KABİNE...
12 Temmuz 2018 09:39:40
Cumhurbaşkanıartık alıştırılmaya çalışıldığımız haliyle Devlet BaşkanıRecep Tayyip Erdoğan yeni bakanlar kurulunuyani kabineyiaçıkladı.
Doğrusu özellikle ekonomi ile ilgili bakanların yerlerinde kalacağını, diğerlerinde önemli oranda değişiklikler yapılacağını tahmin ediyorduk da bu büyüklükte bir değişiklik akla gelmiyordu. Demek önceki kabine son Başbakan Binali Yıldırım'a ait oluyormuş! Bu da yeni kabinede bulunan az sayıda bakanın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından belirlendiğini akla getiriyor.
Özellikle yeni bakanlar hakkında ulusal basında yazılan çizilenler fazlasıyla parlak bir portre çiziyor. Yine de bu kardeşiniz, hem aşırı şüpheci biri olduğu, hem de haberler genelde muhalif kesimlerin 'Havuz Medyası' adı verdiği iktidara yakın yayın kuruluşlarından kaynaklandığından "Başarı kriteri" denilen şeyin sonu bakanlık koltuğunda biten bir merdiven olduğu ön kabulünü sorgulamak zorunda hissediyor kendini.
Bu konuyu dün de yerel siyasetçiler bakımından yazdım. Siyasette çok başarılı olup, arka arkaya kırk kez vekil seçilse de seçildiği bölgede yaprak kımıldamıyor, sürekli göç veriyor, işler bir türlü yürümüyorsa o kişinin "Başarı" dediği şey ancak kendi evine götürebilecekleri ile ilgilidir. Böylesini ebediyen vekil seçsen ne olur, seçmesen ne olur?
Bakanlar için de durum aynı. Geçmiş başarıları dolayısıyla bu görevlere atandıkları söyleniyor kabine üyelerinin. Daha spesifik olmakla birlikte, bugüne kadar yaptıkları görev alanlarında ne kadar innovatif, üretken, verimli oldukları, bakanlık koltuklarında oturuyor olmaları olgusunun kendisinden daha önemlidir mutlaka.
***
Bundan daha önemlisi ise kabine üyelerinin bundan sonra yapacaklarıyla ilgili. Bugün Türkiye'de hükümet üyeleri de dahil olmak üzere sorumluluk alanlarında hiç sorun olmayan bir bakanlık olduğunu öne süremez. Ekonomi deyince, sağlık deyince, eğitim deyince, şehircilik, aile falan deyince hepsinde aşılması gereken sorunlar bir anda doluşuyor insanın gözüne. O halde yeni kabinedeki bakanların bugüne kadarki kariyerlerinde başardıklarını da unutup, bundan sonra karşılarına çıkan yeni problemler karşısında nasıl davranacaklarına odaklanmakta yarar var.
İngiltere'nin eski bahriye bakanlarından John Fisher'in bir göreve atadıklarına ilişkin bir yorumunu çok dikkat çekici bulmuşumdur. Fisher donanmada yetişen hırslı genç subayları, ömrünü denizlerde geçirmiş muhafazakar generallerin üstü olarak tayin eder, bu yüzden de eleştirilirmiş. Hatta aynı sebepten ötürü birçoğu ülkenin güçlü aristokratlarından olan birçok amiralle de husumet içine giriyormuş.
Bir gün Fisher'e niye genç komutanları, tecrübeli olanların üstüne amir olarak atadığını sormuşlar. Donanma Bakanı şu cevabı vermiş:
"Eğer omzu daha kalabalık, yaşlı ve ilişkileri daha sağlam olanları üst görevlere atarsam, bu kişi o makama kendi bireysel özellikleri dolayısıyla getirildiğini düşünecektir. Böyle birinin haliyle o alanda yeni bir şeyler yapmaya gerek olmadığını düşünmesi kaçınılmaz. Oysa genç birini aynı göreve getirdiğimde yanılmadığımı bana ispatlamak isteyecek, bu yüzden aksayan ne varsa düzeltmek, yeni bakış açıları bulmak isteyecektir."
***
Eskiden bakanlar aynı zamandabazı istisnalar haricinde milletvekili de oluyordu. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi ile yürütme arasında bu anlamda önemli bir ayrım var. Bakan olan vekilin TBMM'den istifası gerekiyor.
Bakanların tamamı Cumhurbaşkanıveya devlet başkanıtarafından atanıyor. Yukarıda Fisher örneğiyle ifade edildiği üzere, bunların ne kadarının kişisel meziyetleri dolayısıyla buraya seçildiğini düşündüğü, ne kadarının kendisini oraya atayan iktidar gücünün yanılmadığını ispatlamaya çalışacağını doğru okumamız gerekecek.
Hiçbirine karşı önyargılı olmamak gerek, yine de ister önceki dönemde hükümet üyesi olsunlar, ister ilk kez bu görevlere atanmış olsunlar hepsini dikkatle izleyeceğiz. Çünkü bu görevlerde başarı diye bir şey varsa bir ölçüde kendilerine de ait olacak ama aynı zamanda mensubu bulundukları hükümetin, onları bu göreve atayan Cumhurbaşkanının, hatta Türkiye'nin başarısı olacak.
Yine de başarısızlıklarının sadece kendi sırtlarında duracağı konusunda uyarıda bulunmaktan zarar gelmez herhalde!
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com