ÇOK DERT KONUŞTURUR
17 Ekim 2016 08:45:03
Eğer bir konuda konuşması en beklenmeyen kişilerin dili bile acı sitemler için açıldıysa, muhataplarının şapkayı önüne koyup düşünmesinde yarar var. Çünkü dilsizi konuşturan derdin fazlasıdır.
Ereğli'de 11 spor kulübünün yöneticilerinin bir araya gelip sorunlarını konuştuğu toplantıdan sonra yapılan eleştirilerden payını alanlar sırasıyla Erdemir, siyasiler ve protokol oldu. Bugünlerde bu üç grup hakkında söylenen her şey bir miktar siyaset içeriyor. Spor kulübü yöneticileri ise böyle konularda pek konuşan bir sosyal grup değildir. Yani ilçenin umudunu bağladığı gruplar, öylesine bir hayal kırıklığı yaşatmış olacak, beklentileri o kadar sona erdirmiş olacak ki, artık siyasetle işi olmayan kişi ve grupların bile dillerinden acı sitemler dökülmesine yol açtılar.
Ereğli'de sporun altın çağlarını yaşadığı dönemlerde, spor kulüpleri ilçe esnafınaki amatör spor branşları her yerde yerel ekonomiden beslenirErdemir ve belediyenin sağladığı desteklere bağımlıydı. Eski güzel günlerinde TTK'nın ve atası EKİ'nindesteği sayesinde faaliyet gösteren sürüyle kulüp de vardı. (Kandilli'de üç takımın aynı anda top koşturduğunu hatırlarım. Armutçukspor vardı, Madengücü vardı, bir de sanırım Pazaryeri takımı vardı. Şimdi Kandilli bünyesinde olan Gökçeler'in de bir takımını sayarsan o dönemde belde bile olmayan bir yerleşimdeki spor kulüplerinin sayısı dörde çıkıyor) Yani, büyük kurum ve kuruluşların desteği bölgede spor faaliyetlerinin niceliğine önemli bir katkı sağlıyordu.
Ereğli söz konusu olduğunda, Erdemir mülkiyetindeki spor tesisleri önemli bir açığı kapatıyordu. Dahası, Erdemir aynı zamanda basketbol, Futbol, voleybol vb branşlarda kendisi de takım kurarak ilçedeki spor ortamına katkı veriyordu. Şirket kimi zaman yerel kulüplere malzeme desteği veriyordu. Bu durum inanılmaz güç ekonomik şartlar altında gençleri kötü alışkanlıklardan kurtarmayı, spor yaptırmayı iş edinmiş amatör spor kulüplerinin varlığını sürdürmesi için büyük bir can suyu oluşturuyordu.
Erdemir, bugün önce profesyonel spor branşlarından, sonra amatör spor branşlarından çekildi. Amatör kulüplere kapısını kapattı ve spor tesislerinden antrenman için yararlanmak isteyen kulüplerden ücret talep etmeyeve almaya başladı. Bu iş öyle bir noktaya vardı ki, Beyçayırı stadının bakımda olduğu dönemde Erdemir sahasını kullanmak isteyen Ereğli Belediyespor yöneticilerine olası hasarlar için senetler bile imzalatıldı. Belediye Başkanı Hüseyin Uysalki normalde üslubu kavga etmek değildirErdemir'in Ereğli'ye sırtını döndüğünü, bununla da kalmayarak gözlerini de kapattığını söylemeye mecbur kaldı.
Spor kulüplerinin varlığını sürdürmesi bugün kamu gücü veya büyük kuruluşların desteğinden ziyade esnafın desteğiyle mümkün olabiliyor. Ereğli ekonomisinin bugün geldiği durumdan neredeyse şikayet etmeyen olmadığına bakılırsa, esnafın da gençlerin zararlı alışkanlıkların tuzaklarından korunması için birinci enstrüman olan spora verebileceği destek de gün geçtikçe daralıyor.
Sporla uzun süre uğraşan kişiler, mücadeleyi kolay kolay bırakan insanlar değildir. Eminim ki büyük bölümü kulüplerinin kapısına kilit asacağına, maddi sorunlar için gerek kendi olanaklarını, gerekse eşinin, dostunun, yakın çevresinin olanaklarını seferber ederek bu işi sürdürüyor. Bu şekilde spor faaliyetlerinin ebediyen sürdürülemeyeceğini herkes takdir edecektir.
Bugünkü manzara malum. Erdemir kapıları duvar. Belediyeye giden de pişman, gitmeyen de. TTK hasta adam muamelesi görüyor. Esnaf kendi derdine düşmüş durumda. Spor kulüplerinin can suyu o kadar azalmış ki, siyasetle, parayla, güç ve iktidarla hiç işi olmayan, kırk yıl uğraşsanız siyasetle ilgili beyanat alamayacağınız spor adamları bile açıyor ağzını, yumuyor gözünü.
Sebep olanları tebrik mi etmek gerek, yoksa Guiness rekorlar kitabında yer bulmaları için kampanya başlatmak mı gerek...
Dilsizi bile konuşturdular çünkü.
***
İki noktaya daha dikkat çekmek gerek...
Türkiye'nin her tarafındaki belediyelerin yaptığı gibi Ereğli Belediyesi de yerel amatör kulüplere malzeme ve ulaşım desteği sağlıyor. Kulüp yöneticilerinin asıl şikayetinin, bir şey istemeye belediyeye gittiklerinde karşılaştıkları muameleler olduğu anlaşılıyor. 'Alan elin veren elden üstün olduğuna' dair inanış, biraz abartılmış olabilir belki de. Bu konuda hassas olunmasında yarar var.
Siyasiler konusunda söylenenler aynı zamanda kulüp yöneticilerinin özeleştirisi olarak da okunabilir. Kulüpler para problemini aşabilmek için biletli gece düzenliyor, gecede imzalı formalar, futbol topları, çeşitli aksesuarlar açık arttırmalarla satılıyor. Siyasiler buraya geldiklerinde, esasında pek de anlamadıkları bu hatıra nesnelerine yüksek meblağlar ödemeye mecbur kalıyorlar. Bu durum, amatör kulüpleri sürekli talepkar bir grup olarak görmeye başlamalarına ve uzak durmalarına yol açıyor. Kulüpler bu uygulamadan vazgeçilmesi konusunda da bir irade beyanında bulunuyorlar. Bu beyandan sonra siyasilerin de amatör kulüplere bakış açısını revize etmeleri yararlı olacaktır.
Çünkü amatör spor kulüpleri faaliyetlerine son vermeye mecbur kalırsa, hepimiz bu yapıların neredeyse okullar kadar önemli olduğunu fark edeceğiz.
O zaman dizlerini dövmenin yararı yok.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com