SEZER VE DEMİRLİ: BİZLER İYİ NİYETİMİZİN KURBANI OLDUK
Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde Kaçakçılık ve Organize Suçla Mücadele büro amirliği ekiplerince yapılan 'Evrakta Sahtecilik' operasyonun da göz altına alınan Reşat Sezer ve Mustafa Demirli, arkadaşlarına yardımcı olmak istediklerini ve iyi niyetlerinin kurbanı olduklarını söyledi.
Ereğli'de geçtiğimiz hafta içerisinde Kaçakçılık ve Organize Suçla Mücadele büro amirliği (KOM) tarafından yapılan operasyonla göz altına alınan Mustafa Demirli ve Reşat Sezer, mahkeme tarafından denetimli serbestlik yasasından yararlanarak serbest kalmıştı. Operasyonun ardından kendileri hakkında çıkan haberlerde basın mensuplarının yanlış bilgilendirildiğini ifade eden Demirli ve Sezer, kendilerinin tek yaptığının iyi niyetli davranarak zor durumda olan arkadaşlarına yardım etmek olduğunu, telefon trafiğine takıldıkları için göz altına alındıklarını söylediler.
"30 MİLYON EURO'YU SIFIRLAYAMADIK" DEMİŞTİ
Kendisinin vergi dairesinde çalışmadığını ve uzun süredir tanıdığı olan Y.Y.'ye yardımcı olmak amacıyla aracı satın aldığını söyleyen Mustafa Demirli, "Olay Y.Y.'den aldığımız aracı E. isimli arkadaşımıza satmak. Alım satımı yaparken de her iki tarafa satışının olmadığını söyledim. Satışta her hangi bir evrak ve herhangi bir kayıt yoktur. Biz direk olarak sözle işi hallettik. Aracı alan arkadaşımızın aracın kaydını üzerine almak istemesi üzerine vergi dairesinde tanıdık birisini ararken Reşat kardeşimizi aradık. Reşat kardeşimiz de kanunlar çerçevesinde nasıl yardımcı olunabileceği konusunda görüşme geçti. Benim yaptığım bütün iş o. Parayı ödedim arabayı aldım. Arabayı satışsız olarak sözle sattım. Paramı aldım. Daha sonra olan olaylardan herhangi bir bilgim yok. Yapılan haberlerde vergi dairesinde çalıştığım, Y.Y.'nin arabasının satıldığından haberinin olmadığı ve yedi emin deposundan alındığına dair bilgiler yanlış verilmiştir" dedi. Demirli ayrıca amaçlarının yargıyı etkilemek olmadığını sadece kamuoyunda oluşan bilgilerin düzeltilmesi olduğunu söyledi.
Olayda göz altına alınan Reşat Sezer de Mustafa Demirli'nin kendisini arayarak vergi dairesinde kendilerine yardımcı olabilecek birisinin olup olmadığını sorduğunu, bunun üzerine vergi dairesinde tanıdığı olan A.T.'yi aradığını, yaptığı bu aramadan dolayı göz altına alındığını kaydetti. Sezer konuşmasında, "Ben eskiden galericilik yapıyordum. Vergi dairesinde ki prosedürleri bildiğimi için beni aradılar. Ben de bununla ilgili A.T.'yi aradım. Araçla ilgili sıkıntısı olan arkadaşların yanına geldiklerinde kanunlar çerçevesinde yardımcı olmasını istedim. Arkadaşım A.T. işi aşamayınca belgeyi başka bir muhasebeci arkadaşının orada düzenleyip trafik tescil büro amirliğine kendi elleri ile teslim ettiğini söyledi. Ben bu olayı Ağustos ayında öğrenmiştim. Bu konuda emniyet beni aramadan ben giderek bilgi verdim. Benim burada arkadaşı arayarak araç satışında yardımcı olunmasını istememdir. Ben araç satışının nasıl ve ne zaman olduğunu bilmiyorum. Bizim suçumuz, burada iki arkadaşı birbirleriyle buluşturup telefonları verip aracılık yapmak." dedi.
Haber : cihan