ŞEHİT KARDEŞİMİ SUÇLAMAK KOLAY..
Yayınlanma : 26-04-2012 | 16 : 11 57
Güncelleme : 26-04-2012 | 16 : 11 57
Diyarbakır?ın Silvan ilçesi kırsalında, 13 Temmuz tarihinde şehit olan Jandarma Komando Çavuş Noyan Aydın?ın, Zonguldak?ın Ereğli ilçesinde yaşayan abisi Orhan Aydın, mahkemede kardeşini suçlayan komutanlara, ?Şehit olduğunu açıklayamayacak olan şehidimi suçlayarak, kimse savunma yapmasın. Kendisini temize çıkarmak için kardeşimi kullanmayın.? dediğini ifade etti.
Diyarbakır?ın Silvan ilçesi kırsalında, 13 Temmuz tarihinde şehit olan Jandarma Komando Çavuş Noyan Aydın?ın, Zonguldak?ın Ereğli ilçesinde yaşayan abisi Orhan Aydın, mahkemede kardeşini suçlayan komutanlara, ?Şehit olduğunu açıklayamayacak olan şehidimi suçlayarak, kimse savunma yapmasın. Kendisini temize çıkarmak için kardeşimi kullanmayın.? dediğini ifade etti.
Silvan?da 13 askerin şehit düşmesi sonrasında ortaya çıkan gerçekler, şehit ailelerini olduğu kadar olayları duyanları da üzdü. Ortaya atılan iddialarda, saldırının yapılacağını bile bile askerlerin bölgeye sevk edildiği ve önlem alınmadığı ileri sürüldü. Ereğlili şehit Noyan Aydın?ın abisi Orhan Aydın da bugüne kadar yaşananların karşısında sessiz kaldıklarını, ancak mahkemede ifade veren komutanların şehit kardeşini suçladıklarını söyledi. Şehit olan kardeşinin neden şehit olduğunu anlatamayacağını dile getiren Ağabey Aydın, komutanların gerçekleri söylemesi gerektiğini ifade etti.
"ASKER DİNLENMEDEN İKİNCİ GÖREVE ÇIKARILMIŞ"
Sorduğu soruların cevaplarını alamadığını dile getiren Ağabey Orhan Aydın, şöyle konuştu: ?Asker dinlenmeden ikinci bir göreve çıkmıştır. Bu askerlerin içindekilerden bir tanesi de benim kardeşim. Görevden gelip dinlenmeden göreve çıkartılıyorlar. Oysa dinlenmiş asker içeride duruyor. Bu askerler göreve gönderilmiyor. Bunlar bizim duyumumuz, arkadaşlarının söyledikleri. O bölgenin riskli bir bölge olduğu ve bölücü terör örgütü mensuplarının yoğun bir şekilde o bölgede olduklarını 4. Taktik Jandarma Alay Komutanı Murat Toprak tarafından, bölge komutanına bildirilmesine rağmen tecrübesiz ve yorgun asker niçin ısrarla o bölgeye gönderiliyor? Askerler oradayken İnsansız Hava Aracı (İHA) nerede? 11.00 ve 13.50´de istihbarat almana rağmen, terörist grubunun orada olduğunu bile bile hatta daha da ileriye gidiyorum, saldırı yapacaklarını bile bile neden helikopterler ve uçaklar önlem için dahi olsa kaldırılmadı? Çok merak ettiğim bir konu, helikopterlerin ve uçakların yakıt paralarını Tuğgeneral Ünal Karaosmanoğlu kendi cebinden mi veriyor?
