NE YAZAYIM BEN SİZE?
08 Agustos 2019 08:04:49
İki günlük bir mecburi ara yaptık, hemen konular birikmiş. Her biri üzerinde saatlerce kafa patlatsan sonuç alamayacağın, bir neticeye bağlayamayacağın işler. Ne yazayım ben size şimdi?
Ama bir yerden başlamak, hiç başlamamaktan iyidir. Mesela, fındık tarımının taşkömürü üretiminin yerini aldığına dair bir haber vardı. Bir alay kişi bu minvalde konuşturulmuş. Madende iş bulamayanların fındık tarımı yapmaya başladığı ve ekonomiye para girdisi sağladığını falan anlatmışlar.
Tam GMİS ve TTK bir grevin arifesindeyken, böyle saçma sapan, ipe sapa gelmez, akıllara ziyan bir haber niye yapılır? Bir kere fındık üreticisinin meselesi ile taşkömürü üreticisinin meselesi birbirinin ikamesi değildir. Kabuklu fındık çelik sanayisinde koklaşabilir bir yakıt olarak kullanılabiliyor da biz bunu bilmiyorsak başka tabii. Bazı aklı evveller, şu anda fındık üreticisinin 16,5 lira taban fiyatı nedeniyle keyifli olduğunu düşünerek, bunun üzerinden GMİS’e gözdağı vermeye çalışıyor olabilirler ama daha sezon bitmeden bu taban fiyatın gerçekte “Taban” değil de “Tavan” görevi yapacağını unutmasalar iyi olur.
Tam grev arifesinde taşkömürü üretimine nesiller vermiş bir kentin, yitik değerlerini küçümsemeye çalışmak suretiyle, madenci ve onun temsilcisi GMİS’e mevzi kaybettirmek amaçlanıyorsa, bu eylem ancak “İhanet girişimi” olarak değerlendirilebilir.
Zonguldaklı olmak maden işçisinin mücadelesine destek vermektir aynı zamanda. Tersi girişimleri ne kadar verniklerseniz vernikleyin, ne kadar yaldızlarsanız yaldızlayın, altından çıkan pis kokuları görmezden gelemezsiniz. İşte o kadar.
BÜST MESELESİ…
Ereğli Belediyesi’nden bir basın açıklaması şeklinde gönderilmiş bir haber… Usta heykeltıraşlarımızdan biri belediye başkanının büstünü yapmış. Niyet iyi, büst güzel.
Fakat haberin devamında, 2014 yılındaki o kem talihli belediye başkanları anıtına göndermelerde bulunulmuş. O anıtın benzeri—büstsüz olanı— belediyenin girişinde duruyor. İsimler tarihler falan var. Belediye başkanlarının büstü yapılır, anıtı yapılır. Fakat görevdeyken olmaz. Böyle belediye kaynaklarını kullanarak, bir siyasi partiye mal olmuş bir kimliğin ikonlaştırılması yanlış. Ona bakarsan, dünyanın hiçbir devrinde, hiçbir ülkesinde ikonlaştırma girişimlerinin demokrasiye hizmet ettiği vaki değildir. Tam tersi doğrudur.
Bu yüzden diyorum ki, kimse kendisini ve başka birisini ikonlaştırmakla uğraşmasın. İkonize edilmiş kimlikler, bir noktadan sonra halka—daha doğrusu onları seçen seçmenlere— olan borçlarını unutmaya meyillidir. Demokratik toplumlarda bu girişimlerden kar etmiş bir siyasi daha görülmemiştir; övgüler çoğu zaman övülene zarar verirler.
FESTİVALİN ARDINDAN ETKİNLİĞİNİN ARDINDAN ETKİNLİĞİ…
Önce festival tanıtım toplantısı vardı.
Gün geldi üç gün boyunca Karadeniz Ereğli Uluslararası Sevgi Barış Dostluk Kültür ve Sanat Festivali’ni yaşadık. Sıkıntıları görmezden geldik, zira sıkıntılar da eğlencenin kardeşidir. Güzelliklere odaklanmak dururken sıkıntılara odaklanmaktan kimsenin eline bir şey geçmezdi zaten.
Sonra bir de festivalin ardından etkinliği çıktı. Yahu enerjinizi hep aynı şeye odaklamasanız olmuyor mu? Sırada ne var? Festivalin ardından etkinliğinin ardından etkinliği mi? Ondan sonra da 22. Festivalin öncesinin öncesinde etkinliği mi yapılacak?
Kaç metreküp, kaç ton, kaç metrekare asfalt dökülmüş, trafik meselesi ne olmuş, kent meydanı, belediye binasının restorasyonu falan gibi konularda açıklamalar bekliyoruz. Onu da işi fazla sulandırmadan yapmalılar ama…
ERDEMİR İLE İLİŞKİLER…
Kurumlar arasındaki görüş ayrılıklarının basın üzerinden tartışılmasına pek sıcak bakanlardan olmadım hiç. Zira netice böyle alınmıyor; maksat üzüm yemekse bağcıyı dövmeye gerek yok. Randevu alıp gider görüşürsün. Ha, belediyenin de aralarında bulunduğu randevu talebine pek de sıcak bakılmamış gibi görünüyor, orası başka.
Yine de netice yolun kendisinden daha önemlidir. Şu anda belediye başkanının Özel Endüstri Bölgesi ve Erdemir Plajı’na dair görüşlerini biliyoruz. Erdemir’in bu konuda ne dediğini, diyeceğini bilmioruz. Tahmin edebiliyoruz sadece. Cevap gelmezse, sükut ikrardan gelir diye mi anlayalım?
Demek ki bir cevaba ihtiyaç var…
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com