TETİKER'DEN İLKİ SEÇENEK :"YA UZLAŞMA YA GÖSTERİ..."
Karadeniz Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası(TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Tetiker, Erdemir'in resmi internet sitesinde geçtiğimiz hafta isimsiz olarak yaptığı açıklamasına yanıt verdi.
Tetiker, "Kanuni haklarımızın ne
olduğunu yeri ve zamanı geldiğinde bizlerde üzülerek ve fakat vicdan rahatlığı
içinde ortaya koyarız" dedi.
Karadeniz
Ereğli TSO Başkanı Yaşar Tetiker , geçtiğimiz hafta
tüccar, nakliyeci ve sanayicilerin Erdemir'in İstanbul Ataşehir'de ki binası
önünde yaptığı tabutlu eylem sonrası yapılan isimsiz açıklamaya cevap verdi.
Haksızlığa
uğrayan insanların yaptıkları eylemden dolayı tehdit edilmesinin Erdemir'e
yakışmadığını ifade eden Tetiker, Erdemir'in bu günlere Kdz. Ereğli tüccarı ve
sanayicisi sayesinde geldiğini söyledi.
"ERDEMİR'E YAKIŞMADI"
Tetiker
yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Erdemir 'in hangi yetkili
tarafından hazırlanıp yazıldığı belli olmayan isimsiz ve istismara açık
beyanatını yerel basınımızdan öğrenmiş ve bizlerin içinde olmadığı sadece belli
bir haksızlığa uğramış grubun haksızlıkların son bulması ümidi ile
gerçekleştirdiği bir eylemden dolayı bizleri üstü kapalı bir şekilde hukukun
ismi altında tehdit etmek anlatıldığı gibi bizlerinde gücünü ve ismini kabul
ettiğimiz bu kuruma yakışmaz, yakışmamıştır.
"EREĞLİ
TÜCCARININ KATKISI TARTIŞILAMAZ"
Erdemir'in gücünden ve geldiği noktadan bahsederken bu
kadar gücün içerisinden bizim ve Kdz. Ereğli halkının hiç mi? Katkısı
olmamıştır. Sorusuna cevap aramak gerekir. Anlatılan kapasite artırımlarından
ve öncelikle çalışma ortamına verilen destekler, üretime yapılan katkıların
başında verimlilik noktasında zarardan kurtarmak için sadece serbest stok tabir
edilen malzemelerin nasıl piyasaya tanıtıldığı ve Ereğli tüccarının 40 yıl önce
bu mücadeleyi nasıl verdiğinin tarihçesine bakmak gerekir. Kalite ve Ebad dışı
defolu tabir edebileceğimiz bu malzemeler daha önce hurda olarak dönüşüme sevk
edilirken sadece Ereğli tüccarının verdiği mücadele ile bu ürün piyasalardan
talep bulmuş ve Erdemir'in bu konudaki zararı ortadan kaldırılmıştır. Yıllarca
üretimin aksamaması ve Erdemir'in gelişerek büyümesi noktasında sanayicimizin
talaşlı imalat ile iştigal eden kardeşlerimizin gayretleri ve yardımları
küçümsenecek bir fedakârlık değildir. Erdemir'in 300.000 ton kapasiteden bahse
konu 10.000.000 ton kapasiteye çıkartılmasında bizlerin yani Kdz. Ereğli
tüccar, sanayici ve kurumlarının yapmış olduğu fedakârlıkları alt alta koyar
isek bu beyanatı verenlerin değil tehdit etmek tam tersine utanarak başlarını
öne eğmeleri kaçınılmazdır.
"RANDEVUYA
NEDEN GELMEDİĞİ MANİDARDIR"
Son olarak 1999 krizinde ithalatın ülke yassı hadde pazarının
kontrolünü tamamen eline geçirdiği ortamda 5 bölgeden aldığı üç aylık sipariş
40 bin tonu geçmez iken bu siparişleri 800 bin tona çıkartan yine Ereğli
tüccarıdır. Bizlerin sıkıntısı haklı olduğumuz konuları Erdemir'e anlatamamak,
daha doğrusu Erdemir'in anlamak istemediğinden kaynaklanmaktadır. Bizler
yetkililer ile görüşmekte her türlü zorlukla karşılaşırken Erdemir İdare Meclis
Başkanının randevu talebini sevinerek hemen kabul etmemize rağmen kendisinin
kendi talep ettiği randevuya neden gelmediği manidardır. Bizlerin örf ve
adetlerimizde randevuya bir dakika geç kalana bile samimiyetle bakılmazken
bizler her türlü olanları sineye çekmiş ve sorunları dağlara taşlara anlatmayacağımız
için kamuoyu ile paylaşmak mecburiyetinde kaldık, kalıyoruz. Bizleri bu ortama
iten sizlerin tahrik dolu uygulamaları tepeden bakarak yaşananları küçük
görmenizden kaynaklanmaktadır.
"YA UZLAŞMA YA GÖSTERİ"
Sonuç
olarak iki seçenek en doğru seçenektir. Birincisi kurumlar arası karşı karşıya
gelmek, ikincisi ise insani ve vicdani değerler çerçevesinde iyi niyet
sınırlarında uzlaşmadır. Uzlaşma olmadığı taktirde çıkar değil ekmek kavgası
dahilinde üyelerin zaman zaman gösterecekleri tepkilerin devam etmesi haklı
gösteri haline gelir. Bize göre en tehlikeli durum budur.
"KANUNİ
HAKLARIMIZI BİLİYORUZ,BİZDE ORTAYA KOYARIZ"
Üzülerek bildirilen Kanuni haklarımızın korunması sadece size ait olmadığı gibi bizlerin de sabırla beklediğiniz ve kanuni haklarımızın ne olduğunu yeri ve zamanı geldiğinde bizlerde üzülerek ve fakat vicdan rahatlığı içinde ortaya koyarız"dedi.
Haber : Değişim Medya Haber Merkezi