![İRONİK VE TRAJİK](https://www.degisimmedya.com/image/editor/3437_huseyin-aksakalim.jpg)
İRONİK VE TRAJİK
16 Ocak 2018 08:58:39
Türkiye İstatistik Kurumu'nun ekim ayında işsizliğin azaldığına ilişkin araştırması ile Türkiye Kamu Sen'in 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 2 bin 80 liraya yükseldiğini anlatan araştırma sonuçlarının aynı saat içinde haber tezgahına gelmesi nasıl da ironik...
Hani işsizlik azaldı diye sevinsek diyeceğim ama enflasyonun düşük olduğunu, ekonominin sağlıklı olduğunu gösteren araştırmaların, "Yeni bir hesaplama" yöntemi olduğu iddiaları öyle sık yaşanmaya başladı ki soğukkanlı olmakta yarar var. İçinde bulunduğumuz karamsar havada, açlık ve yoksulluk sınırlarının giderek daha fazla kişiyi kapsadığına inanmayı gerektirecek daha fazla neden var.
Zira asgari ücret uygulaması "Minimum" noktaya işaret eden bir rakam belirleme çalışmasıyken, genelleşen bir ücret politikasının adına dönüşüyor ve bu rakamlar üzerinden istihdam edilenlerin sayısı giderek artıyor. Bu kişilerin büyük bölümü kendilerini bir aile geçindirme ehliyetine sahip görmüyor zaten. Ona bakarsan, bir kişinin yoksulluk sınırı ile asgari ücret arasında bin lirayı aşkın bir rakam var.
Hal böyleyken, işsizliğin düştüğüne mi sevinirsin, yoksa açlığın ve yoksulluğun giderek yaygınlaştığına mı üzülürsün?
Buna ironi değil de ne denir?
***
Bu memleketin en büyük sorunları nedir diye sorsalar, işsizlik ve yoksulluk olur benim tespitim.
Zira bunları halletmiş ülkelerde, terör, ayrılıkçılık, aile içi şiddet, korunmaya muhtaç kişilere yönelik şiddet olayları, bunları halledememiş ülkelerde olduğu kadar derin yaşanmaz.
Genelleme ne ölçüde bilimseldir, ne ölçüde tüm toplumlara uygulanabilir bilemiyorum ama anlaşılan şu ki işsizlik ve yoksulluk sorunlarını halledebilen toplumların büyük bölümü aynı zamanda "Açık toplum" tabir edilen toplumlara dönüşüyorlar. Açık toplum olmak istihdam sorunlarını belki kendi başına çözmeye yetmez ama bu sorunları aşan toplumların erinde geçinde bir çeşit açık topluma dönüştüğü de anlaşılıyor.
Bunu, ister tepeden inmeci, ister halk hareketi sonucu gerçekleşsin, sanayileşme modellerinin köylü tipi yaşamı ortadan kaldırmasından dabu politik sosyoloji uzmanı Barrington Moore'nin karşı konulması olanaksız savlarla desteklediği bir önermedirokuyabilirsiniz.
Bu önermenin tersi de doğrudur. Ekonomik seviyesi giderek düşen toplumlar bir tür "Kapalı Toplum"a evrilir. Bu konuda, Frankfurt Okulu temsilcilerinin 2. Dünya Savaşı dönemi ve akabindeki süreçte ABD'de yaptığı "Deneysel Felsefe" çalışmaları referans gösterilir. 'Kapalı toplum, toplumun DNA'sında bulunur, baskın hale gelmek için ekonomik çöküş dönemlerini bekler' şeklinde bir sonuca ulaşır bu araştırmalar.
***
Yazık ki bizim memleketimiz, işsizliği azaltmaya çalışırken, yoksulluğu yaygınlaştırmaya çalışan bir ekonomi politikası izliyor. İşsizliği azaltmak için asgari ücreti düşük tutmaya çalışıyor, insanlar çaresizlikten bu ücretle istihdam ediliyor ama kalan ömrünü yoksulluk içinde yaşamak dışında seçeneği olmadan geçiriyor. Bu duruma ironi değil trajedi demek belki daha da doğru olacaktır.
Bunun başka bir yolu var mıdır diye sorgulayanlar varsa bile ben görmedim. Eğer bir ülke, düşük katma değerli ara ürünler imalatının yerine, yüksek katma değerli ürünler koyamıyorsa, beher çalışan başına üretilen değeri arttıramıyorsa, muhtemelen böyle bir noktaya çakılıp kalır. Yani orta gelir tuzağıminimumu orta kabul ettiren bir bakış açısıdiye adlandırılan bir nokta.
Sözde bu orta gelir tuzağı denilen durumdan kurtulmak isteniyor. Eskiden "Ortadirek" diye bir şey vardı. Bu kesimin güçlü tutulmasının önemine dikkat çekilirdi. Memurlar, kamu işçileri, esnaf filan bu gruba girerdi. Bugün orta direğin standartları otuz yıl öncesine göre çok değişti, toplumsal piramidin dibinde bulunan geniş kısım, toplumun çok daha büyük bir kesimini kapsar hale geldi. E haliyle ortadirek denilen gelir grubu kavramı yeniden tanımlanmaya muhtaç hale geldi.
Toplumun büyük bölümü, yoksulluk sınırı altında yaşarken, orta direk diye tabir edilen, bir zamanlar güçlendirilmesi gerektiği her platformda söylenen sosyal grubun, zaman geçtikçe daha küçük, tuzu daha kuru bir kesime dönüşmesinde de bir ironi var mı yok mu?
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com