DÖNÜŞÜM DİYETİ&RAMAZAN
15 Temmuz 2012 12:44:49
Simge Çıtak, diyet uzmanı.
Dönüşüm Diyeti adlı çıkan son kitabı ile konuk olduğu bir programda rastlıyorum kendisine.
Konuşulanlar hep aynı gibi görünse de kişiyi kendine dönüştürecek türden.
Kendinize bilgi mi yoksa eylemi mi alacaksınız içinden, malum seçim karşıtı bir durum.
Önümüz ramazan.
Oruç tutanların beslenmelerine ne şekilde dikkat edeceğine dair her yılki örneklerin bir benzeri.
Geçen, ondan önceki ve geçmiş yıllar yediklerimiz, içtiklerimiz aynı değil miydi?
Büyük savaşları kendimiz yaratarak ?mış ?miş sonuçları ile kapı çaldığımız yerler diyet uzmanları eşittir dost kavramlarını, kazanmak oldu çıktı.
Geldiğimiz noktaların önemli bir bölümü bu.
Kalbimiz, şekerimiz, tansiyon, kolesterolümüz vs. bunlar bir günde olmuyorsa, neden yeterli ve dengeli olmalı bir türlü öğrenme yanlısı değiliz.
Gece bayram gündüz bayram yiyerek içerek geçen yıllar.
Sona gelmek, acı, hüsran, durup bir başına düşünmek, beyni kendi rolünden çıkarıp, istemediği role geçirmek bizim suçumuz değil de kimin suçu.
Yapamadık. Diyet değildi adı.
Boş, geniş zamanları yemeğe döndürdük.
Renkli yelpazesi ile muhteşem davetiye çıkaran o koca marketleri yok saydık çoğumuz.
Rahat davrandık.
Sorun ne olursa olsun her bireyin kapısı bir doktora düştüğünde, ilaçtan önce en az 10 kilo vereceksiniz sözüne ne kadar da alıştık.
Ne kadar hareketsiz kalmışız. 1 km bile yürümeyi terk etmişiz kendimizden.
Lüks araçlar, toprağa enerji aktarımı yapmamak.
İşte bir anakent örneği ve kontrolsüz insan yapısında kadın-erkek modelleri ile bir toplum olduk. Ülke olduk, hem de endomik bir ülke.
Bir hastalığın % 5?ten fazlası endomik ülke demek.
Birçok hastalık da endomik ülke olduğumuz gibi (ör: troid) obez-kilo adına hızlı bir yol alış her gün karşımızda.
Şok diyetlerin bedene 2 kilo yüklemekten başka hiçbir şeye yaramadığını söyleyen uzmanlar haklı.
Uygulamayın.
Kimseye gücünüzü vermemelisiniz.
Kendiniz yiyeceklerle ilgili bilgi sahibi olmalısınız.
Siz kendi kontrolünüzü başkasının eline vermemelisiniz.
Bir kebap kokusuna kızmayan beslenme diyet uzmanı, program sunucusunun lezzet havasını pasta, çikolata, börek ile tamamlarken?
Diyet uzmanı ise coğrafyamızda olan yiyeceklerin güzelliğini, çeşitliliği ve kebap yemeye karşı olmadığını açıklıyor.
İnsan istediğini yiyerek zayıflayabilir sözü hep raflarda gibi yaşıyoruz.
Orta ikinci sınıf ev yönetimi beslenme dersimizin dönem ödevi, Bazal Metabolizma idi. Kütüphaneye koştuğum o yağmurlu hafta sonunu hatırladım birden.
Bazal metabolizmanızı ölçtürmeniz kilo vermeyi isteyenler için çok önemli.
Yatar pozisyonunda ağzınızdan oksijen ile ölçülen bazal metabolizma en doğru ölçüm şekli. Makinelere güvenmeyin.
Hepimiz birlikte kandırılıyoruz belki de.
Östrojen hormonu azalmasıyla kadında yağlanma fazlalaşıyor.
Emekli olmak, hareket azlığı, misafirlik birçok etken var.
..insanlar kilo, sağlık sorunu yaşamadan diyetisyenlere düşen asıl görevin ?koruyucu hekimlik? olduğunu savunuyor. Sigortanın da, Diyetisyenlik bölümünün olması gerektiği ve bu durumun onların da işine gelmesi lazım diyor, doğru.
Şeker, kalp gibi hastalıklara meydan vermemiş oluruz.
Birçok bölüm sigorta bağlantılı olurken, diyetisyen bölümü eksik.
Birçok insan hasta olmadan desteklenmiş olurdu.