"KOMUTANLARIN BİRBİRİNİ SEVMEMESİ ASKERLERE MAL EDİLDİ"
Dağa, arama kurtarma çalışmasına katılmak için 92 askeri sevk ederken, yeni görevden gelen askeri sırf Milbay Binbaşı ile arasındaki geçimsizlikten dolayı tekrar göreve çıkartıyor mu? Noyan?ın arkadaşları böyle söylüyor. Diyorlar ki ?Sırf bizim komutanımızı sevmediği için tekrar göreve gönderiyor?. 92 askerin sevk edildiği olayda, her an her şeyin yaşanabileceğinin bildirilmesine rağmen neden yeterli sağlık personeli bölgeye gönderilmedi? Hatırlanacağı gibi benim kardeşim kan kaybından şehit düştü. Her an her şeyin yaşanacağını bilen komutanlar, bunu askerlerine, benim kardeşime neden söylemezler. Benim kardeşim onlara emanetti. Neden en alt tabakadaki askere bilgi verilmiyor ve onların orada yorgun olan askere disiplinsiz davranışlarda bulunmalarına izin veriliyor?
"BENİM KARDEŞİM NEDEN ŞEHİT OLDUĞUNU ANLATAMAZ"
Benim kardeşim, mezarında neden şehit olduğunu anlatamaz. Ama onlar benim kardeşimin neden şehit olduğunu gayet iyi biliyorlar. Onlar, onların ihmal etmeleri nedeniyle şehit oldu. Onların disiplinsiz hareket etmelerine izin verdikleri için şehit oldular. Onlar istihbarat bilgileri geldiği halde en alt tabakadaki askere bilgi vermedikleri için şehit oldu. Onlar mevzisini terk ettiği için şehit oldu. Onlar her an saldırı olabileceğini düşünmedikleri için şehit oldu.
"ŞEHİT KARDEŞİMİ SUÇLAMAK KOLAY"
Tim Komutanı Hasan Astsubay, mahkemede diyor ki ?Noyan vuruldu. Vurulmanın etkisiyle ayakta şuursuzca dolaşıyordu. Noyan yat dedim ama o yatmadı? diyor. Biz de ateş edemedik onun yüzünden diyor. Şehidi suçlamak kolaydır. Hasan Astsubay?ın onuru varsa, gururu varsa o üniformanın şerefini ve kutsallığını da biliyorsa bu saatten sonra o üniformayı üstünde taşımamalıdır. O ki Noyan?ın vurulduğunu askerinden öğreniyor, Noyan kasığından vuruluyor. Vurulur vurulmaz yere düşüyor. Sonra yuvarlanıyor. Arkadaşları tarafından bir kayanın dibine çekiliyor. Tim çavuşu Lütfi, onun yarasında üzerini yırtıp bir bezle bastırıyor. Kardeşim orada şehit düşüyor. Yani onun dediği gibi Noyan ayakta dolaşmıyor. Noyan kasığından vuruluyor. Atardamarların kasık bölgesinde olduğunu herkes bilir. Hiç kimse kendisini temize çıkartmak için kardeşimi kullanmasın.?
Silvan?da 13 askerin şehit düşmesi sonrasında ortaya çıkan gerçekler, şehit ailelerini olduğu kadar olayları duyanları da üzdü. Ortaya atılan iddialarda, saldırının yapılacağını bile bile askerlerin bölgeye sevk edildiği ve önlem alınmadığı ileri sürüldü. Ereğlili şehit Noyan Aydın?ın abisi Orhan Aydın da bugüne kadar yaşananların karşısında sessiz kaldıklarını, ancak mahkemede ifade veren komutanların şehit kardeşini suçladıklarını söyledi. Şehit olan kardeşinin neden şehit olduğunu anlatamayacağını dile getiren Ağabey Aydın, komutanların gerçekleri söylemesi gerektiğini ifade etti.
