YAŞADIKLARIMDAN ÖĞRENDİKLERİM...
06 Temmuz 2017 08:32:44
İnsan yaşadıkça bazı şeyleri öğreniyor...
Bunların kimi genel konulardır ki Ataol Behramoğlu "Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var" şiirinde bunların birazını anlatır. Can Yücel'in "Anayasası İnsanın" şiiri, Şeyh Edebalı'nın Osman Gazi'ye öğüdü, Rudyard Kipling'in "Eğer" şiiri bu konuyla ilgilidir.
Öğrenilen şeylerin bir kısmı spesifiktir. Yer, konu ve kişilerle ilgilidir. Bu meseleler kimi zaman daha önce birinin dudaklarından dökülmüş, kimi zaman acı çekerek ulaşılmış neticelerdir.
Birkaç örnek:
***
Eski İşverenlerimden birinin öğüdü şöyleydi: "Kendinden zengin birine borç verme, geri ödemez, kendinden güçlü biriyle dostluk yaparken dikkat et, yanında itibarın artıyor sanırsın ama neticede o karlı çıkar" demişti. Tüm zorlu sınamalardan geçmiş bir önermedir bu.
***
Kimi insanın cebinde cehennemle gezdiğini, kimisinin ise bir avuç huzur dışında bir şey taşımadığı sonucuna kendim vardım. Bir tip insan vardır ki nereye gitse hep şikayet eder, herkes yanlıştır, hep birileriyle uğraşır. Öbür tip insanlar bunun dışında kalanlardır.
***
Kamuoyunda yer edinme kaygısı güden çoğu kişi, kendileriyle aynı görüşte olanları güzel ve ahlaki bulurlar, karşıt görüşte olanların çirkin ilişkiler içinde görürler. Kendi gibi düşünmeyenler, ön kabullerden uzak, sağlıklı düşünemezler, başka türlüsü imkânsızdır onlara göre.
***
Küçük kişilerin, insanlarla, büyük insanların fikirlerle meşgul olduğuna yönelik önerme doğrudur. Ortalama kişiler olaylarla ilgilenir bu yaklaşıma göre. Küçük kişiler, fikirler ve olaylarla ilgilenenlerin "kimin adamı" olduğunu anlamaya çalışmak dışında yol bilmez.
***
Gömleğin en alt düğmesini yanlış iliklersen, yakaya kadar tüm düğmeler yanlış iliklenir. Bir düşünce zincirini en baştan hatalı bir hipotez, manipülatif bir veri veya öznel bir inanış üstüne kurarsanız, ulaştığınız netice yanlış olacaktır.
***
Mesleki bir mesele: Haber ve iddia arasındaki fark, haberin yeni, kesin ve sıradışı olmasıdır. Bunlardan herhangi birinin olmadığı yerde haber olmaz. Kesinlik faktöründen birazcık taviz verdiğiniz anda söylenenler iddiadan öteye gidemez.
***
Yine mesleki bir mesele: 5N1K diye formüle edilen gazeteciliğin sihirli formülü, okuma yazması kıt muhabirler için büyük yazarlar tarafından oluşturulmuştur. Haber olgun bir şeftaliye benzer. 5N1K bunun çekirdeğidir ki mutlaka haberde bulunması gerekir. Ama asıl lezzetli olan şeftalinin etli kısmıdır.
***
Yine genele dönelim... Sadece kendi dediğini haklı çıkarmayı amaç edinen kişilerle tartışma... Zira söylenenleri anlamaya çalışmak yerine seni ve değerlerini aşağılamaya kalkarlar. Zaten bunlar kendilerine birilerince ezberletilen veya duygularının güttüğü çıkarsamalardan başka bir şey bilmediklerinden onlardan öğrenilecek bir şey de yoktur.
***
En önemlisi de şu: Yaşam bir mücadele değildir. Başarı, kazanç gibi şeyler ömür ilerledikçe önemini yitirirken, huzur kavramı giderek önem kazanır. Huzura ulaşmayı engelleyecekse daha fazla başarı, daha fazla kazanç nafiledir.
Daha çok şey var yazacak... Bir gün devam ederiz belki...
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com