Doktor kilo ver dedi, halam telefon etti. Kayseri?den. Dediklerime uydu 10 kilo verdi, peşinden annem aradı..
..bir kepçe mantı; 2 ekmek, bir porsiyon et hakkıymış.
Tam buğday, tam tahıl ekmeği yiyen uzmanın kendisi.
Beyaz ekmekte artık kepek oranı artırıldı, pidede de uygulanacağı ve obez neslin önüne geçilmiş olacağı müjdesi uzmandan.
Grissini peynir, çubuk, karpuz yiyebilirsiniz.
Metabolizmanız çok iyi çalışıyor, eritiyor olabilir.
Ne çok diyet, ne çok reklam, ne çok ürün gıdaya dair.
Marketlerden vazgeçin, temel ihtiyaçlarınız bir yana.
Dört zeytin bir yemek kaşığı zeytinyağına eşit.
Eşitlik uğruna çabalarımız.
Bilmeden, aklımıza gelmeden yıllarca yediğimiz, içtiğimiz neşeli öğünlerin dönüşüm tablosunda dost oluyoruz.
Kimler mi?
Diyet uzmanları.
Şöyle bir hafta yediğimizi, içtiğimizi yazarak başlanıyormuş da zayıflamaya, kimse yapmaz.
Toplum olarak belli ölçüt yanların aksini disiplinle eyleme geçirenler bir elin on parmağında sayılır halde.
Sıfır bedende olan kendim, bir kortizonlu iğne sonucu tam beş kilo aldırdı.
Tuhaf bir iştah açılım dengesizliği, şimdi nasıl bir denge kavramı uygulayacağım bilmiyorum. Yolumuz uzmana düştü şimdiden.
Oto kontrol bazen elinizden kayabilen, tutulamayan olabiliyormuş.
Pazar kahvaltı sonrası early grey çay keyfimin yanına tam çikolata tercih edecekken, kuru kayısı bilinçaltımda uzmanlardan kalma.
Ben de öyle yaptım.
Sadece iki tane kâfi geldi.
Daha dün plaj keyfi yaşayan dostlarımla mini bir yaz parti akşamındayız.
Türk kadınlarının görselliğinden bahsettiler.
Lütfen ya zayıflasınlar ya da belli beden üzeri mayo, bikini üretilmesin, yasaklansın diye yakınıp durdular. Moda eğitimi almış olmanın ya da farklı bir kozmik pencere bakışım ile şaşkın ve gergin bir hal içine girdim.
Olmaz dedim, olamaz hatta.
Kimsenin yaşamda mutlu olma hakkı elinden alınmaz.
İnsanın doğumla kazandığı en vazgeçilmez hak mutlu olmak, mutluluktur.
İnsan haklarının en başında gelir.
İnsanların mutlu olma hakkına müdahale edilemez.
Mutluluğun sonu yok çünkü.
Plajda güneşlenen kilolu, bikini-mayolu bir kadına gidin ve sorun, cevabında.
Ben şimdi mutluyum, tamam mı?
Siz de dersiniz ki: tamam!
Eldeki mutluluk, daldaki mutluluktan iyidir.
Kaldı ki üretici, pazarlayan, modelist-stilistlere saygısızlık bu.
Bir şekilde dönüşüm tablosu.
Uzman diyetisyen Çıtak ise yediklerimizi dönüştürerek zayıflayacağımızı iddia edenlerden. Ben inanmam.
Bilirim ki, yol kendi yolum, kendi kararım.
Kitap okumakla olmuyor öyle, iş eylemde değilse söyleyin nerede?
500gr. Antep fıstıklı-sade dondurma alıp uzun yaz geceleri tüketmeye devam edin bence,
..içine gündüzleri kebap da dahil!
O sizin kendinize verdiğiniz ödül.
Seçimler işte, ne farklı oyunlar, beyni aldatan türden.
Suçu, suçluyu vücudun endorfin bölümüne mi atsak da ya kurtulsak ya da bir çıkış yolu bulsak.
Ortak çağrınız bol sulu gıdalar, sağlıklı besinler olsun. Ve hepinize şimdiden hayırlı bir ramazan dileklerimle..
Dönüşüm Diyeti adlı çıkan son kitabı ile konuk olduğu bir programda rastlıyorum kendisine.
Konuşulanlar hep aynı gibi görünse de kişiyi kendine dönüştürecek türden.
Kendinize bilgi mi yoksa eylemi mi alacaksınız içinden, malum seçim karşıtı bir durum.
Önümüz ramazan.
