Bayramın Manevi Sırrına Erenler
06 Eylül 2010 12:04:00
Bayramda malından- zenginliğinden Fakir-dul-yetim ve borçluların borcunu vermedikçe bayramın manevi nurundan, sevabından faydalanamazsın Zenginlik verdikçe çoğalır, vermesen azalır. Ne mutlu bu manevi sırra erenlere onlar Allahın sevgili kullarıdır.
Bayramın manevi yaşantısı:
Bayramlar, büyüklerimize saygının ve küçüklerimize sevgi, merhamet ve şefkatin öğretildiği ve bizatihi yaşandığı coşkulu zamanlardır. Müslüman kültüründe kolektif ahlâk anlayışı, çocukların anne ve babalarına müteşekkir ve saygılı olmalarını zorunlu kılar. Eğer bayramlarımız gereği gibi değerlendirilmezse, evvela ailede meydana gelecek bu savrulma, içeriden bu kuruma büyük zarar verecektir. Manevi değer yargılarının askıya alındığı bütün toplumlarda, ailenin iki temel direği olan anne ve babaya karşı saygı ve sevgi bağları zayıflayacaktır. Bununla da kalmayacak, karşılıklı sevgi ve saygı bağlarının koptuğu bir aile ortamında, anne ve baba çocuklarına yabancılaşır; çocuklar da anne ve babalarına yabancılaşır. Böylesi sonuçların ortaya çıkmasını, akrabalarla olan ilişkilerin kopmasını istemiyorsak, hele hele çocuklarımızın dini ve millî kimliklerinin zarar görmesini hiç istemiyorsak, mümkün olduğu sürece dini bayramlarımızı bütün aile bireyleriyle birlikte kutlamamız gerekir. Böylece çocuklarımıza bayram coşkusunu yaşatmak suretiyle onların tarihine, kültürüne, değerlerine, milletine, medeniyet ve dinine yabancılaşmamasını sağlamış oluruz.
Bayramlar sosyal boyutu olan tarihi günlerdir. Aynı zamanda bayramlar, barış günleri olup kardeşliğin ve dostluğun zirveye çıktığı günlerdir. Bayramlar, birbirine küs ve dargın olan kimselerin barıştırılması için de iyi bir fırsattır. O halde, bayramların manevi zenginliğinden ve gönülleri yumuşatıcı coşkusundan istifade ederek küsleri barıştıralım.
Yakın akrabalar, kardeşler, eşlerin aileleri, karı-kocaların eşlerinin ailelerine küs durması büyük günahtır.
Aynı zamanda Bayramlar sosyal birliğimizin ve dirliğimizin güçlendiği günlerdir. Özellikle başta anne ve babalarımız olmak üzere bütün büyüklerimizi ziyaret edelim. Eğer uzakta bayramlarını geçiren kardeşlerimiz varsa, başta anne ve babaları olmak üzere; akraba, eş, arkadaş ve dostlarının bayramlarını kutlamalıdırlar. Bu mutlu günlerde, hastalar ve özellikle huzur evlerinde kalan vatandaşlarımız ziyaret edilmeli, onların gönülleri alınmalıdır. Yetimler, öksüzler ve şehit çocukları sevindirilmeli, onların bu günlerde mutlu olmaları için maddi ve manevi anlamda elimizden ne geliyorsa esirgenmemelidir. Ne mutlu bayramları, tatil algısından çıkaranlara!
MÜSLÜMAN MÜSLÜMANA ÜÇ GÜNDEN FAZLA KÜS DURMAZ.
Bende ALLAH İÇİN bir borçlunun borcunu vermek istiyorum, bir fakir ailenin ihtiyacını gidermek istiyorum diyorsan KDZ EREĞLİ AKBANK HESAP NO: 0077-0131439 GÖNLÜNDEN GEÇENİ YATIR.
GEL KARDEŞİM BAYRAMLAŞALIM
Kırgınlıkları, dargınlıkları gönülden atalım.
Gel sevgide, birlikte, dostlukta buluşalım.
Geçmişi unutarak, candan kucaklaşalım.
Gel kardeşim sevgi ile BAYRAMLAŞALIM
Gönlümüzü, evimizi her kula açalım
Bayramda yetimleri, yoksulları unutmayalım
Çocukları sevindirelim, yaşlıları ziyaret edelim
Gel sevgi ile kucaklaşalım, BAYRAMLAŞALIM.
Kırmadan, kırılmadan hoşgörülü olalım.
Bayramın manevi değerinde buluşalım.
Bollukta da, darlıkta da lokmamızı paylaşalım.
Gel kardeşim sevgi ile BAYRAMLAŞALIM
Yakınlarına gidemezsen, gönüllerini almak için ara
Anne, baba, büyüklerimizin dualarını alalım.
Eş, dost, arkadaş aramazsa, sen unutma onları ara
Gönül kazan, gönül kazanırken cenneti de kazanalım
Gel kardeşim, kucaklaşalım, BAYRAMLAŞALIM.
Harun KARA der ki, gel sevgide birleşelim.
Hiçbir kula üç günden fazla küs durmayalım
Kötülükte değil, iyilik yapmakta yarışalım.
