![SON HAFTA...](https://www.degisimmedya.com/image/editor/3437_huseyin-aksakalim.jpg)
SON HAFTA...
19 Haziran 2018 09:06:28
Bu hafta sonu, yani Pazar günü, yani 24 Haziran'da sandığa gidecek, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimi için oy kullanacağız.
Bayramın araya girmesiyle gündemde değerlendirilmesi gereken konular birikti. Partilerin ve cumhurbaşkanı adaylarının performansları, adayların gafları veya gaf yakıştırmaları, seçimde aday olmadığı halde sahaya inen partililer falan değerlendirmeyi hak ediyor.
Ayrıca seçim sonucuna ilişkin bir tahmin yapmak da lazım. Bu konudaki tahminlerin subjektif olmaktan kurtulamayacağını baştan belirtmek gerek. Zira tahminler ve anket açıklamaları birbirinden öyle radikal farklar içeriyor ki bunların büyük oranda sonucu kestirmekten ziyade yönlendirme amacı taşıdığını düşünmemek elde değil.
DEMİRTAŞ VE REİS
CHP Birinci Sıra Milletvekili Adayı Ünal Demirtaş'ın "Cumhurbaşkanı oyunu reise verenlerin de vekil oyunu muhalefete verebileceği" içeriği taşıyan ünlü görüntüsünden başlayalım.
Bunun üzerine gereksiz bir yaygara koptu. Bu ifade aynı zamanda oyunu muhalif vekil adaylarına verecek kişilerin cumhurbaşkanı olarak mevcut cumhurbaşkanına oy verebileceğini de içeriyor. Buradan muhalefet görüşüne bir "İhanet" çıkarma çabası abesle iştigal. Zira Cumhur İttifakı içinde bu durumun alası var. MHP'liler oyunu AK Parti cumhurbaşkanı adayına ver ama vekil oyunu biz istiyoruz demiyor mu?
Ayrıca, bu haberin yapılmasının aynı zamanda Demirtaş için pozitif bir yönü de var. Anlaşılan gerçek bir eleştiri bulunamıyor ki böylesi ucuz yakıştırmalara muhatap oluyor. Siyasi pozisyonunu kullanarak yakınlarını işe yerleştirdiği söylenmiyor mesela. Kamudan siyasi pozisyonu vasıtasıyla sahibi bulunduğu şirkete avantalı ihaleler aldığını söyleyen yok mesela. Görevini yapan trafik polisine "Sen de kim oluyorsun" demek suretiyle kibir gösterisi yaptığı vaki değil mesela... Adaylık için rakipleri ve yakın akraba çevresine en akla hayale gelmedik yakıştırmalar ve özel bazı operasyonlar yaptığına ilişkin suçlamalar da yok.
Bunların muhatapları başka siyasilerken, Demirtaş'ın seçim çalışması sırasında söylediği bir laf gündem oldu. Vekil, oyunu rakip cumhurbaşkanı adayına vereceğini alenen beyan eden bir vatandaşı hasım yerine koymak yerine, "yerli aday" söylemini kullanarak kendisine oy istiyor.
Bizim vatandaşımız kapısına gelen siyasinin gönlünün kırık gitmesini istemez. Siyasi de seçmenin kendisine öyle veya böyle gönül koymasını istemez. Konu bir "İnşallah" ile bağlandı mı, her ikisi de diğerinin ne düşündüğünü bilir ama kimsenin kalbi kırılmamış olur. Her iki taraf için zarar yok halidir bu sonuç.
İyi ki Vekil, "Git işine" diye başlayan bir tirad yapmamış. Böyle yapsaydı kınanacak bir davranış yapmış olurdu.
ERDOĞAN VE AKŞENER
İYİ parti Lideri ve Cumhurbaşkanı Adayı Meral Akşener Ereğli'ye geldi. Bu dönemde Ereğli'ye gelip selam veren ikinci cumhurbaşkanı adayı oldu kendileri...
