MedstarAntalya Hastane'si Kanser Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, sigarasız bir toplum, sağlıklı beslenme ve spor alışkanlığı ilekanserlerin yüzde 50'sinin yok olacağını söyledi. Prof.Dr.Özdoğan, bazı vitaminlerin kullanımının kanseri önlediği ya da kanseri tedavi ettiği yolundaki iddiaların doğru olmadığını belirtti.
Medstar Antalya Hastanesi Kanser Merkezi Başkanı Prof.Dr. Mustafa Özdoğan, gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde kanserin bir miktar artmaya devam ettiğini kaydederek, şöyle konuştu: "Ama patlamaalgısı oluşturacak düzeyde değil. Beklenmedik bir durum söz konusu değil. Ancak etrafımıza bakınca, 'her tarafta kanser vakası görüyoruz algısı', bir korku, endişe oluşturuyoruz. 'Acaba kanser patlıyor mu?' diye. Kanser artık gelişmeler insanların farkındalığı, hekimlerin çok ilgili davranmaları ile erken saptanabiliyor. Son 20 yılda kanser tedavisinde ciddi gelişmeler oldu. Kanserin 150 çeşidi var. Alt grupları binlerce. Bir çoğunda hastanın uzun yaşamasını sağlayan tedavi stratejileri var. Erken tanı ile iyileşmiş hastaların fazla olması, 'Kanser patlıyor mu?' endişesini oluşturuyor. Bunun doğru bir endişe olduğunu düşünmüyorum"
KANSERLERİN
YÜZDE 50'SİNİ YOK EDEBİLİRİZ
ABD'de kansere bağlı ölümlerde azalma olduğunu belirten Prof.Dr.Özdoğan, "Ama Türkiye'de beklenen
hafif bir artış trendinin devam ettiğini düşünüyorum" dedi.
Devletin güzel bir politika uyguladığını ve bunu başarı ile götürdüğünü
kaydeden Prof.Dr.Özdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Sigara kullanımının
ortadan kalkması neredeyse tüm kanserlerin üçte birini yok edecek. Sigarasız
bir toplumda akciğer kanseri olmayacak. Akciğer kanseri Türkiye'de birinci
sırada. Sigara kullanımı önümüzdeki 10-20 yılda silinirse, neredeyse akciğer
kanseri görmeyeceğiz. Bu çaba çok yeni. Emekleme döneminde. Sigarasız bir
toplum, sağlıklı beslenme ve spor alışkanlığı ile neredeyse kanserlerin yüzde
50'sini yok edeceğiz."
Türkiye'de ve Antalya'da en sık görülen kanser türünün akciğer olduğunu
belirten Prof.Dr.Özdoğan, "Kadınlarda meme kanseri ilk sırada ancak kadınlarda
sigara kullanımı arttığı için akciğer kanserleri hızlıca üst seviyeleri
zorluyor" dedi.
VİTAMİNLER
SORGULANDI
Vitamin ve antioksjidanların çok sorgulandığını anlatan Prof.Dr.Özdoğan,
sözlerine şöyle devam etti: "Vitamin ve antioksidanların kanseri önlediği,
sağlıklı insanların bunları çok miktarda kullanarak korunabileceği iddia
edildi. Ama son 10 yılda, bunun böyle olmadığını gördük. Tam tersine bunları
hekim önerisi dışında çok miktarda tüketenlerde kanser sıklığında artış gördük.
Koruyacağını düşünürken, korumadığını gördük. Bugün vitamin kullanımı
terk edilmiş durumda. Alternatif tıp pazarına bakıldığında, vitaminlerden bitkisel ürünlere doğru
kaydığını görürsünüz. Çünkü vitaminlerin gözlemsel çalışmalarda olumsuz
etkileri ortaya konuldu. Elbette bir insanda vitamin eksikliği ortaya çıkıyorsa
hekim önerisinde kullanılmalı."
