mhamdiguner@hotmail.com
EĞİTİMİN ÜRETİME ZARARI ÖNLENMELİ
28 Agustos 2015 11:37:38
Günerle Cuma Sohbetleri
Önceleri okullar Ekim'in ilk haftasında açılır Mayıs'ın son haftasında tatile girerdi. Ama sonradan okullar Eylül ayının bazen ikinci bazen üçüncü haftasında açılarak ve Haziran'ın ikinci haftasında kapanarak eğitimin süresi uzatıldı.
Ülkemizin tarım ülkesi olduğu gerçeği hala devam ediyor. Sanayide ne kadar genişlesek de tarım önemini korumaya devam edecektir. Arazi durumu da bunu gerektiriyor.
Ama bir "Tarım Ülkesi" olmamıza rağmen tarım ürünleri konusunda dışarıya muhtaç duruma düşmekteyiz. Örgün eğitimin buna sebep olduğunu düşünen oldu mu bilmiyorum; ama ben yıllardan beri bu kanaatteyim. Ülkemizde şehir nüfusu köy nüfusunu geçmiş olsa bile kasaba konumundaki ilçelerin nüfuslarının yarısı şehir statüsündeki ilçelerin nüfusunun da büyük bir bölümü tarımla uğraşmakta en azından ilgilenmektedir.
27 Eylül 205 tarihli Y.Şafak gazetesinde Siverek'te 4 bin öğrenci hala tarlada" haberi yer alırken 28-9-2005 tarihli aynı gazetede "Sınıf Yerine Tarladalar" başlığıyla Konya/Çumra'da benzer bir durumdan bahsediliyordu. Gazete ve TV. ler her yıl böyle haberler vermektedir.
Okulların erken başlayıp geç kapanması tarımla ilgili vatandaşlarımızı olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Zorunlu eğitimin 8 yıla çıkarılması bu etkiyi daha da artırmıştır. Eskiden dar imkânlara sahip vatandaşlarımız tarımda azımsanmayacak derecede okul çağı çocuklarından faydalanırken bugün bundan yoksun kalmıştır. Deyim yerindeyse önemsenecek kadar tarım, bir nebze de sanayi eğitim sezonunun uzatılmasından darbe almıştır. Eğitim düzeyinin yükselmesi için buna mecburuz denilebilir; ama o kısa süreli eğitim dönemlerinde yetişen bir ilkokul öğrencisinin bu günün ortaokul (ilköğretimin ikinci devresi) öğrencilerinden daha bilgili en azından aynı seviyede bilgi sahibi oldukları bilinmektedir. Demek ki yıl içindeki eğitim süresini uzatmanın bir faydası olmamıştır. Tam iş zamanında okulların erken açılması yine tarımın veya meyveciliğin iş beklediği bir zamanda çocukların okulda tutulması tarımla ilgilenen vatandaşlarımızı zor bir durumda bırakmaktadır.
Eğitim sezonunun erken başlayıp geç sona ermesi esnaf ve sanatkârlarımızı da çocuklarından faydalanma süresini azaltmakla olumsuz neticelere yol açtığı kanaatindeyim.
İlk Öğretim çağındaki çocuğun çalıştırılmasına karşı çıkanlar olabilir. Ancak ülkemizin ekonomik şartları bunu gerektirmektedir. Aynı yaştaki çocukların çok uzak illerden gelerek tarım işinde kendi arzularıyla çalıştıkları gerçeği ortadadır. Hal böyle iken çocukların aileleri işinde çalışmaları doğal değil midir? Bu çalışma çocuğun sosyalleşmesi için bir eğitim yerine geçebileceği gibi gücünün yettiği ölçüde de olsa çocukların ailesinin işlerinde çalışarak bedenen çalışmanın zorluğunu tatmalıdırlar ki okuyarak masa başı işçisi veya memuru olmaya kendisini mecbur hissederek okumaya daha çok önem versin ve başarılı olsunlar.
Çeşitli sınavlarda sıfır çeken öğrencilerin başarısızlığının bir sebebi de geçim sıkıntısı olduğu şüphesizdir. Bir öğrenci evinde istediği gıdayı alamıyor, giyiminde arzuladığını bulamıyor ve okula giderken yeterli harçlığı alamıyorsa onun öğrenim ve eğitim süresini uzatmak bunalımını artırmaktan başka bir işe yaramaz.
Ben l955-56 Eğitim-Öğretim sezonunda ilk okuldan mezun oldum. O zaman biz öğrenciler yaz tatilinde okulumuzu özlerdik. Şimdi öğrencilerin okulunu özlemeleri şöyle dursun yaz tatilinden doymadan tekrar okula gitmek zorunda kalıyorlar.
Bu nedenlerle eğitim ve öğretim süresini ailelerin çocuklarından faydalanmasını fazla engellemeyecek bir şekilde ayarlamak, baştan ve sondan kısaltmak en azından eskisi gibi yapmak çok isabetli olacaktır. Bu yıl okulların geç başlatılması için turizmcilerin teklifine Bakanlık olumlu cevap vermiştir. Tarım turizm kadar önemlidir. Öyleyse tarımdaki verimi de dikkate alarak sondan olduğu gibi baştan da kısaltma yaparak tarımda vatandaşlara imkan vermelidir.
Gereksiz gün ve gecelerin tertip edilmesi de öğrenciyi dersinde başarılı olmaktan alıkoyacağı düşünülerek bunlara son verilmesi gerektiği kanısındayım.
Bu düşüncelerle başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere tüm ilgilileri konu üzerinde düşünmeye, eğitim ve öğretimde daha verimli ve faydalı bir yola girmek için gereken adımı atmaya davet ediyorum.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com