Ereğli Belediye Meclisi Ocak ayı beklendiği üzere tartışmalı başladı. Meclis demek, başka şeylerin yanı sıra ilçede yapılması gerekenleri tartışmak demektir.

Fakat belediye meclisinin Ocak ayı toplantılarının birinci birleşiminde yapılan tartışma bunlardan değil. Kelimenin tam anlamıyla simgesel değerler üzerinden yapılan, ilçeye somut bir katkı içermeyen tartışmalar yapıldı bu toplantıda.

CHP Grubu meclis gündemine almayı önerdiği teklifte diyor ki, "Ruhi Cöbekoğlu adı uygun bir yere verilsin, Şehit Vefa Karakurdu'nun ismini bir yere verelim. Yerel, amatör spor kulüplerine destek olalım." Bunlarda itiraz edecek bir şey yok. Merhum başkan da bizim, şehidimiz de bizim. İsimleri mutlaka yaşatılmalı. Ama kabul etmek gerekir ki, ilçe halkının yaşamında pozitif bir değişiklik yapma açısından sadece yerel ve amatör spor kulüplerine verilecek desteğin somut bir getirisi var.

Cöbekoğlu ismi zaten sahil bulvarı ve yalı caddesini bağlayan üstgeçide verilmişti. O verilirken, dönemin CHP'li başkanı ve üyelerinin büyük sıkıntılar çıkardığı, teklifin güç bela meclisten geçtiği hatırlardan çıkmış değil. Şehit isimlerinin verilmesinin koordinasyonunun Aile ve sosyal politikalar bakanlığına verildiğine ilişkin genelgeyi televizyonlar bangır bangır haber yaptı.

Bu konularda belediyenin zaten bazı girişimleri vardı ve ileriki günlerde gündeme gelmesinin muhtemel olduğu kamuoyu tarafından biliniyordu. CHP'nin girişimi, "Zaten gündeme gelecek bir konuyu, iktidardan önce gündeme getirerek AK Parti'ye gol atma" amacı taşıyor büyük ihtimalle. Zira teklif kabul edilse, CHP önerisiyle bunlar yapılmış olacak, reddedilmiş olsa AK Parti'nin ayıbı olacak.

Bunlar yapılacaksa, politik bir manevra veya kasaba politikasının gereği olarak değil, iki grubun en azından yöneticilerinin—üyelerinin veya sözcülerinin—bir araya gelerek ortak bir önerge vermesi suretiyle yapılması şık olurdu.

Olmadı.

***

Şimdi diyeceksiniz ki, Başkan Uysal'ın tutumu çok mu doğru? Yok. En az Başkanın tutumu da CHP'ninki kadar olgunluktan uzak.

Başkan Uysal CHP önergesinin gündeme almamak için "Zaten yapacağız" mazeretini öne sürdü. Zaten yapacaksa, teklif CHP'den geldi diye önergeyi gündeme almamak mı gerekirdi. Gündeme alırsın, komisyona havale edersin, komisyondan geçmezse de, geçerse de rapor olarak meclise gelir, üstünde tartışılıp karara bağlanırdı.

Yarın öbür gün, meclise AK Parti grubu aynı teklifi getirdiğinde, CHP'li üyelerden destek isteyecek. Kendisinin gündeme bile almadığı teklifi meclise getirmesi bir çelişki olmayacak mı? Burada iki önemli isimden de söz ediliyor, bu arada yaşanan tartışmalardan Cöbekoğlu ve Şehit Vefa Karakurdu'nun yakınları rencide olmaz mı?

Olay ironik. Daha da ötesi komik. Ak Parti grubu teklifi meclise getirdiğinde, CHP grubu sırf belediye başkanı daha önce gündeme almayı kabul etmedi diye, daha önce kendi getirdiği teklife "Hayır" mı diyecek?

Bir yıl nasıl başlarsa öyle gider derler ya, eğer belediye meclisindeki görüşmeler senenin ilk toplantısında gittiği gibi gidecekse, işte o zaman seyreyle şenliği!

***

Belediye Başkanı ve meclis üyeleri partili olabilir. Bir partiden seçilerek meclise gidiyorlar ve orada iktidar ve muhalefet grubu olarak farklı fonksiyonlar üstleniyorlar.

Ama hiç unutmamaları gereken şey, partilerinin Belediye Başkanı veya Meclis Üyesi değil, Ereğli'nin Belediye Başkanı ve Meclis üyesi olduklarıdır. Bu açıdan Belediye Meclisi akıllara zarar politik manevraların değil, ilçede yapılması gereken hizmetlerin tartışıldığı bir alan olmalıdır.

Neticede, başkan da meclis üyeleri de, tek tek kendilerine oy veren seçmene karşı değil, tüm Ereğli halkına, hatta gelecekte Ereğli'de yaşayacak çocuklarımıza karşı sorumludur.

Ayrıca belediye başkanı ve meclis üyesi, şehrin basiret sahibi, aklı başında, saygın kişileri arasından seçilir. "Basın bunu da gör" dediğinde, kendisinin öngörmediği şeylerin de görülebileceğini bilebilecek, boş işleri yararlı işlerden ayırabilecek, kişisel olanla kamusal olanı su ve yağ gibi ayrı görebilecek, kamu kaynaklarını doğru kullanmanın kendisinin birincil sorumluluğu olduğunu algılayacak kişiler arasından yani...

Her manevrada milleti kendilerinden şüphe ettirenler arasından değil...