Oruç tutanların beslenmelerine ne şekilde dikkat edeceğine dair her yılki örneklerin bir benzeri.
Geçen, ondan önceki ve geçmiş yıllar yediklerimiz, içtiklerimiz aynı değil miydi?
Büyük savaşları kendimiz yaratarak ?mış ?miş sonuçları ile kapı çaldığımız yerler diyet uzmanları eşittir dost kavramlarını, kazanmak oldu çıktı.
Geldiğimiz noktaların önemli bir bölümü bu.
Kalbimiz, şekerimiz, tansiyon, kolesterolümüz vs. bunlar bir günde olmuyorsa, neden yeterli ve dengeli olmalı bir türlü öğrenme yanlısı değiliz.
Gece bayram gündüz bayram yiyerek içerek geçen yıllar.
Sona gelmek, acı, hüsran, durup bir başına düşünmek, beyni kendi rolünden çıkarıp, istemediği role geçirmek bizim suçumuz değil de kimin suçu.
Yapamadık. Diyet değildi adı.
Boş, geniş zamanları yemeğe döndürdük.
Renkli yelpazesi ile muhteşem davetiye çıkaran o koca marketleri yok saydık çoğumuz.
Rahat davrandık.
Sorun ne olursa olsun her bireyin kapısı bir doktora düştüğünde, ilaçtan önce en az 10 kilo vereceksiniz sözüne ne kadar da alıştık.
Ne kadar hareketsiz kalmışız. 1 km bile yürümeyi terk etmişiz kendimizden.
Lüks araçlar, toprağa enerji aktarımı yapmamak.
İşte bir anakent örneği ve kontrolsüz insan yapısında kadın-erkek modelleri ile bir toplum olduk. Ülke olduk, hem de endomik bir ülke.
Bir hastalığın % 5?ten fazlası endomik ülke demek.
Birçok hastalık da endomik ülke olduğumuz gibi (ör: troid) obez-kilo adına hızlı bir yol alış her gün karşımızda.
Şok diyetlerin bedene 2 kilo yüklemekten başka hiçbir şeye yaramadığını söyleyen uzmanlar haklı.
Uygulamayın.
Kimseye gücünüzü vermemelisiniz.
Kendiniz yiyeceklerle ilgili bilgi sahibi olmalısınız.
Siz kendi kontrolünüzü başkasının eline vermemelisiniz.
Bir kebap kokusuna kızmayan beslenme diyet uzmanı, program sunucusunun lezzet havasını pasta, çikolata, börek ile tamamlarken?
Diyet uzmanı ise coğrafyamızda olan yiyeceklerin güzelliğini, çeşitliliği ve kebap yemeye karşı olmadığını açıklıyor.
İnsan istediğini yiyerek zayıflayabilir sözü hep raflarda gibi yaşıyoruz.
Orta ikinci sınıf ev yönetimi beslenme dersimizin dönem ödevi, Bazal Metabolizma idi. Kütüphaneye koştuğum o yağmurlu hafta sonunu hatırladım birden.
Bazal metabolizmanızı ölçtürmeniz kilo vermeyi isteyenler için çok önemli.
Yatar pozisyonunda ağzınızdan oksijen ile ölçülen bazal metabolizma en doğru ölçüm şekli. Makinelere güvenmeyin.
Hepimiz birlikte kandırılıyoruz belki de.
Östrojen hormonu azalmasıyla kadında yağlanma fazlalaşıyor.
Emekli olmak, hareket azlığı, misafirlik birçok etken var.
..insanlar kilo, sağlık sorunu yaşamadan diyetisyenlere düşen asıl görevin ?koruyucu hekimlik? olduğunu savunuyor. Sigortanın da, Diyetisyenlik bölümünün olması gerektiği ve bu durumun onların da işine gelmesi lazım diyor, doğru.
Şeker, kalp gibi hastalıklara meydan vermemiş oluruz.
Birçok bölüm sigorta bağlantılı olurken, diyetisyen bölümü eksik.
Birçok insan hasta olmadan desteklenmiş olurdu.
Doktor kilo ver dedi, halam telefon etti. Kayseri?den. Dediklerime uydu 10 kilo verdi, peşinden annem aradı..
..bir kepçe mantı; 2 ekmek, bir porsiyon et hakkıymış.
Tam buğday, tam tahıl ekmeği yiyen uzmanın kendisi.
Beyaz ekmekte artık kepek oranı artırıldı, pidede de uygulanacağı ve obez neslin önüne geçilmiş olacağı müjdesi uzmandan.
Grissini peynir, çubuk, karpuz yiyebilirsiniz.
