ANADOLU'NUN RUHU...
12 Nisan 2017 08:53:49
Toprağın ruhu, onu memleket yapan insanların ürettikleri ürünler, yarattıkları kültürün ta kendisidir.
Orta Anadolu'da çubuklu büyük tekerlekler üstünde, iki öküzün çektiği kağnı, harman yerinde çakmaktaşlarıyla ekini başaktan ayıran dövendir mesela. Batı Karadeniz'de toprağın ruhu, koca kalaslardan ucuna demirden bir saban ucu takılarak yapılan karasaban, masif ahşaptan dört tekerli öküz arabasıdır. Bu toprağı memleket bilmiş insanların karınlarını doyurmak için icat ettiği çıkrıklar, halı tezgahları, el havanları ve daha binlerce üretim aracında görürsünüz Anadolu'nun ruhunu...
Karacaoğlan, Pir Sultan Abdal, Dadaloğlu, Köroğlu, Veysel, Itri, Levni, Dede Efendi, Yunus Emre, Mevlana el ele vermiş, Dede Korkut,, Kaşgarlı Mahmut ve Yusuf Has Hacip ile söyleşerek oluşturmuştur bu ruhu.
Karatay medresesi, Süleymaniye, Selimiye, Sultanahmet'tir, bu büyük eserlerin içinde ve dışında adı sanı bilinmeyen birçok nakkaşın işlediği nakışlar, birçok üstadın ince ince dokuduğu çinilerdir Anadolu'nun ruhu.
***
Çini sanatının Hint İran veya isminin kökeninden dolayı Çin geleneği olduğunu zannedenlerin bir kez daha düşünmesi gerekir. Hiçbir ülkede Türk ili kadar baş tacı edilmemiştir çini sanatı. Osmanlı dönemindeki duvar karolarına işlenen çiniler, Orta Asya'da bu sanatın en geliştiği merkezlerden biri olan Kaşan kenti geleneğine aittir. Bu yüzden bu sanatın ikinci ismi "Kaşi" dir Osmanlı'da...
Kütahya çini geleneğinin yakın dönem temsilcileri Hafız Mehmet Efendi, Sıtkı Olcar gibi isimler, İznik Çinisinin temsilcisi Faik Kırımlı gibi sanatçılar, aynı zamanda Anadolu'nun ruhunu en iyi temsil eden bu sanat türünün bugüne ulaşmasında büyük rol oynadı.
Çini sanatı sadece İstanbul'un, İznik'in, Kütahya'nın sanatı olsaydı Anadolu'nun ruhunu böyle güzel temsil edemezdi. Anadolu ruhunu dünya uygarlığıyla bütünleştirme iddiasında olan Cumhuriyet döneminde kapsama alanı genişledi bu sanatın.
Karadeniz Ereğli'de, çini sanatını Kaşi Seramik Atölyesi sanatçısı Sümeyra Bilgin Gündoğdu temsil ediyor.
***
Sümeyra Bilgin Gündoğdu, çini sanatına gönül veren öğrencileriyle birlikte, 4. Sergisini Atatürk Kültür Merkezi Osman Zeki Oral sergi salonunda Ereğlililerin beğenisine sundu. Sergide Gündoğdu'nun yanı sıra, birbirinden yetenekli 10 öğrencisinin eserlerinin de aralarında bulunduğu 500'ün üstünde çeşitli türlerden çini örnekleri yer alıyor.
Kaşi seramik atölyesi, temelde İznik çini geleneğinin temsilcisi... Kırmızı, Yeşil, Mavi, Lacivert, Turkuvaz ve Kahverenginin en güzel tonlarını birleştiren bu gelenek, bin yıllık bir geçmişe, Selçuklu'ya, Osmanlı'ya uzanıyor, günlük yaşamın keşmekeşi arasında gözden kaçırdığımız Anadolu Ruhu ile yeni bir köprü kuruyor.
Sergiyi dolaştığınızda, 'ben de böyle bir şey yapsaydım' diye aklınızın bilinçli ve bilinçaltı bölümleri arasında gezinen bir şey var. İşte Anadolu Ruhu ile bağlantı kurduğunuzu gösteren kanıt bu arzunun ta kendisidir.
Bir anekdot olarak, açılışa katılan AK Parti Milletvekili Faruk Çaturoğlu, Belediye Başkanı Hüseyin Uysal ve AK Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır'ın da bu bağ üzerinden, canlı performans masasına oturduğunu gözlemlemek hayli keyifli oldu. Siyasetçilerin üçü de elinden geleni yapsa da Çaturoğlu'nun performansı özellikle başarılıydı.
Kaşi Seramik'in çini sergisi, 13 Nisan Perşembe günü akşamına kadar açık kalacak. Eğer Doğu-Batı arasında köprü niteliği taşıyan, ne biri, ne öbürü olmayan ama içindeki bin bir motifle kendisi olmayı başaran bir memleketin ruhunu yeniden içinizde duymak istiyorsanız, bu sergiyi mutlaka görmenizi öğütlerim.
Sergiyi gezerken olmanız gereken yerde olduğunuzu hissedebiliyorsanız, Anadolu'nun ruhunu içinizde taşıyorsunuz demektir.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com