Türkiye'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlandı. 1975 yılında daha yaygın olarak kutlandı ve sokağa taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapıldı.12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılmadı. 1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Kadınlar Günü" kutlanmaya başlandı.

Türkiye'de kadın olmak...

Türkiye de kadın olursanız yıllardan beri süregelen birçok sıkıntıyı defalarca yaşarsınız ister Avrupa ister Amerika, isterseniz de Avrasya birliğine giriniz.

Sevgili Mustafa Kemal Atatürk'ün kadın hakları üzerindeki düşünceleri dünyada bir çok bilim adamına tez olup geliştirme fırsatı vermiştir; Kadının hakları ve özgürlükleri.

Özellikle Kurtuluş savaşında ki Annelerin ablaların sırtındaki o kilolarca mermi taşıdıkları silinmez bir gerçek tarihimizde. Kadın olmak savaşlarda bile eşinin kardeşinin babasının yanında olmak bütün cefayı çekmek onlarla ve zaferin en büyük parçası olmak benim ülkemde..

Lakin Türkiye de kadın olmak... Değeri bilinmeyen bir elmas parçası olmaktır çoğu zamanda... Her çileyi çektirmek,bahçede-bağda- tarlada-işte çalışmak,evinin işlerini yapmak-düzenini sağlamak-çocuğunu yetiştirmek-eşine bakmak gibi en ağır görevi yapmaktır. sonrasında ise hak ettiği değeri görmemek defalarca aşağılanmak-susturulmak-dışlanmak...

Türkiye de kadın olmak; özgürlük için,eşitlik için mücadele etmeyi gerektirir. Özgürlük için,kadın hakları için mutlaka mücadele etmelisin.. Başın dik,onurlu,kendine güvenen kadın olmalısın,sana da bu yakışır...

Türkiye de kadın olmak; Ülkesine,Milletine,örf adetlerine bağlı olmak, Çocuğuna bakmak-yetiştirmek ,Vatanı-milleti için çalışmak ister.İşinde yükselmek ister, ülkesinde söz sahibi olmak ister.Ama olmaz;Bence olmazı olur yapmak gerek...

Kadın okumaya kalkar okutmazlar-mesleğini yapmak ister-mesleğinde yükselmek ister,ama olmaz erkeklerimiz bin bir bahane bulurlar defalarca...Bence önce erkekleri eğitmeli,silmeli beyinlerindeki pasları,yasakları,baskıları ve onları aydınlığa çıkarmalı ki kadınlarımız, kadın olarak ayağa kalksın,Atatürk' ün çizdiği çağdaş yolda, Cumhuriyet kadınları olarak gururla güneşe yürürsün...

Ya! okutun kızlarınızı-kadınlarınızı-sevgi ile-saygı ile sarılın-değer verin,sahip çıkın,destekleyin,yanında olun....

Çağımızda kadınlarımıza laik gördüğümüz davranışlara bakın:

Üzülerek; günümüz gerçeğini dile getirmek istiyorum.

Yıllardır kadınlarımızı aşağıladık-dışladık-evimize hapis ettik-haramsın-namahremsin dedik.Şu işe bak ki makam için, çıkarlarımız için hep kadınlarımızı kullandık. Sonra sen evde otur dedik. Kadınların konuşması- kadın sesi- kadınların meslek edinmesi- çalışması, tokalaşması, güzel giyinmesi haram dedik. Bırakın bu din dışı hurafeleri,yobazlığı,gericiliği, çağdışı düşünceleri. Hepimiz biliyoruz ki abdest uzuvları haram değil. Yakışmıyor Türk erkeklerine-yakışmıyor bize-yakışmıyor kadınlarımıza laik gördüğümüz bu davranış...Soruyorum size:

Bu mu? Demokrasi-özgürlük-çağdaşlık-Atatürk'ün gösterdiği çağdaş medeniyet-uygarlık.!