"ASKER DİNLENMEDEN İKİNCİ GÖREVE ÇIKARILMIŞ"
Sorduğu soruların cevaplarını alamadığını dile getiren Ağabey Orhan Aydın, şöyle konuştu: ?Asker dinlenmeden ikinci bir göreve çıkmıştır. Bu askerlerin içindekilerden bir tanesi de benim kardeşim. Görevden gelip dinlenmeden göreve çıkartılıyorlar. Oysa dinlenmiş asker içeride duruyor. Bu askerler göreve gönderilmiyor. Bunlar bizim duyumumuz, arkadaşlarının söyledikleri. O bölgenin riskli bir bölge olduğu ve bölücü terör örgütü mensuplarının yoğun bir şekilde o bölgede olduklarını 4. Taktik Jandarma Alay Komutanı Murat Toprak tarafından, bölge komutanına bildirilmesine rağmen tecrübesiz ve yorgun asker niçin ısrarla o bölgeye gönderiliyor? Askerler oradayken İnsansız Hava Aracı (İHA) nerede? 11.00 ve 13.50´de istihbarat almana rağmen, terörist grubunun orada olduğunu bile bile hatta daha da ileriye gidiyorum, saldırı yapacaklarını bile bile neden helikopterler ve uçaklar önlem için dahi olsa kaldırılmadı? Çok merak ettiğim bir konu, helikopterlerin ve uçakların yakıt paralarını Tuğgeneral Ünal Karaosmanoğlu kendi cebinden mi veriyor?
"KOMUTANLARIN BİRBİRİNİ SEVMEMESİ ASKERLERE MAL EDİLDİ"
Dağa, arama kurtarma çalışmasına katılmak için 92 askeri sevk ederken, yeni görevden gelen askeri sırf Milbay Binbaşı ile arasındaki geçimsizlikten dolayı tekrar göreve çıkartıyor mu? Noyan?ın arkadaşları böyle söylüyor. Diyorlar ki ?Sırf bizim komutanımızı sevmediği için tekrar göreve gönderiyor?. 92 askerin sevk edildiği olayda, her an her şeyin yaşanabileceğinin bildirilmesine rağmen neden yeterli sağlık personeli bölgeye gönderilmedi? Hatırlanacağı gibi benim kardeşim kan kaybından şehit düştü. Her an her şeyin yaşanacağını bilen komutanlar, bunu askerlerine, benim kardeşime neden söylemezler. Benim kardeşim onlara emanetti. Neden en alt tabakadaki askere bilgi verilmiyor ve onların orada yorgun olan askere disiplinsiz davranışlarda bulunmalarına izin veriliyor?
"BENİM KARDEŞİM NEDEN ŞEHİT OLDUĞUNU ANLATAMAZ"
Benim kardeşim, mezarında neden şehit olduğunu anlatamaz. Ama onlar benim kardeşimin neden şehit olduğunu gayet iyi biliyorlar. Onlar, onların ihmal etmeleri nedeniyle şehit oldu. Onların disiplinsiz hareket etmelerine izin verdikleri için şehit oldular. Onlar istihbarat bilgileri geldiği halde en alt tabakadaki askere bilgi vermedikleri için şehit oldu. Onlar mevzisini terk ettiği için şehit oldu. Onlar her an saldırı olabileceğini düşünmedikleri için şehit oldu.
"ŞEHİT KARDEŞİMİ SUÇLAMAK KOLAY"
Tim Komutanı Hasan Astsubay, mahkemede diyor ki ?Noyan vuruldu. Vurulmanın etkisiyle ayakta şuursuzca dolaşıyordu. Noyan yat dedim ama o yatmadı? diyor. Biz de ateş edemedik onun yüzünden diyor. Şehidi suçlamak kolaydır. Hasan Astsubay?ın onuru varsa, gururu varsa o üniformanın şerefini ve kutsallığını da biliyorsa bu saatten sonra o üniformayı üstünde taşımamalıdır. O ki Noyan?ın vurulduğunu askerinden öğreniyor, Noyan kasığından vuruluyor. Vurulur vurulmaz yere düşüyor. Sonra yuvarlanıyor. Arkadaşları tarafından bir kayanın dibine çekiliyor. Tim çavuşu Lütfi, onun yarasında üzerini yırtıp bir bezle bastırıyor. Kardeşim orada şehit düşüyor. Yani onun dediği gibi Noyan ayakta dolaşmıyor. Noyan kasığından vuruluyor. Atardamarların kasık bölgesinde olduğunu herkes bilir. Hiç kimse kendisini temize çıkartmak için kardeşimi kullanmasın.?
Haber :
Bu Haber 1762 defa okundu
ETİKETLER : Yazdır