ZİHİN JİMNASTİĞİ...
24 Subat 2016 09:34:40
Bülent Ecevit Üniversitesi'nin Ereğli'de kuracağı açıklanan yeni Ereğli Kampüsü'nden kamuoyu çok fazla şey bekliyor. Belki de bunun nedeni, Ereğli'nin güzel haberlerden ziyade kötü haberlerveya kavga gürültü işleriişitmeye mecbur kalmasıdır.
Bugün siyaset veya sivil toplum alanında yer alan birçok kişinin, kampüsün kurulması halinde , başarının en büyük payının kendisine ait olduğunu iddia etme hazırlıklarına başlaması da beklentilerin büyüklüğünü ortaya koyan veriler arasında sayılabilir. Gelgelelim bu türden beklentiler içinde olanlardan birçoğunun da olayın ardından boynunun bükük kalacağı öngörülebilir.
Esnaf fi tarihinden bu yana daha yüksek gelir beklemekteydi. Siyasal veya sosyal ortam değişikliği nedeniyle işlerinin açıldığını söyleyen esnaf gören varsa beri gelsin. Elbette ilçede on bin öğrenci sayısına ulaşılmasıyla birlikte belli bir hareketlilik olacaktır ama bunun ne kadarının zincir marketlere, ne kadarının yerel esnafa gideceğini düşününce iş karışıyor.
Öğrencilerin buradan otomobil, mobilya, beyaz eşya alarak ekonomiyi canlandıracağı yok. Kırtasiyeler ve yurtlara (of şu yurt meselesi... Kampüs biter de yurt yapılmamış olursa siyasi parsayı toplamak isteyen herkesin kafasına kakılacak bir konu bu.) yakın marketler, kafeler, kültürel işler yapanlar belki bir nebze yararlanır. Bu işletmelere dolaylı dolaysız ürünlerini satanları da katalım.
Eh işte bu kadar.
***
O zaman niye kampüs projesine bunca umut bağlanıyor?
Yukarıdaki karamsar satırlar sizi yanıltmasın... Mesele öğrenciler ve öğrencilerin tüketim alışkanlıklarının ilçe ticaretine katkılarıyla sınırlı bir konu değil. Bir üniversite kurulduğu kente asıl katkıyı kültürel alanda yapar. Bir kez bu katkı sağlandı mı, ekonomik yarar sağlanması için farklı imkânlar da doğar. Daha doğrusu kültürel katkı ve ekonomik yarar tavuk ve yumurta gibi birbirini doğuran şeylerdir.
Yukarıda anlatılmak istenen, ilçenin şu anki ekonomik ve ticari altyapısının öğrencilerin taleplerine hizmet verecek altyapıya sahip olmadığıdır.
Bir zihin jimnastiği yapalım:
İstanbul'da, Ankara'da, Eskişehir'de, İzmir'de devlet üniversitelerinde okuyan öğrenciler mesela... Bunların büyük bölümü dar gelirli ailelerin çocuklarıdır. Devletten kredi alırlar, ailelerinin gönderdiği harçlıkla, öğrenci gibi yaşamaya çalışırlar. Öğrenci gibi yaşamanın ortalama bir bekar hayatından farkı arkadaşlarla sinemaya-tiyatroya-konsere gidilip gelinebilmesi, dost sohbetlerinin okey partilerinden ziyade okunan kitapları ve alınan notları (hem puanlar, hem de ders çalışma notları) içermesidir. Ereğli'de öğrenci sayısının artmasıyla gelişecek sektörler de bu cümleden olacaktır.
Öğrenci sinemaya gitmek isteyecekşimdiki sinema salonlarından daha hallice bir salon inşa edebilecek bir girişimci buradan belli bir avantaj elde edebilir. En azından başka biri daha iyisini yapana dek. Tiyatro ve konser gibi öğrenci toplumuna hitap eden etkinlikler olursaaynı zamanda kentte yaşayanların da yararlanabileceği etkinliklerdir. Parası az, bağlantısı çok girişimciler, organizatörlük mesleğinde karlı çıkabilir. Özel yurt işletmeciliği, pansiyonculuk gibi alanlarda da belli bir hareket beklenebilir.
Şu anda Ereğli'de kırtasiyeler ve marketler bir yana bırakılırsa, kitabevi-kitapçı denilebilecek vasıfta bir yer yok. Her ne kadar Ereğli'de birçok kişi, ilçenin kültür düzeyinin yüksek olmasıyla övünse de, gerçekte kitapçılık yapmaya kalkan girişimciler bugüne dek boylarının ölçüsünü almıştır bu şehirde. Belki bir girişimci, bir zincir kitabevi şubesini açmak gibi bir girişimde bulunursa, on bin öğrencinin yaşadığı yerde başarısız olması (elbette para kazanılan girişimlerin irili ufaklı birçok takipçisinin sektörü toptan götürme riski hep var)ufak ihtimal.
Kampüs alanının hemen bitişiğindeki ufacık bir büfede, ders çalışma notlarının fotokopisini ucuza çekecek olan bir girişimcinin potansiyel olarak daha büyük işler için makul sürede sermaye toplaması şaşırtıcı olmazdı...
***
Yani hayal kurmak güzel şey...
Ancak elde henüz kampüs falan yok. Girişimciden söz edilecek aşamaya gelebilmek için, esasen şu anda kampüs projesinin bir an önce gerçekleşmesini talep etmek gerek.
İlçe kamuoyu, hem Bülent Ecevit Üniversitesi'nden, hem de gerek yerel, gerekse Ankara'daki siyasilerin bu proje gerçekleşmesi için çaba göstermelerini istiyor.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com