KÜME DÜŞECEK OLAN TAKIMIN TEKNİK DİREKTÖRÜ...
06 Nisan 2018 08:32:20
Bir takımda işler iyi giderken, Teknik Direktörler vizyon sahibidir, geleceğe dönük büyük planlar yaparlar. Takım süper ligde zirveye oynuyorsa Avrupa planları yapılır, gelecek seneye dönük iyimser iddialar havada uçuşur.
Ligin dibine demir atmış, küme düşmek üzere olan bir takımın teknik direktörü için durum oldukça farklıdır. Hakemler onların aleyhinedir, seyirci yeterli desteği vermemiştir, istenilen oyuncu alınamamıştır. Küme düşen takımın teknik direktörünün her tarafından mazeret fışkırır. Kötü oyunun müsebbibinin kendisinden başka herkes olduğuna inanır.
Bu takımda taraftar öfkelidir haliyle... Teknik direktörün kellesi istenir, yönetimin istifa etmesi için pankartlar hazırlanır, yeniden aynı lige yükselme konusunda söylenenler, taraftar tarafından alaya alınır, tefe konulurlar.
Yine de netice kaçınılmaz olduğu anda, yönetim ve teknik heyet taraftarını da küme düşme gerçeğine hazırlayacak beyanlardan geri kalmazlar. Yeni planlar bu yüzden dile getirilir.
Şu anda Ereğli Eğitim Kampüsü hakkında söylenenler, böyle bir takımın teknik direktörünün söylemiyle hayli bir paralellik arz ediyor.
***
Belediye Meclisi'nde Hüseyin Uysal şunları söylüyor:
Bir: "Başbakanlığımız 18 Haziran 2015 tarihinde bu yerleşkenin Bülent Ecevit Üniversitesi'ne tahsis edildiğini bize bildirdi. Halen mevcut durum devam etmektedir. Yani milletvekilimiz Faruk Çaturoğlu'nun açıklamaları doğrudur." (Milletvekili Çaturoğlu'nun, kampüs alanının askeriyeye devredildiği konusunu "Külliyen Yalan" diye değerlendirdiği konuşmasına atfen."
İki: "Buradaki ordu, ülkemizin bizlerin gözbebeği ve Karadeniz Bölgesinde tek ve stratejik öneme sahip. Arkasından buradaki karar siyasi ve politik ve askeri bir karar olacak. Bu karar, askeri ve politik olduğu için karar vericileri beklemek ve bu karara saygılı olmak, bu kararı sahiplenmemiz lazım ordumuz yönünden"
Üç: "bizler ilçemizde hastane yeri, terminal yeri bulabiliyoruz. Bizler kampüs alanı da bulabiliriz ama bizler batı Karadeniz'de tek olan askeri üssümüzü bir daha kuramayız, mümkün değil."
Dört: "Nasıl iki vatandaşın imara itirazı varsa, askeriyemizin de itiraz hakkı vardır."
Beş: "Her zaman çıkış yollarımız olmalı. Ben asla yola bitti diye, karanlık diye bakmadım. Üniversite kampüs alanı çok geniş bir alan olmalı, içinde sosyal tesisler ve yurtların olması lazım. Ekonomik olarak ilçemizin avantajlı konumda olması lazım. Elli yüz yıl sonra iyi ki bunu bu şekilde yapmışız diyeceğimiz bir çözüm olmalı. 6640 sayılı YÖK Yasasına göre ilçelerde üniversiteler var. Antalya'nın Alanya ilçesinde Alaattin Keykubat, Hatay'ın iskenderun ilçesinde teknik üniversite var. Balıkesir'in Bandırma'sında 17 Eylül üniversitesi var. Yani hiç Zonguldak'tan ayrılmadan üniversite hayallerimize devam edebiliriz."
***
Bu söylemleri dikkatle ele alın... Bugüne kadar gerek ilçe başkanı, gerek milletvekiline her sorduğumuzda, "askeriyenin talebi gerçekleşmeyecek, burası Ereğli halkınındır, diyorlardı. Şimdi aynı partinin ilçedeki en önemli temsilcilerinden biri çıkmış, "Kararı beklememiz, saygı duymamız lazım" diyor.
Eğer bu noktaya, bir sürü seçimde parlak cümlelerle, müjdeli haberler şeklinde siyaset devşirmeden önce gelinmiş olsaydı, o zaman alternatif bir çıkıştan söz edecek durum olurdu. Daha doğrusu alternatif bir çıkıştan her zaman söz edilebilir ama bunu söyleyecek olanlar, dört sene boyunca bu konuyu siyasi çıkarları için kullananlar arasından olmamalıydı.
Beceremedik deseler belki bundan çok daha saygın bir yaklaşım olarak değerlendirilebilirdi. Ne bilelim B planı olarak ortaya sunulan planların ilçenin dört yılını daha çalmayacağını...
Dahası, burasının en azından imarda hala BEÜ'nün uhdesinde olduğunu bildiğimize göre, çıkış yolu hala bulunabilirve küme düşmekten kurtulmak mümkün olabilirdemektir. Madem en başta binaları yıkmadan eğitime başlamak akıllarına gelmedi, hiç değilse bir miktar ödenek bulup, BEÜ'nün buraya yatırıma başlanması sağlanırsa, bu konu tartışma konusu olmaktan çıkarılabilir.
Eğer küçük bir kurtuluş ihtimali varken, teknik direktör küme düşmeye taraftarı hazırlamaya başladıysa, neticeye en başta kendisinin inanmadığının göstergesidir bu... Elbette, teknik direktör takımı kasten küme düşürmüyorsa...
Öyle olduğuna hiçbir taraftar inanmak istemiyor.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com