Sağlıklı beslenmenin önemine değinen Prof.Dr.Özdoğan, "Sağlıklı beslenme çok
kolay. Beyaz et, balık, sebze meyve alışkanlığı edinmek sağlıklı yaşamın en
önemli faktörü. Yarım saat egzersiz yaşamı koruyan bir faktör" ifadelerini
kullandı. Şekerin kansere neden olduğu ya da kanser hastalarında olumsuz etki yaptığı
ile ilgili tüm hastaların kendisine soru sorduğunu anlatan
Prof.Dr.Özdoğan, "Her hasta bu soruyu soruyor. Şeker çok tüketilirse kilo
yapar. Kilo eşittir kansere yatkınlık demektir. Direk şeker aldım kanserim
büyüdü mü? Bu söz konusu değil" dedi.
TÜRKİYE'YE
ÖRNEK OLDU
Medstar Antalya Hastanesi Kanser Merkezi'nde hastaların sanatsal etkinler,yogave müzikle iç içe tedavi
aldığını hatırlatan Prof.Dr.Özdoğan, "Akdeniz Üniversitesi'ndeki kanserli hastayı yaşamın içine çekme çabamız burada da devam
ediyor. Bu Türkiye'ye örnek oldu. Proje benimle başladı ama bu projeye çok
sahip çıkan oldu. Çok mutlu oluyorum" diye konuştu.
Yıllarca kanser tedavisi alanların bodrum katlarda, ışıksız
alanlarda, kötü mekanlarda, kendilerini kötü hissederek tedavi gördüklerine
dikkat çeken Prof.Dr.Mustafa Özdoğan, şunları söyledi:
"Bunu değiştirmek istiyoruz. Koridorda değil, yaşamın içinde olmalarını
istiyoruz. Biz doğu kültürü, sıcak duygusal ruhu olan insanlarız, sıcacık kalbi
olan insanlarız. Bunu bilim ve teknoloji ile birleştirirsek
ne ABD ne deAvrupa'daki tedaviye ihtiyaç duyacağız. Biz daha
iyisini yaparız."
ANTALYA
KANSER TEDAVİ ŞEHRİ OLACAK
Kanser hastalarının sanatla iç içe tedavi olmasının bir ara proje olduğunu
söyleyen Prof.Dr.Özdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu, bir rüyayı
gerçekleştirme yolunda ilk adım projesidir. Ana proje,
orman içinde
uluslararası nitelikle, yatay binalarda yaşam içinde tedavi sunmak. Hastaların
her türlü enstürmanların eğitimini almaları, resim yapmaları, yoga yapmaları.
Bunun için çok ciddi çalışıyoruz. Kepez'de orman içinde bunu yaptığımızda,
Antalya gurur duyulan bir yer olacak. Parmakla gösterilecek. Antalya'nın bir
kanser tedavi şehri olması benim gönlümden geçiyor. Avrupa'dan
Ortadoğu'dan
bakıldığında, 'En iyi tedavi almak için Antalya'ya gidilir' denmesini hayal
ediyorum."
HASTALAR
MEMNUN
Medstar Hastanesi'nde kemoterapi tedavisi alanGülşen Fenerlioğlu, "Bir
yıl koruyucu tedavim devam edecek. Buraya tedaviye değil bir misafirliğe bir
etkinliğe gelmiş hissediyoruz. Resim yapıyoruz, yoga ile rahatlıyoruz.
Doktorumuzun, hemşirelerin sıcak ilgileri çok güzel" dedi. Ayşe Karakaya ise,
"Kendimi şanslı hissettim. Burayı görünce her şeyin kolay olduğunu, herkesin
benim için bir şeyler yapmak istediğini düşündüm. Resime ilgim vardı. Burada
boyaları görünce dayanamadım" diye konuştu.
Hastalara resim dersi veren AysunErdoğanda, "Hastalarımız resim
yapıyor. Burada ilacın sıkıntılı zamanını pozitife çeviriyorlar" dedi.
Haber : İHA
ETİKETLER : Yazdır