17 Mayıs 2010 tarihinde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessesesi'ne bağlı maden ocağında, -540 kodunda hazırlık ve ana kat işlerini yapan taşeron şirketin çalıştığı alanda meydana gelen grizu patlamasında hayatlarını kaybeden 30 madenci, facianın 4. Yıldönümünde Karadon Yenikuyu başında düzenlenen törenle anıldı.
Törene;
TTK Genel Müdür Yardımcısı İsmail Güner,
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ,
Genel Sekreteri Behzat Cinkılıç, Genel Mali Sekreteri Muharrem Sarıçam, Genel
Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Osman Tutkun, TTK Karadon Müessesesi
Kilimli İşletme Müdürü Hüseyin Çınar, GMİS'e bağlı şubelerin başkan ve
yöneticileri, TTK yöneticileri ve maden işçileri katıldı.
GMİS
Genel Mali Sekreteri Muharrem Sarıçam, "Bugün, 17 Mayıs 2010 tarihinde burada
kaybettiğimiz arkadaşlarımızı anmak için toplandık. Her kazadan sonra böylesine
kazaları bir daha yaşamayız temennisinde bulunuyoruz. Ama Soma'daki kaza
hepimizi derinden üzdü. Kazanın ardından oradaydık. Oranın sıkıntısını,
ailelerin üzüntüsünü paylaştık. Maden şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.
Ülkemizin başı sağolsun" dedi.
Törende
Karadon, Kozlu, Soma ve tüm maden şehitleri için saygı duruşunda bulunuldu.
ULUDAĞ;" HEPİMİZİN YÜREĞİ YANDI"
Törende bir konuşma yapan GMİS Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ şunları söyledi; "Genel Başkanımız Eyüp Alabaş, Soma'da yaşanan facianın ilk anlarından beri orada gelişmeleri yakından takip ediyor, ailelerin acılarını paylaşıyor, taşeronlaştırmanın sonuçları hakkında kamuoyunu bilgilendiriyor.
Burada,
bundan 4 yıl önce yaşadığımız büyük acının yıldönümünde 30 maden şehidimizi
anmak için toplandık.
Biz,
madenciler olarak 17 Mayıs 2010 tarihinde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK)
Karadon Müessesesi'nde hazırlık işlerini yapan taşeron şirkette meydana gelen
grizu faciasında 30 arkadaşımızı yitirdik.
Tüm
maden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
"TAŞERONLAŞMA KONUSUNDA UYARDIK, EYLEM YAPTIK"
Yeraltında taşeronlaşmanın başladığı 2004 ve 2005 yılından itibaren uyarılarımızı yaptık. O tarihlerde taşeron şirketi ocağa sokmayarak eylemler yaptık. Taşeronlaşmanın yol açabileceği ciddi sakıncaları açıkça ortaya koyduk. Ama taşeronlaşma politikalarında devlet ve hükümet ısrarcı oldu ve uygulamaya konuldu.Genel Maden İşçileri Sendikası olarak yeraltında taşerona iş verilmesi düşüncesi ortaya ilk atıldığı andan itibaren tepkimizi gösterdik. Yeraltı madenciliğinin uzmanlık gerektiren riskli bir iş olduğunu ifade ettik.
Taşerona
iş verilmesiyle maliyetlerin düşürüleceğini öne sürdüler.
Sadece
TTK'da değil diğer kurumlarımızda da uygulanmaya konan taşeronlaşmanın
nimetlerini anlata anlata bitiremediler. Soma'da facianın yaşandığı şirket de
aynı dönemde ihaleye girerek üretim işini almıştı. Ve bu Soma Modeli diye başta
Sendikamız olmak üzere bir çok yerde dayatma olarak karşımıza çıkartıldı. Ama
biz buna izin vermedik.
"SOMA'DA FELAKET YAŞANDI, ACI İÇİNDEYİZ"
Baştan beri madenciliğin maliyet ve kâr hesabıyla yapılabilecek bir iş olmadığına dikkat çekiyoruz
Taşeron
şirketlerin, kâr etmeyi ön plana alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinden
ödün vereceğini, eğitimsiz, güvencesiz işçi çalıştıracağını savunduk.
Ama
ısrarla taşeronlaşmayı sürdürdüler. Bu yaşanan faciaların tümü bu uygulamadan
kaynaklanıyor.
27 Ocak 2013'de Madenci Anıtı'nda Türkiye'nin dört bir
yanından gelen emekçiler ve emek dostlarıyla
Emeğe Saygı istedik, Taşeronlaşmaya son verilmesini
hep birlikte talep ettik. Tartışıldı, yeraltında taşerona son verileceği
söylendi. Ama yapılmadı.
13 Mayıs'ta Soma'da tüm halkımızın yüreğini yakan bir
taşeron felaketini daha yaşadık.
Büyük bir acı içindeyiz
"HEPİMİZİN YÜREĞİ YANDI"
Bizi dinlemeyenler, dikkate almayanlar, duymayanlar; Karadon'daki, Kozlu'daki, Soma'daki facialarla sarsıldılar.
Ama
hepimizin yüreği yandı. Eğer uyarılarımız dikkate alınsaydı böylesine facialar
yaşanmayacaktı.
Biz
maden işçileri olarak artık göz göre göre gelen bu kazaları yaşamak
istemiyoruz.
Bu
iş cinayetlerinin son bulmasını istiyoruz.
"HİÇBİRŞEY SİZİN CANINIZDAN DEĞERLİ DEĞİL..."
Sizlerden de bir isteğimiz var. Çalıştığınız yerlerde iş sağlığı ve güvenliği açısından en küçük bir tereddüdünüz olursa, asla ihmal etmeyin.
Durumu
derhal amirlerinize bildirin ve bizleri de mutlaka haberdar edin.
Hiçbir
şey sizin canınızdan daha değerli değildir.
Burada
hayatını kaybeden 30 arkadaşımızı, 7 Ocak 2013'te Kozlu'da yitirdiğimiz 8
arkadaşımızı,
13
Mayıs 2014'te Soma'da kaybettiğimiz yüzlerce arkadaşımızı, bugüne kadar meydana
gelen kazalarda yitirdiğimiz tüm maden şehitlerimizi bir kez daha saygı ve
rahmetle anıyor, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz. Milletimizin
başı sağolsun"dedi.
Konuşmaların
ardından Karadon, Soma ve tüm maden şehitleri için Kuran-ı Kerim okundu ve
dualar edildi.
Haber :
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor