TEDİRGİN SEÇMEN NE DÜŞÜNÜR?
09 Mart 2017 08:37:14
Aslında bir haftadır devam eden bahar havalarını, yaprakların tomurcukların ucundan çıkışını, kuş cıvıltılarını, ılık bahar yelinin getirdiği kokuları, rüzgârın yerden kaldırdığı tozu yazmak gerek.
İş aramak için İşkur kaydını yaptırdıktan sonra güzel havayı fırsat bilip, altı yüz yıllık bir çınar ağacının altında çayını içen birinin yorgunluğunu, kullandığı çeki protesto edilen işadamının ay sonu geldiğinde, personel maaşları konusunda kaygılarını, yoksul bir annenin emzirdiği bebenin ilk hastalık belirtisinde neler hissettiğini de anlatmak gerek.
Altı evladının her birini ülkenin başka bir yerine yollayan, ömrünün son demlerinde ata toprağından ayrılmak istemeyen ihtiyarın, atıl kalan tarlaları başında aklından geçenleri de yazmak gerek. Mutlaka yazmak gerek.
Ama ne çare, gündemde referandum var. Bugünlerde başka neyi yazsan, konu dönüp dolaşıp anayasa değişiklik paketi ve referandumda söylenenlere takılıp kalıyor. El mecbur, akıl dönüp aynı noktaya dönüyor.
***
Anketlerin sonuçları üzerine yorum yapmak pek sağlıklı değil. Aklı başında çoğu kişi, anketlerin büyük bölümünün rasyonel veriler elde etmekten ziyade manipülasyona yönelik olduğunu biliyor. Öyle bir manipülasyon ki, istatistikçilerin en doğru veriyi bulmak için aynı konuda yapılmış sürüyle anketin ortalamaları bile istenen sonucu vermeyebilir.
Bu kadar sağlıksız anketlerin olması neyi gösteriyor? İnsanların tedirgin olduğunu. Bir ankette, cevap vermek istemeyen yüzde 13'lük bir seçmen kitlesi olduğu belirtiliyor. Bu doğruysa, nedeninin gidip dolaşıp döneceği yer aynı noktadır. İnsanlar tedirgin.
İnsanların politik görüşlerini açıklamaktan çekindiği yerde, demokratik süreçlerin sağlıklı işlediğini söyleyen sadece kendini kandırabilir.
***
Ayrıca anketleri yapanlar, kararsız seçmen dağıtıldıktan sonra diye bir yöntem daha kullanıyorlar. Sanki bu kararsız grubu daha karar vermemiş de, önümüzdeki süreçte şu veya bu tarafa oy verecekmiş gibi. Ben söyleyeyim:
Seçmen ikiye ayrılır. Oy kullanan seçmen, oy kullanmayan seçmen.
Oy kullanma kararını veren seçmen, daha seçime çok var, henüz karar vermedim diyorsa inanmayın. Hepsi kararını vermiştir. Ancak sizinle, anketörle, karşı komşuyla, hükümetle veya muhalefetle paylaşmak istemiyordur. Size söylememesi, seçmenin kararsız olduğunu göstermez, hele hele cevap vermek istemiyorum şıkkını seçen bir seçmenin kararsız değil, bilakis kararlı olduğunu düşünmeniz gerekir. Bir de başkasına söylediği halde size söylemiyorsa, bilin ki o seçmen öyle bir karar vermiştir ki üstüne nasıl giderseniz gidin sinek vızıltısı gelir.
Anayasal güvence altındaki ifade özgürlüğünü kullanmamasının nedeni ortada.
Bu seçmen kararsız değil, tedirgin.
***
Tedirgin seçmen ne düşünür?
Açık edeceği siyasi tercihinin, tüm kesimlerin zorlu bir sürece girdiği son dönemde, kendi durumunu olduğundan daha fazla zorlaştırabileceğini düşünür. Kendi söylediği bir şey nedeniyle, tercihi nedeniyle aile fertlerinin, akrabalarının belli bir zan altında kalabileceğini düşünür.
Tedirgin seçmen, tüm korkuları arasında kendince avunur. Günü geldiğinde, bir telefon kulübesine Klark Kent olarak girip, Süpermen olarak çıkacağının fantezisini kurar. Girer gizli oy için kullanılan kapalı odaya, oy pusulasına bastığı mühürle tüm dünyaya meydan okur. Bir kere bunu yaptı mı, dünyanın hiçbir baskı unsurunun gücü yetmez ona.
Siyasetçiler... Demagoglar... Yandaşlar... Muhalifler...
Hani bugünlerde kiminiz Evet, kiminiz Hayır oyu avlamak için sokak sokak, cadde cadde geziyorsunuz ya... Anlayacağınız bir karara varmış seçmenin ikna edilmesi, deveye hendek atlatmaktan, aslanın ağzından eti almaktan, sırattan bisikletle geçmekten bile zor artık.
Elden geliyorsa, oy kullanmayacakları sandığa götürmenin yollarını arasanız daha verimli olur.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com