Zenginin parası nasıl yoksulun çenesini yorarsa, siyasette neticeye erişenlerin başarısı, siyasetle doğrudan ilişkisi olmayanların çenesini yorar. Her aday için aday adaylığı aşamasında çeşitli tespitler yapıldı. Fakat ortak fikir aynıydı.

Henüz aday adaylığı aşamasındayken, "Halil Posbıyık'ın Swot analizi" başlıklı yazıda, 31 Mart seçimlerinin Karadeniz Ereğli'deki galibi Halil Posbıyık'ın CHP ile en yüksek oyu alabileceğini şöyle ifade etmiştik:

"Halil Posbıyık'ın en güçlü olduğu alan, ilçede ve bölgede isminin tanınırlığı. Kendisi hakkında tanınırlığını arttırmak için ayrı bir PR çalışmasına ihtiyaç duymuyor. Yirmi yıllık bir belediye başkanlığı tecrübesi var. Bazı hizmetlerdeki başarıları—sahil düzenlemesi, festivaller gibi—Ereğli halkı tarafından hala aranıyor, özleniyor. Dahası mevcut belediye yönetimine yönelik alttan alta kaynayan bir hoşnutsuzluk da Posbıyık'ın değirmenine su taşıyor. Posbıyık bir de kaybettiği son seçimde paha biçilmez tecrübeler elde etmiş olmalı. Kendisi de hatalarından ötürü sürekli ve disiplinli bir şekilde özeleştiri yaptığını söylüyor zaten. Bunlar, şu an itibarıyla CHP'nin Posbıyık'la seçime gitmesi halinde en fazla oyu almasını muhtemel kılıyor."

Yazı aday adaylığı döneminde yazıldığından Posbıyık'ın elini zayıflatan unsurlar da sayılıyordu. Bunların çoğu CHP içinde yaşanabilecek sıkıntıları içeriyordu ve parti içindeki çok parçalı yapının yaratabileceği sorunlardı. Posbıyık'ın güçlü olduğu yanlar arasında ise rakip parti, AK Parti'nin içindeki çok parçalı yapıyı lehine çevirebileceği sayılıyordu.

Gerçekten de Halil Posbıyık CHP içinde yaşanabilecek sıkıntıların bir kısmını bertaraf etti veya kendi yanına çekti. Uzun yıllar parti içinde karşı karşıya mücadele ettiği Yaşar Balcı'yı kazanmayı başardı. Kendisine karşıt olan diğer grup ve kişileri de etkisizleştirdi. Bu elbette CHP içindeki sorunların sona erdiği anlamına gelmiyor, ancak şu anki konjonktür, Posbıyık'ın lehine oluştu denilebilir.

Öte yandan Posbıyık, AK Parti içindeki hizipleşme olgusunu da iyi değerlendirdi. AK Partilileri karşısına almayan bir seçim stratejisi izledi. Meclis listesi oluşturulurken, başka partilerde tabanı olan bazı isimleri de aldı. Posbıyık ve kurmayları, Karadeniz Ereğlisi söz konusu olduğunda seçimin gerçek galibidir. Posbıyık'a gönülden inananlarla CHP Eksenli partililerin yüzde yüz özdeş iki küme olduğunu öne sürmek mümkün olmasa da, bu büyüklükte bir ortak paydaya (Yine Halil Posbıyık'ın aday olduğu) 2009 Mahalli İdareler seçimlerinden bu yana tanık olmamıştık.

***

Şunu açıkça ifade etmek gerek. Posbıyık şu anda dikensiz bir gül bahçesinde yürümüyor. Aslında 1994 yılından bu yana hiçbir zaman steril bir ortamda siyaset yapmadığından, bu ortamlar kendisinin doğal yaşam alanına dönüştü. Zaten gülü seven dikenine katlanır değil mi?

Muğlak ifadeler kullanmakla itham edilmemek için, "dikenli gül bahçesi"ni biraz daha netleştirme ihtiyacı var. Mesela, geçmişteki siyasi süreçte kendisine karşı konumlanan partilileri şu anda Posbıyık'ın seçimler esnasında verdiği barış mesajlarının neticesine ilişkin gözünün ucuyla başkanı takip ediyor. Aynı şekilde seçim sürecinde diğer partilerin seçmenlerine yönelik pembe mesajların pazara kadar mı sürdüğü, yoksa köprüden geçene kadar uydurulmuş idare-i maslahat sözleri mi olduğu da merak ediliyor. En azından diğer partilerin tabanları, belediye başkanından partizanca veya yandaşlık mülahazaları içermeyen yeni yaklaşımlar gelir mi diye dikkatini Posbıyık'a vermiş durumda.

Öte yandan Ereğli'nin sorunları malum. Seçim boyu kimin kazanacağı kadar konuşulan bir konu bu. Üniversite, trafik, ulaşım, bayındırlık işleri, istihdam sorunları gibi birçok meselede Posbıyık'ın nasıl bir rol üstleneceği de, bu konuda kamuoyunda oluşan algı da büyük olasılıkla başkanın ilk bir iki ayda izlediği politikalar ve icraatlarıyla netleşecek.

Yine de ara sıra bu satırlarda 'Tacın hayli ağır', 'Asanın yüzeyinin elde tutmak için fazla pürüzlü olduğu"nun yazıldığını hatırlarsınız. Birçok aday için bu doğru da olabilir ama kırk yıla yakın siyaset, yirmi yıl belediye başkanlığı yapan birisinin omuzlarıyla boynunun tacı taşıyacak kadar güçlü, ellerinin dikenli asayı tutabilecek kadar sağlam olduğunu kabul etmek gerekir.

Bakmayın siz seçimden önce yaş ve sağlık ile ilgili alakasız iddialara...

***

Halil Posbıyık büyük ihtimalle bugün (Yani Perşembe günü) itiraz sürecinin sona ermesinin ardından İlçe Seçim Kurulu'ndan mazbatasını alacak.

2014 yılındaki çatışmacı söylemlerin kendisini nereye getirdiğini, 2019 yılındaki kucaklayıcı söylemlerinin ne sonuç verdiğini hepimizden iyi biliyor. Liyakat esaslarına uygun görevlendirmeler konusunda, gerekçesiz atamalar ve yeniden atamalarla akla gelen, kendisinden sonraki 'Fetret Devri'ne göre daha iyi bir geçmişi var. Kimsenin kendisinin belediyecilik tecrübesini sorgulayacak hali yok. Pozitif algılar üretmeyi sağlayacak işaretler, negatif algılara temel olacak gerekçelere galebe çalıyor.

Hem baksanıza, Nevruz geçti, Kış aylarının sonuncusu olan Mart sona erdi. Henüz soğuk olsa da baharın ilk günlerini yaşıyoruz. Yaz ayları, bir ağaca tırmanan gelinciklerin süratini utandıracak bir çabuklukla yaklaşıyor.

İyimser olmamız gerek...