MAYKIL CEKSIN...
09 Aralik 2016 08:42:48
Mütevvefa Maykıl Ceksın, (ne hikmetse elin gâvuru Maykıl'ı Michael, Ceksın'ı da Jackson şeklinde yazıyor) Ereğli siyasetinin en tanınmış isimlerindendir.
Merhumun cenazesinde "nasıl bilirdiniz" sorulduğunda, varsa katılan Müslümanlar "İyi bilirdik" demiş olmalı. Zira bizde ölünün arkasından konuşulmaz. Kel ölür sırma saçlı, kör ölür ela gözlü olur.
Yine Maykıl'ın sağlığında arkasından iyi konuşanlarla aynı fikirde olmadığını çok iyi biliyoruz. Çünkü 'I'm Bad-Ben kötüyüm" diyerek şarkı söyleyip orasını burasını mıncıklamayı ve şurasını burasını sallamayı adet edinmişti. Hatta en fazla satan albümünün adı da "Thriller-Tüyler ürpertici" idi.
Ama madem ebedi istirahatg ahına yerleşti, kendisi ne derse desin iyiydi, hoştu demek gerekir. En azından gönlünü Ereğli halkına açmış birine kötü yakıştırmalarda bulunmak bizim geleneğimize uymaz.
Aslında Ereğli'ye gelmişliği yoktur. Bu yüzden son belediye meclisi toplantısında Başkan Hüseyin Uysal'ın "Biz Tarkan'ı, Maykıl Ceksın'ı falan getiremedik ama temiz su getirdik" ifadelerinde yanıltıcı bir yön var. Bu ifadeden, Uysal'ın selefi Halil Posbıyık'ın Ceksın'ı Ereğli'ye getirdiği gibi bir sonuç ortaya çıkıyor. Muhakkak ki çok istemesine rağmen Merhum Ceksın Ereğli'ye hiç gelmedi. Kılık değiştirerek gizlice gelmediyse elbette...
Posbıyık'ın yüzbinlerce kişinin önündeki festival kürsüsünden yaptığı açıklamaya bakarsanız, vefatından hemen önceki yaz Paris'te bir araya gelmişler, toprağı bol olası merhum, Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık'a "Halilciğim bu yaz gelemiyorum, önceden belirlenmiş programlarım var söz sana gelecek sene oradayım" demişti.
Herhalde 'Halilciğim' ifadesi Dear Halil'in çevirisi olmalı, zira merhum Türkçe de bilmezdi. Türkiye'nin nerelerde bulunduğuna ilişkin fikri var mıydı yok muydu oraya hiç girmeyelim. Ömrü vefa edeydi, kendisi gibi kısa ömürlü olan Karadeniz Ereğli Uluslararası Sevgi Barış Dostluk Festivali'ne gelip gelmeyeceğini görecektik.
Ceksın-Posbıyık zirvesi, sonraki beş sene boyunca festival zamanları kötü niyetli muhaliflerin diline pelesenk oldu. Bu kötü niyetli kişilere bakılırsa Posbıyık kıvrak politik zekasını kullanarak ulusal düzlemde kendine PR(Halkla ilişkilere böyle denilmesinin bir anlamı var mı ki) yapmak için merhumun vefatını kullanmıştı. Posbıyık geçen yıllar boyunca bu görüşmenin gerçekten yapılıp yapılmadığı konusuna "Bana inanmayan Maykıl'a sorsun" cevabını verdi.
Bir Okült, bir ruh çağırma seansında içi bulanık bir cam küreye eğilerek, Ceksın'a bu soruyu sorarsa cevabını bulabileceğimiz bir problem bu...
***
Merhum sağlığında ilçe siyasetine pek karışmasa da, anlaşılabileceği üzere vefatının ardından ilçede en önemli politik figürler arasında yer aldı. Hani buna da itiraz eden olabilir ama Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal'ın 2016 Aralık ayı belediye meclisi toplantılarının birinci birleşiminde "Tarkan'ı, Maykıl Ceksın'ı getiremedik ama temiz içme suyu getirdik" ifadesini kullanması bunu başka bir kanıta ihtiyaç duyulmayacak şekilde ispat ediyor.
Gerçi bu işin içine Tarkan'ı niye karıştırdığını anlamak çok mümkün olmadı. Zira Tarkan ilçe siyasetinde Maykıl Ceksın kadar önemli bir figür olmayı hiçbir zaman başaramadı. Ona bakarsan ikisini aynı cümlede kullanınca nasıl Maykıl Ceksın ile Tarkan'ın Ereğli'ye gelmek konusunda ortak bir paydası olduğu neticesi çıkıyor. Maykıl Ceksın Ereğli'ye gelmediğine göre Tarkan da Ereğli'ye gelmemiş olmalı diyor insan.
Oysa bu arkadaş siyasette pek etkili olamasa da Ereğli'ye birkaç kez gelmişliği vardır. Hatta Tevetoğlu soyadından hareketle, bu arkadaşının dedesinin Kurtuluş savaşı yıllarında Ereğli Müdafaa-ı Hukuk cemiyetinde yer aldığıalmış olabileceğibile iddia edildi. Tarkan bunu kabul etmedi. İlçe siyasetinde önemli bir figür olma şansını da bu sayede yitirdi.
Eğer dedesinin buralarda İpsiz Recep taifesi ile elin frenkine kurşun sıkmış olabileceğini reddetmemiş olsa, en azından ufacık bir kapıyı aralık bıraksaydı şu anda parmağıyla gösterdiği kişiyi belediye başkanı veya vekil yapacak politik nüfuzu olabilirdi. Olmadı.
Böyle anlatınca insan spekülasyonun spekülasyonunun spekülasyonunu yapıyor gibi oluyor. Yine de saçmalamak konusunda en yetenekli siyasetçilerin bu münbit toprakta yetiştiğini söyleyenlerin, bu saçmalıkları söyleyenlerden, hatta bu boş işleri yazan köşe yazarlarından bile daha isabetli bir değerlendirmede bulunduğunu teslim etmeliyiz...
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com