Bizi biz yapan gerçek sevgiler
13 Subat 2012 12:31:32
14 şubat Sevgiler Gününde ; Denizi içerken maviler takıldı boğazıma, karaya vuran balık gibi çırpınıyorum. Yeşil gözlerini özlüyorum diye başlarız yazmaya veya söze.
Neden artık sevgililer eskisi gibi değil, yeni bir yerlere gittiğimizde neden unutulur sevdiklerimiz, aklımıza gelmezler, iki güzel yaldızlı söz ve eğlence olunca, bu mudur yürekten gelen sevgimiz, neden sevgi her an bizim içimizde değil? Neden o an çabuk unutabiliyoruz…
Bazen kendimi de sorguluyorum, duygudaşlık yapıyorum. Senin sevgin de böyle mi diye. Aldığım cevap, “Hayır” oluyor. Benim yüreğim her zaman sever, hangi şartlarda olursa olsun, her zaman sever ve geçici de olsa, asla unutmaz…
Siz de sevdiklerinizle, dostlarınızla veya eşinizle böyle misiniz? Diye sorsam… Arkadaşlık, dostluk, aile adına doğru veya yanlış yaptığımız her şey de,
karşımızdakinin sevgimizi yitirme çabasına hayret ediyorum. Dün başka, bu gün başka, gel-git’ lere şaşırıyorum. Nasıl hemen unutulur bir insan diye içten içe düşünüyorum. Ve kendimce mantıklı bir cevabını bulamıyorum…
Bu düşünceler benim, sadece etrafıma baktığımda, o şaşaalı, lüks caddelerde dalgın dalgın gezerken aniden bir çelme yiyorum, sendeliyorum, kafama darbe alıyorum, tam yere düşmek üzereyken vitrin camına yaslanıyorum.
Başımı eğip yürüyorum. Bir pardon, özür dilerim bekliyorum belki de bana o çelmeyi atan kişiden. Ama yaşam tarzımız, çevremiz, kültür farklımız belki de sevgi anlayışımız. Ne bileyim içimde cevabını bulamıyorum işte…
Sonra ne oluyor? Hiçbir şey...
Yine aynı çark dönmeye başlıyor, bir sonraki, başka yeni geziler, yeni veya eski dostlar, yeni eğlenceler buluncaya kadar…
Bir sonra ki gün sarhoşluğum geçiyor ayılıyorum. Aklım başıma geliyor. Hep içimizde var olan, Afacan bir çocuk gibi hayellere dalıyorum. O an unuttuğumuz sevgilerimizi. Yok olduğunda da bizi üzen, binlerce hayali düşlerİ, bizi pişmanlığa sürükleyen, bulduğumuzda ise bizi biz yapan gerçek sevgilerimize sahip çıkma güdüsü ile sarılıyorum yeniden hayata.
Sevgililer günün kutlu olsun birtanem.
Neden artık sevgililer eskisi gibi değil, yeni bir yerlere gittiğimizde neden unutulur sevdiklerimiz, aklımıza gelmezler, iki güzel yaldızlı söz ve eğlence olunca, bu mudur yürekten gelen sevgimiz, neden sevgi her an bizim içimizde değil? Neden o an çabuk unutabiliyoruz…
Bazen kendimi de sorguluyorum, duygudaşlık yapıyorum. Senin sevgin de böyle mi diye. Aldığım cevap, “Hayır” oluyor. Benim yüreğim her zaman sever, hangi şartlarda olursa olsun, her zaman sever ve geçici de olsa, asla unutmaz…
Siz de sevdiklerinizle, dostlarınızla veya eşinizle böyle misiniz? Diye sorsam… Arkadaşlık, dostluk, aile adına doğru veya yanlış yaptığımız her şey de,
karşımızdakinin sevgimizi yitirme çabasına hayret ediyorum. Dün başka, bu gün başka, gel-git’ lere şaşırıyorum. Nasıl hemen unutulur bir insan diye içten içe düşünüyorum. Ve kendimce mantıklı bir cevabını bulamıyorum…
Bu düşünceler benim, sadece etrafıma baktığımda, o şaşaalı, lüks caddelerde dalgın dalgın gezerken aniden bir çelme yiyorum, sendeliyorum, kafama darbe alıyorum, tam yere düşmek üzereyken vitrin camına yaslanıyorum.
Başımı eğip yürüyorum. Bir pardon, özür dilerim bekliyorum belki de bana o çelmeyi atan kişiden. Ama yaşam tarzımız, çevremiz, kültür farklımız belki de sevgi anlayışımız. Ne bileyim içimde cevabını bulamıyorum işte…
Sonra ne oluyor? Hiçbir şey...
Yine aynı çark dönmeye başlıyor, bir sonraki, başka yeni geziler, yeni veya eski dostlar, yeni eğlenceler buluncaya kadar…
Bir sonra ki gün sarhoşluğum geçiyor ayılıyorum. Aklım başıma geliyor. Hep içimizde var olan, Afacan bir çocuk gibi hayellere dalıyorum. O an unuttuğumuz sevgilerimizi. Yok olduğunda da bizi üzen, binlerce hayali düşlerİ, bizi pişmanlığa sürükleyen, bulduğumuzda ise bizi biz yapan gerçek sevgilerimize sahip çıkma güdüsü ile sarılıyorum yeniden hayata.
Sevgililer günün kutlu olsun birtanem.
Bu Yazı Toplam 843 Defa Okunmuştur
ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış
Diğer Yazıları
Köşe Yazarlarımız
© degisimmedya.com |
İletişim Bilgileri |
Künye |
İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın |
Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. |
Tel : 0 372 322 27 30 E-posta: info@degisimmedya.com |