Medeni'ye hicrete zorlanan müslümanlar, silah kullanmadan Mekke'yi fethettiler
Miladi 1 Ocak 630 (Hicri 20 Ramazan 8) yılında Mekke fethedildi. Vaktiyle Kureyş müşrikleri tarafından bu şehirden zorla çıkarılıp Medeni'ye hicrete zorlanan müslümanlar, silah kullanmadan Mekke'yi fethettiler.
Allah Teala'nın "Evim" buyurduğu Kabe-i Muazzamaya doğru bütün müminler edeple yaklaştılar. Gönül huzuru ile beytullaha kavuştular. Kan değil, göz yaşları döküldü. Boyunlar Allah'a büküldü.
Müslümanlarla Mekkeli Müşrikler arasında Hudeybiye Antlaşması yapılmıştı. Mekkeli Müşriklerin müttefiki olan Beni Bekir kabilesi bu antlaşmaya aykırı biçimde, Müslümanların himayesindeki Huzaa kabilesine saldırdı.
Hz. Muhammed, Mekke´ye haber göndererek, öldürülenlerin kan bedellerinin ödenmesini veya Beni Bekir kabilesiyle olan ittifakın sonlandırılmasını, aksi halde Hudeybiye Antlaşması´nın bozulmuş sayılacağını ve savaşa mecbur kalacaklarını bildirdi. Mekkeliler, teklifleri reddettiler ve harbe hazırlanacaklarını bildirdiler.
Mekkeliler daha sonra fikir değiştirip Ebu Süfyan´ı Müslümanları bir barışa ikna etmesi için Medine´ye gönderdiler. Ancak görüşmelerden hiçbir netice alınamadı.
Hz. Muhammed, çevredeki Müslüman kabilelerden de askerler toplayarak 10.000 kişilik bir kuvvet oluşturdu. Bunların 700´ü muhacirlerden, 4.000´i ensar´dan, kalanlarsa çevre kabilelerden gelen Müslümanlardan oluşuyordu.
Hz. Muhammed, son ana kadar ne yöne sefer düzenleneceğini açıklamadı.
Ayrıca Medine´ye giriş çıkışları durdurdu. Böylece Mekkelilerin, İslam Ordusu´nun hareketlerini öğrenme olanağı kalmadı.
Ardından Hz. Muhammed orduyu harekete geçirdi. Mekke ile Medine arasındaki mesafe, yürüyüşle 12 gün olmasına karşın Mekkeli Müşrikler, Müslümanların üzerlerine geldiklerini ancak İslam Ordusu´nu Mekke´nin hemen dışındaki Merruzahran Vadisi´nde gördüklerinde anladılar.
Bu durumda direnç göstermenin faydasız olacağını düşünmüş olacaklar ki Mekkeliler, herhangi bir savunma hazırlığına girişmediler.
Mekkelilerin şaşkınlığını daha da artırmak için Hz. Muhammed, her askere ayrı ayrı ateş yakma emri verdi. Akşam vakti etraftaki dağlarda 10.000 tane yanan ateş gören Mekkeliler, İslam Ordusu´nun daha da kalabalık olabileceği fikrine kapıldılar.
İslam Ordusu hakkında bilgi toplamak için yola çıkan Ebu Süfyan, öncü birlikler tarafından yakalandı.
Hz. Muhammed s.a.v'in huzuruna çıkarılan Ebu Süfyan, burada İslam´ı kabul ederek Müslüman oldu. Bunun üzerine Hz. Muhammed, Ebu Süfyan´ı serbest bıraktı ve Mekkelilere şu sözlerini iletmesini söyledi:
'Her kim Ebû Süfyân´ın evine girerse, emniyettedir. Her kim kendi evine kapanır, ordumuza karşı koymazsa, emniyettedir. Her kim Harem-i Şerif´e girerse, emniyettedir.'
Hz. Muhammed bundan, aralarında İkrime bin Ebu Cehil ve Hind´in de bulunduğu on kişiyi müstesna tuttu. Bunlar, Müslümanları katlettikleri, onlara ağır işkenceler yaptıkları için görüldükleri yerde öldürüleceklerdi.
Hz. Muhammed, hareket emri verdi ve Fetih Suresi´ni okuyarak Mekke´ye girdi. 3 kol herhangi bir direnişle karşılaşmazken Halid bin Velid´in komutasındaki 4. kol, İkrime bin Ebu Cehil önderliğinindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü.
Hz. Muhammed, Mekke´ye girer girmez genel af ilan edildiğini bildirdi ve Ebu Süfyan´a bildirdiği şekilde, kimseye dokunulmayacağını ilan etti. Ardından içerisinde 360 put bulunan Kabe´ye yöneldi. İsra Suresi´nin 81. ayetini okuyarak putları birer birer devirdi. Daha sonra da beraberindeki Müslümanlarla Kabe´yi tavaf etti.