İlk gelen AK Parti Adayı ve mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğan idi. Ereğli-Alaplı bölgesinden vekil adayı gösterilmemesinin yarattığı hayal kırıklığını aşmak için, "Ben sizin vekilinizim" cümlesini kullandı. Aslında bu listede bölgeden bir aday bulunmaması sonucunu değiştirmiyor. Kendisi Ereğli'nin sorunlarının çözümüne yönelik net mesajlar vermediğinden, bir gün öncekinden daha ümitvar bir durumda olduğumuzu söylemek zor. Hem AK Parti olsun, CHP veya diğer muhalefet partileri olsun, adaylara çoğu kişi sadece telefon mesafesindeyken, Erdoğan'a ulaşabilmek için devasa bir güvenlik çemberi ve politik merhaleleri aşma mecburiyeti var. Erdoğan'ın "Sizin Vekilinizim" söylemi, aynı zamanda bölgede hayal kırıklığı yaratan tercihlerin "Hata" olduğunun itirafı gibi...
Sonra da İyi Parti cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener geldi. Akşener'in sahilde bulunan amfitiyatroda gerçekleştirdiği buluşmanın yeri de zamanı da sorgulanabilir. Zira Amfitiyatro dediğiniz alan büyük bir alan değil. Üstelik bayramın ikinci günü yarı yarıya boş bir ilçe merkezinde cumhurbaşkanı adayının gelmesi, istenilen neticeyi ne ölçüde doğurur tartışmalı.
Akşener'in kürsü hakimiyetine diyecek bir şey yok. Tartışmasız bir argüman, "İşler iyiydi de niye seçim yapıyoruz, eğer işler kötüyse demek ki hata sizde, niye size oy verelim" veciz sözleriyle ifade ettiklerine iktidar cenahının net bir cevap vermesi gerekir.
NETİCE...
Cumhur İttifakı adayları, en fazla seçmenin yaşadığı Ereğli-Alaplı bölgesinde daha çok vakit geçiriyor. Bu durumun, bu bölgede millet ittifakının daha rahat olduğu gibi bir kanaat oluşturuyor. Ama peşin hükümlü de olmamak gerek.
Kimisi işi ilk turda iktidar grubu lehine biter diyor. Kimisi ise ilk turda meclis çoğunluğunu muhalefetin elde edeceğini, cumhurbaşkanlığı seçiminin ise ikinci turda belirleneceğini söylüyor.
Seçimler hep şaşırtıcı sonuçlara gebedir. Bu yüzden kesin ifadelerden kaçınmakta yarar var. Bu satırların yazarının görüşü olarak, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turda bitmeyeceği söylenebilir. Meclis çoğunluğunun iki ittifak arasında nasıl bölüneceği konusunda ise, kimin önde tamamlayacağının belli olmayacağı, çünkü oyların birbirine hayli yakın olduğu ifade edilebilir.
Zonguldak'ta ne olur konusuna gelince, yine iki ittifakın oylarının birbirine yakın olacağı, hangisinin önde tamamlayacağının belli olmayacağı söylenebilir. İki ittifak arasında vekil dağılımı rakamsal olarak önceki gibi olur ama hangi ittifakın birinci olacağını kestiremiyoruz daha.
Fakat sonuç 3-2 olursa, (hangisinin lehine olursa olsun) ittifakların büyük ortakları dışındaki partilerin vekil çıkarma ihtimali daha zor. Öte yandan sonuç 4-1 olursa, o zaman ufak ortaklardan birisi rahatça vekil çıkarabilir. O zaman da 3-1-1 şeklinde gerçekleşir ama bu da öyle kolay bir seçenek değil.
Ancak belirtildiği üzere neticeyi kestirmek zor. Zaten bu aşamada netice tahmini doğru da değil. Şunu düşünmenizi öneririm. Kafanızdaki şablonun dışında bir netice niye olmasın?
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com