KİM BİLİR... BELKİ BIRAKIRSINIZ...
Önca sigara kullanıcısının içinde pek azı bunun bir tiryakilik olduğunu kabul eder. Çoğunlukla istesem bırakırım söylemi yaygındır. Mutlaka istesek bırakırız bırakmasına da acaba istemimize engel olan şey nedir?
Sigara paketlerinin üzerinde felaket haberleri yer alır. Sigara içmeyenler tarafından defalarca uyarılırız. Bilinçlendirme çalışmaları bize sigaranın onca zararından bahseder durur. Bahseder de acaba bunlar üzerimizde ne kadar etkilidir?
Bizler aslında sigaranın sağlığa zararlı bir şey olduğunu
zaten biliriz. Yani bir sigara kullanıcısının duyduğu bir haberle yıkılıp,
"gerçekten mi, ben aslında faydalı olduğunu düşünüyordum, demek ki yanlış
yapmışım, bir daha içersem iki olsun, bitti" dediğini duyan da sanki pek
olmamıştır. Yani insan zararlı olduğunu bilmediği için içiyor değildi, o
sebeple zararlı olduğunu duymak da sigarayı bırakmasını tek başına sağlayan
sebep değildir. Sigara kullanıcısı zaten bildiklerini birilerinden duyduğunda
bırakma isteği oluşmaz. Peki ne olur da acaba insan sigarayı bırakmak için güç
bulabilir?
Deneyimsel öğreti der ki; tutarlı çözüm için zıttına bak.
Dolayısı ile çözüm bırakma sebebinden ziyade sigaraya başlama sebebinde
gizlidir.
İnsan neden sigaraya başlar? Kendini zehirlemek, zarar
vermek için mi? değil. İnsanın sigaraya başlamasının sebebi keyif arayışıdır.
Bazen içtiğimiz sigaranın verdiği anlık keyif için bazense sigara içilen
ortamdaki keyfe dahil olabilmek için tanışmışızdır nikotinle...
İlginçtir ki kullanır kullanmaz zevk vereceğini düşündüğümüz
bu madde aslında hiç de zannımızdaki gibi çıkmamıştır başlangıçta büyük
ihtimalle...
İlk kullanıldığımız dönemde sadece fikri güzeldir. Kullanımı
ise tatsız, kokulu ve biraz mide bulandırıcı. Ne var ki insanın keyif alacağına
olan inancı eylem ısrarına sebep olur. Ve öyle bir şey olur ki başlangıçta
gerçek olmayan sahte bir ihtiyacı yaşamımıza sokarız. Kullanmadığımızda
eksikliğini hissettiğimiz, kullandığımızda ise ek keyif vermeyen ama anlık
olarak tatmin olduğumuz bir tüketimimiz olmuştur artık.
Ve insan egosu daha az keyif almaya razı olmaz. Her
seferinde en az o miktara ulaşmak ister. Ne var ki bağımlılık oluşturan
maddelerde ilk verilen sadece bir avanstır. Kişinin kendi maaşını önceden
tüketmesi gibidir. Ve o borcu ödemesi gerekmektedir. Her seferinde artan miktarlara
ihtiyaç duyar artık insan. Giderek miktarı artırır ki başlangıçtaki keyfi
edinebilsin.
Ve hiçbir insan keyfinden olmak istemez...
Peki ya sigarayı bırakırken keyfimizi de bırakmamız gerekmiyorsa,
Sadece belirli bir süreye ihtiyaç varsa...
Ve bu zamanı rahat geçirebilmenin işe yarayan yolları varsa...
Onca tahammül ettiğimiz şey varken...
Bu sefer belki de ilk defa kendimiz, sağlığımız, keyfimiz için sadece bir süre
sabretmemiz yeterliyse...
Anlık bir zevkin yerini bir ömür sürecek keyif alabilecekse...
Denemeye değmez mi...
Belki bırakıp bırakıp yeniden başlamışızdır.
Belki de her sene yeni yıl hedeflerimiz arasına yazıp, niyet edip bir türlü
adım atamamışızdır.
Acaba bu yazı artık başlayabileceğimizin bir işareti olabilir mi...
Kim bilir...
Haber : Şafak Negüzel