Metabolizmanız çok iyi çalışıyor, eritiyor olabilir.
Ne çok diyet, ne çok reklam, ne çok ürün gıdaya dair.
Marketlerden vazgeçin, temel ihtiyaçlarınız bir yana.
Dört zeytin bir yemek kaşığı zeytinyağına eşit.
Eşitlik uğruna çabalarımız.
Bilmeden, aklımıza gelmeden yıllarca yediğimiz, içtiğimiz neşeli öğünlerin dönüşüm tablosunda dost oluyoruz.
Kimler mi?
Diyet uzmanları.
Şöyle bir hafta yediğimizi, içtiğimizi yazarak başlanıyormuş da zayıflamaya, kimse yapmaz.
Toplum olarak belli ölçüt yanların aksini disiplinle eyleme geçirenler bir elin on parmağında sayılır halde.
Sıfır bedende olan kendim, bir kortizonlu iğne sonucu tam beş kilo aldırdı.
Tuhaf bir iştah açılım dengesizliği, şimdi nasıl bir denge kavramı uygulayacağım bilmiyorum. Yolumuz uzmana düştü şimdiden.
Oto kontrol bazen elinizden kayabilen, tutulamayan olabiliyormuş.
Pazar kahvaltı sonrası early grey çay keyfimin yanına tam çikolata tercih edecekken, kuru kayısı bilinçaltımda uzmanlardan kalma.
Ben de öyle yaptım.
Sadece iki tane kâfi geldi.
Daha dün plaj keyfi yaşayan dostlarımla mini bir yaz parti akşamındayız.
Türk kadınlarının görselliğinden bahsettiler.
Lütfen ya zayıflasınlar ya da belli beden üzeri mayo, bikini üretilmesin, yasaklansın diye yakınıp durdular. Moda eğitimi almış olmanın ya da farklı bir kozmik pencere bakışım ile şaşkın ve gergin bir hal içine girdim.
Olmaz dedim, olamaz hatta.
Kimsenin yaşamda mutlu olma hakkı elinden alınmaz.
İnsanın doğumla kazandığı en vazgeçilmez hak mutlu olmak, mutluluktur.
İnsan haklarının en başında gelir.
İnsanların mutlu olma hakkına müdahale edilemez.
Mutluluğun sonu yok çünkü.
Plajda güneşlenen kilolu, bikini-mayolu bir kadına gidin ve sorun, cevabında.
Ben şimdi mutluyum, tamam mı?
Siz de dersiniz ki: tamam!
Eldeki mutluluk, daldaki mutluluktan iyidir.
Kaldı ki üretici, pazarlayan, modelist-stilistlere saygısızlık bu.
Bir şekilde dönüşüm tablosu.
Uzman diyetisyen Çıtak ise yediklerimizi dönüştürerek zayıflayacağımızı iddia edenlerden. Ben inanmam.
Bilirim ki, yol kendi yolum, kendi kararım.
Kitap okumakla olmuyor öyle, iş eylemde değilse söyleyin nerede?
500gr. Antep fıstıklı-sade dondurma alıp uzun yaz geceleri tüketmeye devam edin bence,
..içine gündüzleri kebap da dahil!
O sizin kendinize verdiğiniz ödül.
Seçimler işte, ne farklı oyunlar, beyni aldatan türden.
Suçu, suçluyu vücudun endorfin bölümüne mi atsak da ya kurtulsak ya da bir çıkış yolu bulsak.
Ortak çağrınız bol sulu gıdalar, sağlıklı besinler olsun. Ve hepinize şimdiden hayırlı bir ramazan dileklerimle..
Bu Yazı Toplam 1465 Defa Okunmuştur
ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
13 yıl önce
SEVGİLİ KUZEN EPEY ZAMAN GÖRÜŞEMEDİK GEÇEN GÜN MESAJINI GÖRDÜM ÇOK SEVINDİM FACEDE GÖREMEYİNCE ARAŞTIRDIM BUGÜN BURADA KÖŞE YAZILARINA RASTLADIM SEVGİLER GİRESUN EKSPRES GAZETESİNE DE YAZARSAN SEVİNİRİM MİSAFİR KALEM ADI ALTINDA SENİ GİRESUN DA DA İNTERNET SAYFALARINDA SESİNİ DUYURMUŞ OLURUM SENİN GİBİ SÜPER YETENEK BİR KUZENİM OLDUĞU İÇİN ÖVÜNÜYORUM SEVGİLYE KAL DOTÇA KAL SELAMLAR
- s.
- 1
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com