BUGÜN SİYASET YAZMAYALIM
11 Mayis 2018 09:07:39
Daha güzel, daha adil, daha müreffeh bir dünyanın mümkün olduğuna inandığımız, o dünyanın gerçekleşmesi için söylenecek bir sözümüz olduğu için yazıyoruz.
Bir sorunu yazarken, o sorunların olmadığı bir evren hayal ediyoruz. Bir kişinin yaptığı güzel bir şeyi, bir etkinliği överken, övülecek şeylerin her alanına hakim olduğu bir hayat hayal ediyoruz. Ekonomi yazarken, siyaset yazarken içinde yaşadığımız toplum ve tüm insanlığın bugünkünden daha mutlu olmasının yollarını arıyoruz. Kimi zaman bir konuyu, kimi zaman öbürünü fazlaca yazdığımız oluyor ama temel dürtü değişmiyor.
Seçime bir buçuk ay kaldı. Bu sıralarda fazlaca siyaset yazmışız. Kafamızı kaldırıp hayatın başka alanlarını görmeyi unutacağız böyle giderse. Fakat siyasette akış ne yöne giderse gitsin, hayat nehri bütün kolları, üst akıntıları, dip akıntılarıyla devam ediyor.
Bunları da yazmak lazım...
***
Pazar Günü Anneler Günü imiş...
Aslında Pazar gününün de yılbaşı, doğum günü, evlilik yıldönümü vesaire günlerden bir farkı yok. Güneş her zamanki gibi doğu boylamlarından başlayarak doğacak, batı boylamlarına doğru batacak. Gün yirmi dört saat altı dakikada sona erecek.
Özel Günler için söylenecek üç söz var. Bence üçü de doğrudur.
Birincisi, "Özel Günler" kavramı temelde kapitalist ekonominin ikon üreterek üzerinden ticaret yapma gereğinden doğuyor olmalı. Hediyelik eşyalar, kuyumcular, beyaz eşyacılar, gıda ve hizmet sektörleri buradan nemalanmaya çalışıyor. Meseleye duygusal bir kılıf uydurarak ticaretlerini yapıyorlar. Bu çarkın işleyişine uyum sağlayamayanlar "Köylü" ilan ediliyor, değişik biçimlerde kınanıyor.
İkincisi, "Günlerin Özel Kılınması" ancak insanların "Özel" kabul ettiği değerler üzerinden mümkün olabiliyor. Cari örnekte Anneler Günü olduğuna göre burada annelere duyulan sevgi ve şefkat hisleri üzerinden özel bir gün. Annelerimiz hepimiz için özel varlıklardır. Fakat bunun anımsamak için bir gün gerekiyorsa sorgulanası başka şeyler olduğu akla geliyor. Anneler, Anneler Günü'nde daha özel değil, yılın her günü özeldir.
Üçüncüsü ise gerçekten Annelerimiz tek tek hepimiz için özel. Bunu hatırlatmak için Anneler Günü bir vesile olacaksa Kapitalizm mapitalizm teferruat. Annelerimiz işin içindeyse her vesileyi gönül rahatlığıyla kabul etmek, her gün ihtiyacını duyduğumuz sevgi tomurcuklarını sabahın ilk çiğ damlaları buharlaşmadan hayata geçirmek gerek.
Şair Ahmet Oktay'ın mısraları en güzel şekilde ifade ediyor bunu:
Bugün "Anneler Günü"ymüş. Yıl olmuş
şuramda pıhtılaşan yara. Bir gül
aldım, zifirî çingene kızından;
savurdum komşu köşkün terk edilmiş
bahçesine. "Yeşert" dedim her yeri.
***
Bugünlerde okulları "TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarı" başlıklı etkinliklerin telaşı sardı. Bir iki kelam da bu konuda etmek gerek.
Şimdiye dek üç okula bu vesileyle gittim, her birinde hiç akla hayale gelmeyecek projeler gördüm. En azından ortaokul veya lise çağında öğrencilerle ilintilendirilmesi güç sayılanbu kanaatin yanlışlığını ortaya koyanprojeler gördük.
Mehmet Ali ve Kadri Yılmaz Anadolu Lisesi'nde kendi enerjisini kendisi sağlayabilen ucuz ev projesi vardı mesela... Burada tarih konulu, bir labirent bulmaca ve bilgi yarışması karışımı bir etkinliğe şahsen katıldım, dört sorudan üçünü doğru bilincedördüncünün cevabı o an aklıma gelmedi, sonra gelince nasıl hayıflandımöğrenciler küçük bir çikolatayla ödüllendirdi beni. Meslek hayatımda aldığım hediyeleri bir dolabın alt gözüne koyarım genelde. Hiç biri o çikolata kadar gönül doldurucu, keyif verici değildi.
Karadeniz Ereğli Anadolu Lisesiki tüm okullar arasında en fazla Anadolu Lisesi olan okuldur, çünkü hem en eski Anadolu lisesidir, hem de çok başarılı mezunlar yetiştirmiştirfuarında ise iki öğrencinin CNC makinası yaptığını gördüm. Bilgisayara görüntüyü yüklüyorlar, bildiğiniz tükenmezkalem görüntüyü çiziyor. Hem öyle böyle değil. Tıkır tıkır çalışıyor. Bu fuarlar, bilgi ile pratiğin birleşmesi için çok güzel bir alan açmış. Bilgilendirici, gösteri amaçlı, duyarlılıklar temelli projeler hep bir arada, büyük bölümü orijinal fikirler.
Bunu niye anlatıyorum?
Çünkü pırıl pırıl, donanım açısından bizim nesle nal toplatacak bir gençlik geliyor. Bugünü sırtlarına koyup geleceğe taşıyacak kuşaklar bunlar. Yeter ki dinozorlarbizim kuşak oluyoryollarını kesmesin.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com