöneticileri ile milletvekili adaylarının da katıldığı mitingin ardından Zonguldak programına devam etmek üzere Ereğli'den ayrıldı.



Haber : Değişim Haber Merkezi

Abone Ol