Artık kadınlarımız gerçekleri görüyor-ezilmişliğe-dışlanmışlığa- aşağılanmaya-kadınların insan olarak görülmediğine,kapan evinde otur zihniyetinde ki erkeklere köle değil,eşiniz ve kadınız diyor.. Aslında dinimiz en güzel din Kadınlarımıza,çağdaşlığı,aydınlığı, güzellikler içinde erkeklerle eşit yaşam şartları sunmuştur.okumayı,güzel giyinmeyi,sürme çekmeyi. Ama olmaz –kadınlar insan dan sayılmaz . onlar geride yaşamalı-söz verilirse konuşmalı- erkek ne derse o olur. Artık bu zihniyet yıkılmalı...Kızlarımız okumalı, bilgili, kültürlü ,kariyerli,anneler olmalı. Erkek ; kadınıyla,kızıyla, bacısıyla gurur duymalı...

Kadınlar; Neden aydınlık içinde-kadın onurlu-meslek sahibi- başı dik-erkeğiyle yan yana çağdaş ülkesi için çalışmasın Haydi kadınlar çağdaş olun-çağdaşlığı yakalayın. ATATÜRK' ün çağdaş TÜRKİYE' si; kendini yetiştirmiş çağdaş-bilgili-Kültürlü-ilimin içinde yer alan –çağdaş düşünen-çağdaş yaşayan-Kızlarını okutan ,mesleğinde söz sahibi kadınlarımızla gerçekleşecektir.

Atatürk sevgisi-cumhuriyet sevgisinde birleşin. Atatürk olmasaydı sen olmayacaktın.Türk ve Müslüman kalamayacaktın. Ne mutlu ki;Türküm ve Müslümanım .islamın beş şartını en güzel şekilde yaşıyorum

Bu değerlerin güneşinde yükselin, ülkemizde milletimize aydınlık yolu gösterin-aydınlık yolda yürüyün.Kendiniz için-geleceğimiz için-gelecek nesiller için-Önde olun-önder olun

Yine de; Bütün oyunlar yıllardır KADINLAR üzerinde oynanıyor. Kadınlarımız kullanılıyor. Bırakın kadınları baskı altında tutmayı,onları şöyle giyinin-böyle giyinin,evde oturun –çocuk yapın,kadınları okutmayın-okuyan kadınlar –kariyer sahibi olan kadınlar çocuk doğurmuyor Kadınların en büyük kariyeri evde oturup çocuk yapmasıdır demeyi .Yeter artık çekin kadınlar üzerinden elinizi.İnsanlı çağlara yürürken biz nelerle uğraşıyoruz.Başın kapalıda olsa-açıkta da olsa kardeşsiniz-Türksünüz Müslümansınız.Anamızsınız-eşimizsiniz-bacımızsınız. Biz birbirimizi çok seviyoruz.İslamiyet şekilde değil, gönülde yaşanır. Kim ki gönülde Allaha daha yakınsa ,O Allahın sevgili kuludur. Yeter ki islamın beş şartını yerine getir.İmanın şartlarına uy.Gıybet ve riya etme-kul hakkı yeme...

Artık .Kadınlar haklarınıza sahip çıkın. Asla ;Gericiliği-yobazlığı kabul etmeyin.Çağdaşlığı da-inancını da gönlünce yaşa. Gururla TÜRKÜM –MÜSLÜMANIM diyebilmelisin . Çağdaş TÜRKİYE' nin , çağdaş kadınları olun. Dünya size gıpta ile baksın...

Eğitimci-Yazar-Şair HARUN KARA diyor ki;

TÜRKİYE KADINI; EŞİTLİK- AŞ-İŞ-HUZUR-YÜKSELEN TÜRKİYE İSTİYOR.

CUMHURİYET KADINLARI OLMAKTAN GURUR DUYUYOR!...

ARTIK HER MESLEKTE KADIN-ERKEK EŞİT SAYIDA OLMALI.

TBMM 'SİNDE KADIN-ERKEK EŞİT OLURSA ;TÜRKİYE ÇAĞDAŞLIĞI YAKALAMIŞ OLUR.!

KADINLARIMIZIN ELLERİNDEN ÖPÜYORUM; GÜNÜNÜZÜ KUTLUYORUM...