Fetih sonrasında Hz. Muhammed Kabe´de ilk hutbesini verdi. Mekkelilerin şüphelerini de gidermek adına hutbesinde şu sözlere de yer verdi:
Benim halimle sizin haliniz, Yusuf´un kardeşlerine dediğinin tıpkısı olacaktır. Yusuf´un kardeşlerine dediği gibi ben de diyorum: 'Size bugün hiçbir başa kakma ve ayıplama yok. Allah, sizi bağışlasın. O, merhamet edenlerin en merhametlisidir (Yusuf Suresi 92).' Gidiniz; sizler serbestsiniz.
1 Ocak 630 sabahı İslam Ordusu savaş pozisyonu aldı. Hz. Muhammed orduyu 4 kola ayırdı ve orduya şu emri verdi:
'Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz.'
Aynı gün öğleden sonra Safa Tepesi´nde tüm Mekkeliler Hz. Muhammed'e biad ederek İslam'ı kabul ettiler.
Haber :
ETİKETLER : Yazdır
Görülen o ki ülkemizde son yıllarda siyasal İslamın, daha doğrusu "din istismarının" ve "Allah ile aldatmanın" yükselmesine paralal yaşanan "uydurma" alternatif dini kutlamalardan biri de Mekke'nin fethi olmuştur.
Gözü dönmüş din bezirganlarının, kısır dünya görüşleri için İslam dinine, Kuran'a, Hz. Muhammed'in anısına saygısızlık ederek bu "tarihi çarpıtmaları" maalesef ülkemizin din istismarcısı-yandaş aydınları, gazetecileri, yazarları ve basını tarafından da görmezden gelinmekte, Kuran'ın ifadesiyle "hak ve hakikat gizlenmektedir". Ancak Kuran'a göre "Hakkı ve hakikatı gizlemek k ... DEVAMI
Mekke'nin Fethi İslam tarihinin en önemli olaylarından biridir. Hz. Muhammed Mekke'yi fethederek İslamın önündeki en büyük engellerden birini ortadan kaldırmıştır. İslamın Hz. Muhammet'ten sonra yayılıp kurumlaşmasında Mekke'nin fethi gerçekten büyük bir etkiye sahiptir.
Bu bakımdan Müslümanarın bu önemli tarihi hatırlamaları, hatta kutlamaları son derece doğaldır.
Mekke'nin fethi, tarihi kaynaklara göre; ( İbn İshâk, İbn Hişâm, Belâzûrî, Vâkıdî, İbn Esir, İbn Kesir, Taberî gibi pek çok tarihçinin ittifakla verdiği tarih) Hicrî takvime göre 20 Ramazan 8'de (Hicretin 8. yılı) gerçekleşmiştir. Bu Hicri fetih tarihi Mil ... DEVAMI
İslam peygamberi Muhammed,Hicretin 8'inci yılı, Ramazan'ın 10'uncu Pazartesi günü 10 bin kişilik bir ordu ile Medine'den çıktı.(1 Ocak 630) 20 Ramazan'da (11 Ocak 630 M.)Muhammed ordusunu 4 kola ayırdı ve ordusuna şu emri verdi:
31 Aralık, 1 Ocak gecesi hıristiyanlarca İsa (a.s)'ın doğum günü olarak kutlanmaktadır.
Yılbaşı gecesi, aslında sıradan bir gecedir. Müslümanlar için bir anlam ifade etmez. Hal böyle iken yılbaşı gecesi, toplumsal bir isyan ve çılgınlık gecesi haline getirilmiştir. Aynı zamanda iğrenç bir yabancılaşma sergimenmektedir.
Yılbaşı kutlama durumunda olan her insan kendi kendine sormalıdır: "Ben hıristiyan mıyım, müslüman mıyım?" diye. Bu soruya cevap aramalıdır. Hangisine benzediğine bakmalıdır.
Hıristiyanlar bize ait hiçbir bayramı, kutsal günü ve geceyi kutlamazken, biz şuursuzca, kendimizi inkâr edercesi ... DEVAMI
Tarih bazı kaynaklarda 11 Ocak 630 olarak geçmekte ve 20 Ramazan Hicri 8. yıl Perşembe'ye tekabül etmektedir.
Diyanet takviminde 1 Ocak sayfasında Mekke'nin Fethi olarak ifade edilmektedir. Ancak http://www.diyanet.gov.tr/yayin/basiliyayin/yweboku.asp?sayfa=30&yid=1 adresindeki siyer bilgisinde "f) Mekke'ye Giriş (20 Ramazan 8 H./11 Ocak 630 M.)" olarak verilmektedir.
Aşağıdaki makalede ise "Kollar Mekke'ye Girerken Takvim yaprağı, Hicretin sekizinci yılı Ramazan ayının on üçü Cuma gününü gösteriyordu. Gün henüz yeni ağarmıştı." olarak geçmektedir. Hicri-Miladi çevirim programlarında da bu Hicri tarih 4 Ocak 630 Perşembe tarih ... DEVAMI
- s.
- 1