Gönül kabedir, gönül kabesini yıkmayalım.
Gel kardeşim kucaklaşalım BAYRAMLAŞALIM.
Harun KARA
Eğitimci-Yazar-Şair
Bayramın manevi yaşantısı:
Bayramlar, büyüklerimize saygının ve küçüklerimize sevgi, merhamet ve şefkatin öğretildiği ve bizatihi yaşandığı coşkulu zamanlardır. Müslüman kültüründe kolektif ahlâk anlayışı, çocukların anne ve babalarına müteşekkir ve saygılı olmalarını zorunlu kılar. Eğer bayramlarımız gereği gibi değerlendirilmezse, evvela ailede meydana gelecek bu savrulma, içeriden bu kuruma büyük zarar verecektir. Manevi değer yargılarının askıya alındığı bütün toplumlarda, ailenin iki temel direği olan anne ve babaya karşı saygı ve sevgi bağları zayıflayacaktır. Bununla da kalmayacak, karşılıklı sevgi ve saygı bağlarının koptuğu bir aile ortamında, anne ve baba çocuklarına yabancılaşır; çocuklar da anne ve babalarına yabancılaşır. Böylesi sonuçların ortaya çıkmasını, akrabalarla olan ilişkilerin kopmasını istemiyorsak, hele hele çocuklarımızın dini ve millî kimliklerinin zarar görmesini hiç istemiyorsak, mümkün olduğu sürece dini bayramlarımızı bütün aile bireyleriyle birlikte kutlamamız gerekir. Böylece çocuklarımıza bayram coşkusunu yaşatmak suretiyle onların tarihine, kültürüne, değerlerine, milletine, medeniyet ve dinine yabancılaşmamasını sağlamış oluruz.
Bayramlar sosyal boyutu olan tarihi günlerdir. Aynı zamanda bayramlar, barış günleri olup kardeşliğin ve dostluğun zirveye çıktığı günlerdir. Bayramlar, birbirine küs ve dargın olan kimselerin barıştırılması için de iyi bir fırsattır. O halde, bayramların manevi zenginliğinden ve gönülleri yumuşatıcı coşkusundan istifade ederek küsleri barıştıralım.
Yakın akrabalar, kardeşler, eşlerin aileleri, karı-kocaların eşlerinin ailelerine küs durması büyük günahtır.
Aynı zamanda Bayramlar sosyal birliğimizin ve dirliğimizin güçlendiği günlerdir. Özellikle başta anne ve babalarımız olmak üzere bütün büyüklerimizi ziyaret edelim. Eğer uzakta bayramlarını geçiren kardeşlerimiz varsa, başta anne ve babaları olmak üzere; akraba, eş, arkadaş ve dostlarının bayramlarını kutlamalıdırlar. Bu mutlu günlerde, hastalar ve özellikle huzur evlerinde kalan vatandaşlarımız ziyaret edilmeli, onların gönülleri alınmalıdır. Yetimler, öksüzler ve şehit çocukları sevindirilmeli, onların bu günlerde mutlu olmaları için maddi ve manevi anlamda elimizden ne geliyorsa esirgenmemelidir. Ne mutlu bayramları, tatil algısından çıkaranlara!
MÜSLÜMAN MÜSLÜMANA ÜÇ GÜNDEN FAZLA KÜS DURMAZ.
Bende ALLAH İÇİN bir borçlunun borcunu vermek istiyorum, bir fakir ailenin ihtiyacını gidermek istiyorum diyorsan KDZ EREĞLİ AKBANK HESAP NO: 0077-0131439 GÖNLÜNDEN GEÇENİ YATIR.
GEL KARDEŞİM BAYRAMLAŞALIM
Kırgınlıkları, dargınlıkları gönülden atalım.
Gel sevgide, birlikte, dostlukta buluşalım.
Geçmişi unutarak, candan kucaklaşalım.
Gel kardeşim sevgi ile BAYRAMLAŞALIM
Gönlümüzü, evimizi her kula açalım
Bayramda yetimleri, yoksulları unutmayalım
Çocukları sevindirelim, yaşlıları ziyaret edelim
Gel sevgi ile kucaklaşalım, BAYRAMLAŞALIM.
Kırmadan, kırılmadan hoşgörülü olalım.
Bayramın manevi değerinde buluşalım.
Bollukta da, darlıkta da lokmamızı paylaşalım.
Gel kardeşim sevgi ile BAYRAMLAŞALIM
Yakınlarına gidemezsen, gönüllerini almak için ara
Anne, baba, büyüklerimizin dualarını alalım.
Eş, dost, arkadaş aramazsa, sen unutma onları ara
Gönül kazan, gönül kazanırken cenneti de kazanalım
Gel kardeşim, kucaklaşalım, BAYRAMLAŞALIM.
Harun KARA der ki, gel sevgide birleşelim.
Hiçbir kula üç günden fazla küs durmayalım
Kötülükte değil, iyilik yapmakta yarışalım.
Gönül kabedir, gönül kabesini yıkmayalım.
Gel kardeşim kucaklaşalım BAYRAMLAŞALIM.
Harun KARA
Eğitimci-Yazar-Şair
Bu Yazı Toplam 1492 Defa Okunmuştur
ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com