KÖR NOKTA...
28 Mayis 2018 08:53:00
Seçime bir aydan kısa süre var. Partiler kendilerini en avantajlı kılacak kurgular oluşturuyor. Sahada bunlarla vatandaşı ikna etmeye çalışacak.
Kurgular derken olumsuzlama anlaşılmasın . Hepimiz evreni kendimize göre algılarız. Çoğu zaman algıladığımız karşımızda bulunan olgular mıdır, yoksa onların kendi kurgularımıza göre düzenlenmiş bir versiyonu mudur bilmek mümkün değildir. İşin içine kurgu girdiğinde de mutlaka kör bir nokta vardır.
AK Parti listesi sadece sıradan vatandaşta değil, partililer arasında da sıkıntı yarattı. Bu sıkıntının aşılması için bir argüman gerekir diye düşünürken, partinin eski Ereğli İlçe Başkanlarından Erol Şahin, "Büyük heyecan duyduk, tüm adaylar teşkilat kökenli" dedi.
Haydaa... Hiç böyle bakmamışız, gerçekten de ilk sıra başta olmak üzere hepsinin bir teşkilat geçmişi var. Kurucu il başkanı, ilçe başkanı, eski il başkanı, kadın kolları başkanı ve gençlik kolları başkanı. Genelde konuya kaç tane merkez, kaç tane Ereğli-Alaplı, kaç tane ova bölgesi diye bakmaya alışmışız. Zonguldak siyasetinin geleneksel bakış açısı böyle...
Demek bu konuda kör bir noktamız varmış. En azından AK Parti teşkilat içinde böyle bir moral pompalama aracına başvurur diye geliyor akla. Fakat bunun nasıl olup da AK Parti'nin kendi net tabanı dışında etkili olacağı konusunda sadece "Teşkilatta ortaya çıkacak sinerji"yi gösterenlerin de algılayamadığı bir kör nokta olduğunu söyleyebilirsiniz.
***
Geçen olası ihtimaller üzerine zihin jimnastiği yaptım. Yararlı bir antrenman oluyor. Fakat tüm argümanların bir kör noktası olduğu gibi bizimkilerin de öyle bir tarafı vardır mutlaka.
Yine de tahminde bulunmak kabahat değil. Herkesin tahmini var. 2-2-1, 3-1-1 tahminlerini fazlaca duyuyorum ama en baskın ihtimal 3-2 gibi görünüyor. Bu ihtimalin hangi ittifakın büyük partisine yonttuğunu tam kestirmek mümkün değil. Denklemin tüm unsurları bilinmiyor çünkü. İyi Parti'nin alacağı oy miktarı mesela... MHP tabanından oy alabilecek mi?
Sonra Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'a, vekillik seçiminde MHP'ye oy verecekler var. AK Parti MHP ile şimdilik ittifak halinde ama seçim bittikten, gruplar oluşturulduktan sonra ittifakın ne şekilde devam edebileceği konusu tam belli değil. İki partinin af konusunda görüldüğü üzere, her kararda ortak hareket etmesi kolay görünmüyor. Bu durumda ittifak içindeki AK Parti, tek başına iktidar olabilmek için MHP'den oy devşirmeye çalışmaz mı?
Seçim sonucunda oluşacak TBMM tablosunda ittifaklardan birinin meclis çoğunluğunu ele geçirmesi, o ittifakın büyük ortağının tek başına iktidar yetkisine haiz olması anlamına gelir mi? Ya sadece ittifak çoğunluğu elde eder de en fazla oy alan parti tek başına iktidar olmayı başaramazsa?
Kör noktalar çok bu seçimde...
***
Sonra AK Parti Milletvekili Adayı Hamdi Uçar, kendisinin Ereğli'ye yakın olduğunu, vekil olduğunda yerel ofisini bu bölgede açacağını söyledi. Anlaşılan Uçar meclis çalışmaları dışındaki mesaisinde kendisini Ereğli'de görevlendirilmiş sayacak.
Fakat sorun ortadan kalkmıyor, Uçar'ın bu bölgede ofis açması AK Parti Ereğli teşkilatının ve adaylarının dışlanmasından kaynaklanan kırgınlığı ne ölçüde kaldırabilir. Elbette aday adaylığı başvurusunda bulunanlar seçim çalışmalarına katılacaktır, mevcut adaylara destek verecektir ama Ereğli'den aday adayları için sahaya çıkmaya hazırlanan partililer üstlerindeki gönülsüzlüğü ne ölçüde atabilecek?
***
Millet ittifakı içinde güzel bir atmosfer var herkes seçim başarısından emin. Yüzler gülüyor, ittifak partileri birbirlerine zeytin dalları uzatıyor.
Ama biliyorsunuz korku filmleri de genelde güneşli bir sabah günü, yemyeşil, pırıl pırıl kasabalarda başlar. Bazı şeyleri bu ittifak olgusunun doğası gereği kabul edip görmezden gelmek daha mı yararlı olur diye geliyor akla. Millet ittifakının oy geçişkenliği Cumhur İttifakına göre daha sınırlı. Fakat soğuk savaş döneminden kalma, hasım siyasal hareketler olarak bilinen gruplar iş ikinci tura kalırsa, bugünkü kol kola ittifak manzarasını koruyabilir mi? Tabanlar ve genel merkezler arasında sıkıntı yaşanması ihtimali yok mu?
Kör noktalar bitmez. Hele de ilk kez denenecek bir seçim modelinde. Bu modelde sıfır baraj olduğu öne sürülüyor. O zaman neden siyasi partiler güçlü oldukları yerlerden bile ittifak kurmadan vekil çıkaramıyor? Mecbur mu siyasi partiler ittifaklardan birinin içinde bulunmaya?
Hem madem sıfır baraj durumuna gelindi, hala o çok şikayet edilen barajı kaldırmak daha doğru olmaz mı acaba?
Bunca kör nokta arasında, gerçek olarak kabul edebildiğimiz ne kadar az veri olduğunun bilmem farkında mısınız?
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com