ZONGULDAK'IN ŞAH DAMARI
09 Kasim 2016 08:49:03
Kömürün bulunuşunun 187. Yıldönümü ve Uzun Mehmet'i anma törenlerinde Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ahmet Demirci, bir miktar satır arasında kalan bir cümle sarf etti.
"Zonguldak TTK'ya son olarak işçi alımının yapıldığı 2009 yılından bu yana göç veriyor!"
Cümleye itiraz edecek halimiz yok. Zonguldak'ın nüfusu 2009 yılına kadar sürekli artıyor. 2009 yılında 619 bin 812 olan nüfus, 2010 yılında 619 bin 703'e, 2011 yılında 612 bin 406'ya düşüyor. 2012-2015 yılları arasında düşüş sürüyor. Sırasıyla 606 bin 527, 601 bin 567, 598 bin 796 derken, 2015 yılı sonu itibarıyla 595 bin 907'ye düşüyor.
Altı yılda 23 bin 796 kişi Zonguldak'tan şu veya bu nedenle göç etmek zorunda kalmış. Köy ve kentler arasındaki nüfus farkının kırsal aleyhine nasıl bozulduğuna hiç girmeyelim isterseniz... Ancak altı yılda kaybedilen nüfus hayli büyük. Nüfusun gerileme hızı aynı şekilde devam ederse, Zonguldak, yüz otuzbeş yıl sonra in cin top oynayan ıssız bir bölgeye dönüşecek gibi görünüyor. Rakamlar net. Türkiye İstatistik Kurumu rakamları.
Dahası Türkiye İstatistik Kurumu'nun nüfus projeksiyonlarına göre Zonguldak'ın nüfusu 2023 yılında 539 bin 515'e gerileyecek. Yani devlet bile gidişatın pozitif yönde olmayacağına inanmış durumda. Düşünsenize, 2009-2023 yılları arasındaki 14 yılda seksen bine yakın insan ecel veya göç yoluyla Zonguldak'tan ayrılacak.
Yine de bu konular daha önce de yazılıp çizildi. Burada ele almamız gereken, TTK'ya işçi alımının yapılmaması ile Zonguldak'ın nüfus kaybı arasında ne ölçüde bir bağlantı olduğuna karar vermektir.
***
Elbette Zonguldak'ın istihdam ve yatırımlarla ilgili tek problemi sadece TTK'nın bölgede yaşayan gençlere umut vermemesi değil. Ancak Alacaağzı ocağını işleten firmanın faaliyetine son vermesini, büyük umutlarla açılan ve birkaç yıl boyunca büyük bir nüfusu istihdam eden tersaneleri, arazilerin bölünmesi nedeniyle kırsal kesimde tarımsal üretimin geçim kaynağı olamayacak bir düzeye gerilemesini, Erdemir'in özelleştirilmesinin ardından özel sektörle bağının kopmasını, istihdam politikasını değiştirmesini düşünürseniz 23 bin küsur nüfusun göç etmesinin az bile olduğunu düşünebilirsiniz.
Şu anda kamu sektörü olarak bölgedeki en önemli istihdam kaynağı Türkiye Taşkömürü Kurumu'dur. Sekiz bin civarında bir işçi kitlesi hala bu kurumdan evine ekmek götürüyor. Kurumda yaklaşık altı bin kişilik norm kadroyani kurumun çalışabilmesi için devletin tahsis ettiği işçi miktarıaçığı var. Bu rakam tamamlanmış olsa bile muhtemelen bu norm kadro miktarı kurumun daha fazla üretim gerçekleştirmesi için yeterli değil. Norm kadro miktarının da artırılması gerek.
Ancak hükümetin politikaları bırakın bu norm kadroyu büyütmeyi, eldeki boşalmış norm kadroları dahi açmaya taraf görünmüyor. Bir iki yıl içinde kurumda çalışan işçi sayısı, norm kadronun yarısına gerileyecek. Çünkü daha geçen yılın başlarında kurumda 9 bin işçinin çalıştığı söyleniyordu. Bugün sekiz binlerden söz ediliyor.
Devletin en son altı bin kişilik bir istihdam yaratan yatırımı ne zaman yaptığını bilen var mı? Devlet, liberal ekonomi diyerek üretim sahalarından elini çektiğinden bu yanaki bu belki kırk yılı aşkın bir süre demek oluyorböyle bir yatırım yok. Yatırım olmadığı gibi, bu büyüklükte bir istihdam kapısının bilerek, isteyerek, taammüden yok olmasına göz yumuluyor.
***
Yine de kendimize "TTK'ya işçi alımı ile nüfusun düşmeye başlamasının aynı yıla denk gelmesi tesadüf olabilir mi diye sormamız gerek.
Altı bin norm kadrosu demek, dört kişilik ailelerle birlikte düşünürseniz, yirmi dört bin kişilik bir nüfusun bölgeden ayrılması anlamına geliyor. Böyle bir nüfusun ihtiyaçlarının ekonomiye sağladığı katkı nedeniyle ticaret ortamında varlığını sürdürmeyi başaranları eklerseniz bu nüfus daha da kabarıyor.
Bu dönemde 23 bini aşkın kişi Zonguldak'tan ayrılmış. Rakamların yakınlığı TTK'nın Zonguldak'ın şah damarı olduğu hipotezine güç katıyor. Dahası, TTK'dan emekliliklerle nüfus verme hızı arasında da dikkat çekici bir paralellik var. Tüm bunlar, TTK'nın istihdam kapasitesinin düşmesi ve neticede bu olası istihdamın Zonguldak'tan ayrılması ile göç olgusu arasında bir illiyet bağı bulunduğunu getiriyor akla.
GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, "Zonguldak TTK'ya son olarak işçi alımının yapıldığı 2009 yılından bu yana göç veriyor" derken rastgele konuşmuyor demek ki! Şah damarı yeterli kan pompalamayan bir gövdenin zayıf düşmesinde şaşacak bir şey var mı?
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com